“50’li yaşlardaki her 2 kişiden birinde, 60’lı yaşlardaki her 3 kişiden ikisinde hipertansiyon vardır.”

HİPERTANSİYON ANCAK DÜZENLİ ÖLÇÜMLE TEŞHİS EDİLİR

 “50’li yaşlardaki her 2 kişiden birinde, 60’lı yaşlardaki her 3 kişiden ikisinde hipertansiyon vardır.”




HİPERTANSİYON ANCAK DÜZENLİ ÖLÇÜMLE TEŞHİS EDİLİR

 “50’li yaşlardaki her 2 kişiden birinde, 60’lı yaşlardaki her 3 kişiden ikisinde hipertansiyon vardır.”

 Yaş ilerledikçe görülme sıklığı artan hipertansiyon ülkemizde her 3 erişkinden birinde görülüyor. Hipertansiyonu olanlarda kalp damar hastalıkları riskinin de arttığını söyleyen Liv Hospital Nefroloji Uzmanı Prof. Dr. Tevfik Ecder anlattı. 

 

Farklı nedenlerle ortaya çıkabilir

Hipertansiyonu olanlarda kalp krizi, kalp yetersizliği, inme ve ölüm riski kan basıncı normal olan bireylere göre daha sıktır. Diyabetten sonra kronik böbrek yetersizliğinin ikinci sıklıktaki nedenidir. Farklı nedenlere bağlı olarak gelişebilen kronik böbrek hastalıklarının da çok sık karşılaşılan bir sonucudur. Sebebi ne olursa olsun, hipertansiyonun başarılı bir şekilde tedavi edilmesi hem böbrek yetersizliğinin ilerlemesini yavaşlatır, hem de sıklıkla eşlik edebilecek kalp ve damar hastalıklarının gelişmesi riskini azaltır.   

Düzenli olarak tansiyon ölçtürün  

Hipertansiyon çoğu kez hiçbir şikayet vermez. Kan basıncı çok yüksek düzeylerde olduğu halde, bunun farkında olmadan normal yaşantısını sürdürmeye devam eden milyonlarca insan vardır. Bu nedenle ‘sessiz katil’ de denir. Buna karşılık, birçok hipertansiyon hastası kan basıncının yükseldiğini hissettiğini belirtir. Her ne kadar ani kan basıncı değişiklikleri, ensede belirgin olan baş ağrısı ve kulak çınlaması gibi şikayetlere neden olsa da, kan basıncı yüksekliği çoğu kez hiçbir şikayet vermez. Bu nedenle asla şikayetlere göre kan basıncı konusunda yorum yapılmamalıdır. Hipertansiyonun fark edilmesi ancak kan basıncının ölçülmesi ile mümkündür. 

Eşlik eden hastalık varsa daha da dikkat

Hipertansiyonu olan bir hastada eşlik eden başka risk faktörlerinin olması, diyabetin varlığı veya böbrek hastalığının eşlik etmesi kalp ve damar hastalığından ölüm riskini artırır. Ayrıca diyabeti olan birinde hipertansiyon olması durumunda böbrek yetersizliği gelişme riski artar ve böbrek yetersizliğinin ilerlemesi hızlanır. Kronik böbrek yetersizliği olan birinde de hipertansiyonun varlığı böbrek yetersizliğinin daha hızlı ilerlemesine yol açar.

Fazla kilo ve tuzlu beslenme böbreklere zarar

Hipertansiyonu ve böbrek hastalığı olanların, aslında herkesin dikkat etmesi gereken sağlıklı yaşam tarzına uymalarının ayrı bir önemi vardır. Tütün kullanımının, fazla kilolu olmanın ve tuzlu beslenmenin tüm damar sistemine ve böbreklere zararlı etkilerinin olduğu unutulmamalıdır. Bunun dışında kan basıncının sürekli normal düzeylerde tutulabilmesi için antihipertansif ilaçların düzenli olarak alınmasına önem verilmelidir.