Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşmelerinde hem kendinin hem de Charles Michel'in, temel insan hakları ile hukukun üstünlüğü ilkesine vurgu yaptıklarını dile getiren Komisyon Başkanı von der Leyen, bu konuların AB için belirleyici öneme sahip olduğunu ve Türkiye'nin kadınları korumayı hedefleyen İstanbul Sözleşmesi'nden çekilmesinden çok derin endişe duyduklarını kaydetti.

"Şu an bir yolun başındayız"

Avrupa Birliği ile Türkiye arasında son haftalarda olumlu bir hava olduğunu kaydeden Von der Leyen, "Şu an bir yolun başındayız, bu yolun bizi nereye götüreceği sadece müzakerelerin içeriğine bağlı değil. Aynı zamanda Türkiye'nin bu olumlu ivmeyi devam ettirme isteği ve taahhütüne de bağlı" dedi. Türkiye ile "açık ve dürüst bir ortaklık" istediklerini belirten Von der Leyen, Türkiye'ye sığınmacılarla ilgili yapılan mali yardımlarında devam etmesinden yana olduğunu bildirdi.

Komisyon Başkanı Von der Leyen, Türkiye ile AB arasında ekonomik ilişkilerin güçlendirilmesini istediklerini ve bu bağlamda halihazırda yürürlükte olan Gümrük Birliği'nin modernizasyonu ile çevre ve dijital alanlardaki yeni teknolojiler konusunda, her iki taraf için karlı olacak şekilde daha sıkı bir iş birliği içinde olmayı hedeflediklerini dile getirdi.

Sığınmacı ve göç politikaları ile AB araştırma programı Horizon ve öğrenci değişim programı Erasmuş alanlarında da iş birliğinin geliştirilmesine, gerek Brüksel gerekse Ankara'nın sıcak baktığını belirten von der Leyen, diğer yandan AB'nin gelecekte de Türkiye'de yaşanacak olası olumsuzluklara sessiz kalmayacağını ifade etti.

Hukukun üstünlüğü ve ifade özgürlüğüne vurgu

Avrupa Birliği Konseyi Başkanı Charles Michel ise, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile dostane bir görüşme gerçekleştirdiklerini ifade ettikten sonra Brüksel için "Doğu Akdeniz'de güvenli ve istikrarlı bir ortam"ın çok önemli olduğunu vurguladı.

Erdoğan ile yapılan görüşmede, Ankara-Brüksel temaslarının önümüzdeki dönemde ağırlıklı olarak üç ana başlık altında sürdürülmesi üzerinde mutabakata vardıklarını belirten Michel, bunların ekonomik iş birliği, göç ve Avrupa ile Türkiye halkları arasındaki temaslar olduğunu dile getirdi.

Ursula von der Leyen gibi hukukun üstünlüğü ve ifade özgürlüğü ilkesine vurgu yapan Michel, Türkiye'de siyasi partilerin ve medyanın hedefe konmasından duydukları kaygıyı Erdoğan'la görüşmelerinde ifade ettiklerini aktardı.

"Yabancı savaşçılar Libya'dan çekilmeli"

İki gün önce Libya'ya bir ziyaret gerçekleştirdiğini hatırlatan Michel, bu ülkedeki tüm yabancı terörist ve savaşçıların derhal çekilmelerine yönelik çağrılarını da yinelediklerini bildirdi. AB'nin iş birliğine ve karşılıklı çıkar ilişkilerine dayanan bir ilişki kurmaya hazır olduğunu dile getiren Konsey Başkanı, aynı zamanda Birliğin ve Birliğe üye ülkelerin çıkarları ile AB değerlerini de korumaya devam edeceklerini vurguladı.

Yaklaşık bir buçuk hafta önce yapılan AB zirvesine katılan devlet ve hükümet başkanları, Türkiye ile ilişkilerin adım adım geliştirilmesi konusunda mutabakata varmıştı. Birlik bu sayede, Brüksel ile Ankara arasında anlaşmazlıkların olduğu çeşitli konularda tansiyonu düşürmek istiyor.

Ankara'dan ilk açıklama

AB liderlerinin Cumhurbaşkanı Erdoğan ile yaptığı görüşmeye dair Türkiye tarafından ilk resmi açıklama Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın'dan geldi. Kalın açıklamasında, Michel ve von der Leyen'e "AB'nin pozitif gündemi destekleyecek somut adımlar atması gerektiğinin belirtildiğini" ifade etti.

İbrahim Kalın yazılı açıklamasında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan görüşmede "Türkiye'nin AB sürecinin nihai hedefinin tam üyelik olduğunu ifade etti" ifadelerini kullandı.

Kalın, toplantıda mülteci sorununun da gündeme geldiğini belirterek, "Mülteci sorununun ortak sorumluluk bilinciyle ele alınması gerektiğinin vurgulandığı toplantıda, bölgede yeni bir mülteci dalgasının yaratacağı istikrarsızlık ve insani krize karşı göç mutabakatının ivedilikle yenilenmesi ihtiyacı hatırlatıldı" bilgisini aktardı. 

"Hukuki sürece saygı"

İbrahim Kalın, AB liderlerinin büyük hassasiyet gösterdiği hukukun üstünlüğü ve ifade özgürlüğü gibi konularla ilgili olarak da,"Türkiye'de devam etmekte olan davalarla ilgili hukuki sürece herkesin saygı göstermesi gerektiği açık bir şekilde ifade edildi. Toplantıda ayrıca bazı üye ülkelerin Türkiye-AB ilişkilerini esir almasına müsaade edilmemesi gerektiğinin önemi vurgulandı" ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın Türkiye'nin uluslararası alanda çok tepki çeken İstanbul Sözleşmesi'nden çekilme kararının da gündeme geldiğini belirterek, "Çeşitli mecralarda dile getirilen Türkiye'nin İstanbul Sözleşmesi'nden ayrılması konusunda da Sayın Cumhurbaşkanımız konuya açıklık getirerek, kadına karşı şiddetin küresel bir sorun olduğu ve bu şiddetin her türüyle mücadeleye kararlılıkla devam edileceğini belirtti" bilgisini paylaştı.

Deutsche Welle Türkçe