36 Yıl Sonra Şehit Sayıldı: "Bizim İçin Başka Hiçbir Şey Önemli Değil"

'Babam, 36 Yıl Sonra Şehitlik Ünvanı Aldı'

36 Yıl Sonra Şehit Sayıldı: "Bizim İçin Başka Hiçbir Şey Önemli Değil"


36 Yıl Sonra Şehit Sayıldı: "Bizim İçin Başka Hiçbir Şey Önemli Değil"

YEREL GÜNDEM / KAHRAMANMARAŞ

Kahramanmaraş'ın Elbistan ilçesinden, vatani görevini yapmak üzere gittiği Samsun'da 1987 yılında kalp krizinden hayatını kaybeden diş hekimi Ahmet Pekdemir (38), ailesinin Ankara 13'üncü İdare Mahkemesi'nde açtığı davada şehit sayıldı. Şehidin kızı Filiz Pekdemir, babasına 36 yıl sonra şehitlik ünvanı verilmesinden dolayı çok mutlu olduğunu ifade etti.

Diş hekimi Ahmet Pekdemir, 30 Kasım 1986'da kısa dönem olarak askere gitti. Samsun Piyade Çavuş Talimgah Taburu 12'nci Bölük Komutanlığı'nda vatani görevini yapan Pekdemir, tezkeresine sayılı günler kala 20 Mayıs 1987'de rahatsızlandı. Pekdemir, kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti. Kalp krizi nedeniyle öldüğü belirlenen 4 çocuk babası Piyade Er Ahmet Pekdemir'in cenazesi, Elbistan'da askeri törenle toprağa verildi ancak şehit sayılmadı.

Ahmet Pekdemir'in çocukları, babalarının vatani görevini yaparken hayatını kaybettiğini, bu nedenle de şehit sayılması gerektiğini bildirerek yaptığı başvurulardan olumsuz yanıt aldı. Son olarak 25 Nisan 2022'de SGK'ya verdikleri dilekçe de reddedilince babası öldüğünde 6 yaşında olan Filiz Pekdemir ve kardeşleri avukat Mehmed Faruk Çetin aracılığıyla geçen yıl Ankara 13'üncü İdare Mahkemesi'nde SGK'ya dava açtı. Aile, Ahmet Pekdemir'in askere alınmadan önce yapılan sağlık muayenesindeki sağlam raporuyla ölümünün ardından görev yaptığı birlikçe tutulan 'Askerlik hizmeti yapmakta iken öldü' yazılı tutanağı da mahkemeye delil olarak sundu.

'Ölümünün Vazifesinin Tesiriyle Meydana Geldiğinin Kabulü Gerekir'

Davanın sonunda mahkeme, Ahmet Pekdemir'in vazife malulü sayılmasına ve maluliyete ilişkin tüm hakların verilmesine karar verdi. Mahkeme, kararın gerekçesini şu şekilde açıkladı:

"Uyuşmazlık konusu olayda; müteveffanın ölümüne sebep olan kalp krizinin, davacının askerlik görevini sürdürdüğü sırada gerçekleştiği, bununla birlikte müteveffanın kalbinde bir kalıtsal rahatsızlığı olduğuna dair bir bilgi ve belgenin bulunmadığı, ayrıca müteveffanın Elbistan Askerlik Şubesi'nce sağlık muayenesi sonucunda 'Sağlam' olduğu tespit edilerek askere sevk edildiği anlaşılmakta olup, müteveffanın ölümünün vazifesinin sebep ve tesiriyle meydana geldiğinin kabulü gerektiği sonucuna varılmıştır. Bu durumda; ölüm olayının görevin etkisiyle meydana geldiğinin kabulü suretiyle davacıların murisi Ahmet Pekdemir'in vazife malulü sayılarak buna bağlı haklarının verilmesi istemiyle yaptıkları başvurunun reddine yönelik dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı anlaşılmaktadır."

'Babam, 36 Yıl Sonra Şehitlik Ünvanı Aldı'

Filiz Pekdemir, mahkeme kararının sevindirdiğini belirterek, "Babam, askere gittiğinde ben 6 yaşındaydım. Yıllardır başvurmadığımız kurum, çalmadığımız hiçbir kapı kalmadı ama sonuç elde edemedik. Bu yüzden biz de dava açtık ve de kazandık. Babamın 36 yıl sonra şehitlik mertebesini, yani ünvanını almasından dolayı çok mutluyum, kelimelerle anlatamam. Babamın şehitlik ünvanını alması ve onun adını yaşatmak için başvurduk. Bizim için başka hiçbir şey önemli değil. Ünvanını kazandırdığımız için, şehitliğe onun da ismini yazdırdığımız için çok mutluyum" ifadelerini kullandı.

Avukat Mehmed Faruk Çetin de kararı değerlendirirken, "Ahmet Pekdemir 1986 yılında askeri birliğine katılıyor. 1987 yılında askerliğinin bitmesine az bir süre kala kalp krizi geçirerek vefat ediyor. Ancak bu vefattan sonra Ahmet Pekdemir, vazife malulü yani şehit kabul edilmiyor. Ailesinin birçok kuruma başvurmasından sonra işlem kabul edilmeyince geçen sene ailemizin talebiyle hukuki süreci başlattık ve bu sene Ankara 13'üncü İdare Mahkemesi'nin kararıyla, Ahmet Pekdemir şehit, vazife malulü kabul edilmiştir. Bundan dolayı şehidimize Allah'tan rahmet diliyor, devletimizin adaletle var olmasını temenni ediyoruz" diye konuştu.

www.yerelgundem.com