5,5 aylık hamileyken cezaevine giren Aslı Ünlü'nün eşi, yaşadıkları süreci anlattı

''Yurtdışına çıkmaya karar verdik''

5,5 aylık hamileyken cezaevine giren Aslı Ünlü'nün eşi, yaşadıkları süreci anlattı


5,5 aylık hamileyken cezaevine giren Aslı Ünlü'nün eşi, yaşadıkları süreci anlattı 

Türkiye’deki cezaevlerinde yüzlerce çocuk çeşitli suçlardan hüküm giymiş ya da tutuklu yargılanan anneleriyle birlikte kalıyor. 5,5 aylık hamile Aslı Ünlü de kısa bir süre önce "Gülen cemaatine üyelik ve Bylock suçlamasıyla" 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılarak cezaevine gönderildi.

HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, Ünlü'nün durumunu Twitter'dan paylaşarak, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'a şu sözlerle seslendi: "5 aylık hamile, 4 yaş çocuk annesi Aslı Ünlü bugün cezaevine girdi! Çocukların, anne karnındaki bebeklerin vebali ne ağırdır! Bilir misin?"

Yaşadıkları süreci Euronews'e anlatan eşi Emre Ünlü, Aslı Ünlü'nün hastanede doğum yapmamak için cezaevine dilekçe verdiğini söylüyor. Eşinin aktardığına göre, "Hastane dönüşü kalınan koğuşun camları kırık ve her yerde fareler var. İçerisinde yatak olmayan bir hücre var."

2020'de başlayan yargılama sürecinde Bylock yüklenmiş olmasına rağmen herhangi bir yazışmanın yapılmadığını dile getiren Emre Ünlü, "2015 yılında Aslı’nın telefonuna Bylock programı yüklenmesinin sıkıntıların başlangıcı" olduğunu ifade ediyor: 

''Eşim 2015-2016 yıllarında Kaynak Holding'e bağlı Nüans Turizm'de çalışıyordu. Ofis işleri yapıyordu. O dönemler eşimin amcası Hasan Korkmaz, çalıştığı yerin genel müdürüydü. Bu süreçte Hasan Korkmaz ve başka insanlar iletişim kurmak için Bylock kullanıyorlarmış ve eşimden de bu programı kurmasını istemişler. 2020’de yargılama başladı. Ve bu davadan içeriğinde hiç bir yazışma olmamasına rağmen 6 yıl 3 ay ceza aldı ve hiç bir şekilde kendimizi aklayamadık.''

''Yurtdışına çıkmaya karar verdik''

Dosyası İstinaf Mahkemesi'nde olan ve bir hapislik durumu bulunmayan Aslı Ünlü'ye 6 yıl üç ay hapis cezasının yanısıra yurtdışına çıkış yasağı kondu.

Bu süre zarfında hamile kalan Aslı Ünlü çocuğunu daha iyi koşullarda doğurabilmek için akrabasına ait bir pasaport ile ülkeden çıkmayı denedi:

''Sürekli bir bekleyiş ve ne olacak endişesi hasıl olmaya başladı. Eşim ikinci çocuğumuz için hamile kalınca endişe daha da arttı. Bizim dosyamız istinaf mahkemesindeydi, bir hapislik yoktu. Yargıtay sonunda hapis durumu olacaktı bu da iki üç yıl beklemek demekti. Fakat bu bekleme süresi eşime ağır geldi, bebek doğduktan sonra nasıl cezaevine girerim diye telaşlanmaya başladı. Haliyle benim de korkularım arttı. Ve biz vize aldık ama Aslı Hanımın yurtdışı yasağı vardı. Bunun üzerine Aslı Hanımın bir akrabasının gerçek pasaportu ile Kapıkule’den Bulgaristan’a geçmek istedik fakat yakalandık. Karakol sürecinden sonra onuncu gün mahkeme kuruldu ve kaçma şüphesinden dolayı tutuklanmasına karar verildi. Mahkemelere itiraz ettik ama tutukluk devamını onayladılar.''

Yakın zamanda eşimle görüştüm, ağrıları çok artmış durumda. Ama hastaneye gitmek istemiyorum diye cezaevi yönetimine dilekçe verip, imzalamış. Bana, hastane dönüşü kalınan koğuşun camlarının kırık olduğunu ve her yerde farelerin bulunduğunu anlattı. 14 gün burda kalacağıma hapiste yatarım daha iyi dedi

Bu süre zarfında legal olmayan bir yolu denemek zorunda kaldıklarını ifade eden Emre Ünlü, ''Amacımız çocuğumuzu daha yaşanabilir bir yerde doğurmaktı. Ama olmadı. Aslı Hanımın daha çocuk doğmadan, çocuğunu hapiste büyütme endişesi vuku bulunca hapse girdi'' ifadelerini kullanıyor.

Yakın zamanda Edirne Cezaevi'nde eşi ile görüştüğünü ve durumunun ağır olduğunu söyleyen Emre Ünlü, eşinin karantina koğuşunun koşullarının kötü olması nedeniyle hastaneye sevkini istemediğini aktarıyor.

Aslı Ünlü'nün eşinin aktarımına göre, 5,5 aylık hamile olan Ünlü, bu sevkin olmaması için cezaevi yönetimine ağrısı olmadığı ve hastaneye gitmek istemediğine dair bir dilekçe imzalamış:

''Yakın zamanda görüştüm, ağrıları çok artmış durumda. Ama ağrı sızım yok, hastaneye gitmek istemiyorum diye cezaevi yönetimine dilekçe verip, imzalamış. Nasıl böyle yaparsın diye sordum. O da bana hastane dönüşü kalınan koğuşun camlarının kırık olduğunu ve her yerde farelerin bulunduğunu anlattı. İçerisinde yatak olmayan bir hücre var diye anlattı. Hastane dönüşü 14 gün burda kalacağıma hapiste yatarım daha iyi dedi. Ağrılarını çekmeye razı. Şu anda kendi bakımını da arkadaşlarının desteği ile yapıyor. Tek başına karantina koğuşunda kalamayacağını o nedenle hastaneye gitmek istemediğinden bahsetti.''

İnanılmaz bir soykırım var, insan katliamı var. Aileler paramparça. Allah rızası için yapılan eylemlere terörist yaftası yapıştırıp kullandı bu hükümet. Bu sürecin bir an önce bitmesi lazım.

Bu sürecin bir an önce bitmesi gerektiğini ifade eden Emre Ünlü, cezaevleri önünde bir dram olduğunu dile getiriyor:

''Bu sürecin bir an önce bitmesi lazım. Görüşe her gittiğimde yaşanan dramları görüyorum. İnanılmaz bir soykırım var, insan katliamı var. Aileler paramparça. Allah rızası için yapılan eylemlere terörist yaftası yapıştırıp kullandı bu hükümet. Bu insanlar ya burs vermiş ya bir sohbete katılmış. Çok acı. Doğuma çok az bir süre kaldı. Bir çok hamile ve çocuklu kadın cezaevinde. Bu çok endişe verici ve ürkütücü. Aslı Hanım benden pek çok kıyafet istiyor, çuval oldu. Kendisine sorduğumda her yerin rutubet olduğunu ve kurumadığını söyledi. Burada sağlıklı insanlar bile çok zorlanıyor dedi ve bebeğini nasıl doğuracağını düşünüyor. Dün görüş gününde nefes almakta zorlanıyordu. Koğuş arkadaşları giyinmesine ve beslenmesine yardım ediyormuş.''

EURO NEWS