AB, Rusya'ya yönelik yeni yaptırımları kabul etti; listede Türkiye ve Çin'den şirketler de var

Türkiye'den şirketler de listede

AB, Rusya'ya yönelik yeni yaptırımları kabul etti; listede Türkiye ve Çin'den şirketler de var




AB, Rusya'ya yönelik yeni yaptırımları kabul etti; listede Türkiye ve Çin'den şirketler de var

Avrupa Birliği Rusya'ya yönelik yaptırım paketinde ilk kez Kremlin'in yasaklı malları ele geçirmesine yardımcı olduğundan şüphelenilen Çin anakarasındaki şirketler de yer aldı.

Avrupa Birliği, Rusya'ya yeni bir dizi yaptırım uygulama kararı aldı. Bu yaptırımlar ilk kez Kremlin'in yasaklı malları ele geçirmesine yardımcı olduğundan şüphelenilen Çin anakarasındaki şirketleri hedef alıyor.

Yaptırımların odağında Rusya'ya başta insansız hava aracı parçaları olmak üzere AB'de üretilen ileri teknoloji ve askeri ürünler sağlamakla suçlanan dünya çapındaki firmalar bulunuyor. 

Diğer ülkelerin yanı sıra Türkiye ve Kuzey Kore'den şirketler de listede yer alıyor. Şu anda 2,000'den fazla ismin yer aldığı kara listeye çoğu Rusya'dan olmak üzere yaklaşık 200 kişi ve kuruluş eklendi.

Ancak paket, Devlet Başkanı Vladimir Putin'in en önde gelen eleştirmeni Aleksey Navalny'nin ölümüne karıştığı iddia edilen herhangi bir kişiyi kapsamıyor. Ayrıca alüminyuma yönelik daha sıkı kısıtlamalar da dahil edilmedi.

Yaptırımların tam ayrıntıları bu hafta içinde AB'nin resmi gazetesinde yayınlandıktan sonra belli olacak.

"Putin'in savaş makinesini küçültmeye devam etmeliyiz"

Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen "Putin'in savaş makinesini küçültmeye devam etmeliyiz" dedi.

Blok daha önce de Çin anakarasında yerleşik bir avuç firmayı cezalandırma girişiminde bulunmuş, ancak Pekin yetkililerinin şikayetleri ve bazı üye devletlerin çekinceleri bu adımı engellemişti. Rusya ve Çin arasındaki ilişkilerin giderek yakınlaşması Brüksel'deki diplomatları bu fikri ikinci kez denemeye itti.

Çin hükümetinin gümrük rakamlarına göre, Rusya-Çin ticareti 2023 yılında 240 milyar doların (213 milyar euro) üzerine çıkarak rekor seviyeye ulaştı. Bu rakam iki ülke tarafından belirlenen 200 milyar dolarlık hedefi kolaylıkla aşıyor.

Şubat 2022'den bu yana 13. paket olan yeni AB yaptırımları, Ukrayna'dan kaçırılan çocukların yeniden eğitildiği Rusya tarafından işletilen kurumları da hedef alıyor. İddia edilen kaçırma olayları, bu suçlamayı savaş suçu olarak değerlendiren Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin Devlet Başkanı Vladimir Putin hakkında tutuklama kararı çıkarmasına neden oldu.

Paketin onaylanması kasıtlı olarak Ukrayna'daki savaşın ikinci yıldönümüne denk getirildi. Süreç, Rusya'nın nükleer tekeli Rosatom'un dahil olduğu herhangi bir kısıtlamayı engellemeye kararlı olan Macaristan tarafından yavaşlatıldı.

Rosatom, Macaristan'ın elektriğinin %50'sinden fazlasını sağlayan Paks nükleer santralinin genişletilmesinde ana yüklenici konumunda.

Yaşanan küçük aksaklığa rağmen cezalar, Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinin üzerinden iki yıl geçmesi nedeniyle kendi kendine koyduğu sembolik sürenin dolmasına üç gün kala onaylandı.

Son paket neredeyse tamamen, Whac-A-Mole'a benzetilen ve bir boşluk kapatılır kapatılmaz bir diğerinin ortaya çıktığı yaygın bir olgu olan yaptırımların delinmesine odaklanıyor.

Türkiye'den şirketler de listede

Çin, Birleşik Arap Emirlikleri, Türkiye, Kırgızistan, Kazakistan, Özbekistan, Sırbistan ve Ermenistan aylardır AB'nin radarındaydı ve özel temsilci David O'Sullivan bu hükümetleri daha fazlasını yapmaya ikna etmek için bir ülkeden diğerine uçuyordu.

O'Sullivan aralık ayında Euronews'e verdiği demeçte "Bence gerçekçi olmalıyız. Kazanılacak para var." dedi. 

Geçtiğimiz yıl AB, bloğun belirli şirketlerle değil, bir bütün olarak ülkelerle belirli ticaret akışlarını kısıtlamasına izin veren bir dolanmayı önleme aracını tanıt tı. Bu araç son çare olarak görülüyor ve etkinleştirilmesi üye devletlerin oybirliğiyle onayına bağlı ki bu çıtayı tutturmak giderek zorlaşıyor. 

Adının açıklanmaması kaydıyla konuşan bir diplomat, Rusya'ya yönelik yaptırımların bloğun başlangıçta umduğu kadar etkili olmadığının "oldukça açık" hale geldiğini çünkü Rus toplumunun hala "istediklerini" elde ettiğini söyledi.

Uluslararası Para Fonu (IMF) tarafından yakın zamanda yapılan bir tahmin, yüksek askeri harcamalar ve güçlü tüketim nedeniyle Rus ekonomisinin beklentilerini yükseltti.

EURO NEWS