2 yıllık Taleban iktidarının bedelini Afgan kadınlar ödüyor

Taleban yön değiştirmeye ne kadar yakın?

2 yıllık Taleban iktidarının bedelini Afgan kadınlar ödüyor




2 yıllık Taleban iktidarının bedelini Afgan kadınlar ödüyor

ABD ve NATO güçlerinin yirmi yıllık savaşın ardından Afganistan’dan çekilmesiyle iktidarı ele geçiren Taleban, Afganistan’daki hakimiyetini iki yıldır sürdürüyor.

Taleban kendisini devirebilecek önemli bir muhalefetle karşı karşıya değil. Örgüt, İslami ideolojilerinden taviz vermeyen liderlerinin arkasında saf tutarak iç bölünmelerden de kaçındı.

Uluslararası toplumca resmi olarak tanınmasa da Taleban, kısmen sermaye zengini bölge ülkeleriyle yatırım görüşmeleri yaparak zor durumdaki ülke ekonomisini ayakta tuttu. IŞİD gibi silahlı gruplara yönelik baskılarla iç güvenliği sağlayan Taleban, yolsuzluk ve afyon üretimiyle mücadele ettiğini söylüyor.

Ancak Taleban'ın iktidardaki ikinci yılına Afgan kızları ve kadınları hedef alan yasakları hakim oldu.

Son birkaç ay içinde kadınlar ve kızlar İslami kurallara uygun başörtüsü takmadıkları ya da cinsiyet ayrımı kurallarını ihlal ettikleri gerekçesiyle parklardan, spor salonlarından, üniversitelerden ve hükümet dışı gruplarda ve Birleşmiş Milletler'deki işlerden men edildi.

Bu yasaklar Taleban yönetiminin ilk yılında kızların altıncı sınıftan sonra okula gitmesini engelleyen ve daha önce başlatılan yasağın ardından geldi.

Kadınlar neden yüksek eğitimden, işlerden ve kamu alanlarından neden muaf tutuluyor?

The Taliban say they are committed to implementing their interpretation of Islamic law, or Sharia, in Afghanistan. This leaves no space for anything they think is foreign or secular, such as women working or studying.Their supreme leader Hibatullah Akhundzada has praised the changes imposed since the takeover, claiming life improved for Afghan women after foreign troops left and the hijab became mandatory again.

Taleban, Afganistan'da İslam hukuku veya şeriat yorumlarını uygulamaya kararlı olduğunu söylüyor. Bu, çalışan veya okuyan kadınlar gibi yabancı veya seküler olduğunu düşündükleri hiçbir şeye alan bırakmıyor.

1990'ların sonlarında Afganistan'da iktidarı ilk ele geçirdiklerinde olduğu gibi, 15 Ağustos 2021'de tekrar kontrolu ele geçirdiklerinden beri onları harekete geçiren şey de aynı ideoloji.

Dini liderleri Hibetullah Ahundzade, yabancı birlikler gittikten ve başörtüsü yeniden zorunlu hale geldikten sonra Afgan kadınları için hayatın iyileştiğini iddia ederek, iktidarı devralmalarından bu yana uygulanan değişiklikleri övüyor.

Yasaklara tepkiler ne oldu?

Yabancı hükümetler, insan hakları grupları ve küresel kuruluşlar yasakları kınadı. BM bu kısıtlamaların, Taleban'ın Afganistan'ın meşru hükümeti olarak uluslararası alanda tanınmasının önünde büyük bir engel olduklarını söyledi.

Diğer krizler nedeniyle farklı yönlere kayan ve paralarının Taleban'ın eline geçebileceğinden endişelenen ülkeler ve kurumlar bağışlarını durdurdukları için denizaşırı yardımlar da giderek azalıyor.

Fon yokluğu ve Afgan kadınlarının temel insani yardım hizmetlerinden dışlanması, halkı olumsuz etkiliyor ve daha fazla kişiyi yoksulluğa itiyor.

Afganistan’da yaşam koşulları ne durumda?

Batı destekli bir önceki Afgan hükümetinin bütçesinin yaklaşık yüzde 80'i uluslararası kaynaklardan geldi. Şimdilerde büyük ölçüde kesilen bu bağışlarla hastaneler, okullar, fabrikalar ve bakanlıklar finanse edildi.

Ancak COVID-19 salgını, tıbbi eksiklikler, iklim değişikliği ve yetersiz beslenme, Afganlar için hayatı daha da çaresiz hale getirdi.

Afganistan, üst üste üçüncü yılında kuraklık benzeri koşullarla, ailelerin gelirlerinde devam eden düşüşle ve uluslararası bankacılık üzerindeki kısıtlamalarla mücadele ediyor. Ayrıca hala onlarca yıl süren savaş ve doğal afetlerden muzdarip.

Ekonomik gidişat nasıl?

Dünya Bankası geçen ay yerel para birimi olan afganinin başlıca para birimleri karşısında değer kazandığını açıkladı.

Halk, Ağustos 2021'den önce oluşturdukları bireysel mevduatlardan daha fazla para çekebiliyor ve çoğu memura ödeme yapılıyor. Dünya Bankası, gelir tahsilatını "sağlıklı" olarak nitelendirdi ve talep düşük olmasına rağmen temel kalemlerin çoğunun mevcut olduğunu söyledi.

Taleban, Çin ve Kazakistan dahil bölgedeki ülkelerle yatırım görüşmeleri yaptı. Yaptırımların kaldırılmasını ve dondurulan milyarlarca dolarlık fonun serbest bırakılmasını isteyen Taleban, bu önlemlerin Afganlar’ın mağduriyetini hafifleteceğini söylüyor.

Uluslararası toplumsa bu tür adımları ancak Taleban kadın ve kız çocuklarını hedef aşan kısıtlamaları kaldırmak dahil belirli adımlar attığında atacak.

Taleban yön değiştirmeye ne kadar yakın?

Bu, büyük ölçüde Taleban lideri Ahundzade'ye bağlı. Din adamı Ahundzade, çevresinde kendisiyle aynı fikirde olan hükümet bakanlarını ve İslam alimlerini tutuyor. Kadınlar ve kız çocukları ile ilgili kararnamelerin arkasında o var. İslam hukuku diliyle yazılmış fermanları mutlak sayılıyor. Yasaklar ancak Ahundzade’nin emriyle kaldırılabiliyor.

Bazı Taleban üyeleri, kararların alınma şekline karşı ve bu yüzden kadınlara ve kız çocuklarına yasaklar konusunda anlaşmazlıklar yaşandı. Ancak Taleban'ın baş sözcüsü Zabihullah Mücahid, bu haberleri propaganda olarak nitelendirdi.

1990'larda Afganistan'ı yönettiklerinde Taleban'ın Pakistan elçisi olarak görev yapan Abdüsselam Zaif, "Başarılarının sırrı birleşmiş olmaları. Birinin fikrini veya düşüncelerini ifade etmesi, birinin liderliğe karşı olduğu veya başka bir tarafa gideceği anlamına gelmiyor. Anlaşmazlıklar Ahundzade’nin dikkatine sunuluyor ve son kararı veriyor. Onun sözüne uyuyorlar" diyor.

Uluslararası kamuoyu Taleban’ı tanıyacak mı?

Yardım yetkilileri, Taleban'ın, tanınmayı müzakere edilecek bir konu olarak değil, bir hak olarak gördüğünü söylüyor.

Yetkililer ayrıca Çin ve Rusya gibi güçlü devletlerle yapılan üst düzey toplantıları, Taleban'ın ikili ilişkileri kendi yöntemleriyle kurduğunun işaretleri olarak gösteriyor. Katar Başbakanı, Haziran ayında Afganistan'ın güneybatısındaki Kandahar şehrinde Ahundzade ile biraraya geldi.

Taleban küresel sahnede resmi olarak izole edilmiş olsa da, ülkelerle ilişkilerin normalleşmeye doğru ilerlemesi için yeterli etkileşim ve angajmana sahip görünüyor. Uyuşturucu, mülteciler ve terörle mücadele konularında Taleban'la işbirliği Batı dahil tüm dünyanın ilgisini çekiyor. Çin, Rusya ve komşu Pakistan gibi ülkeler de yaptırımların kaldırılmasını istiyor.

Zaif, "Siyasi etkileşimler öyle ki, bölgedeki hiçbir ülke Afganistan'ı kendi gücü veya kontrolü altına almayı düşünmüyor" dedi. Zaif, Taleban'ın dışa açılmasının, yetkililerin seyahat etmesini engelleyen kara listeler ve dünyanın geri kalanıyla ortak bir zeminden yoksun olması nedeniyle engellendiğini kaydetti.

Taleban’a karşı herhangi bir muhalefet mevcut mu?

Taleban'ı devirmek için yeterli iç ve dış desteğe sahip hiçbir silahlı veya siyasi muhalefet yok. Kabil'in kuzeyindeki Pençşir Vadisi'nden Taleban yönetimine direnen savaşçı bir grup şiddetle tasfiye ediliyor. Halkın protestolarıysa nadir olarak görülüyor.

IŞİD, iki bakanlık dahil yüksek profilli hedefleri bombalı saldırılarla vurdu; ancak militanlar Taleban'a karşı büyük bir saldırı yürütmek için savaşçı, parala ve diğer kaynaklardan yoksun.

VOA