AB'den yapılan ortak açıklamada Türkiye’den Suriye’nin kuzeydoğusunda başlattığı harekata son vermesi istendi. AB Türkiye'nin güvenli bölge planlarını da reddederek mali yardımın söz konusu olmayacağını vurguladı.

Türkiye'nin Suriye'nin kuzeydoğusunda başlattığı askeri harekata AB ülkeleri ortak açıklamayla tepki gösterdi. Avrupa Birliği (AB) üyesi 28 ülkeden yapılan ortak açıklamada Türkiye'den harekata son vermesi talep edildi ve Suriye sorununa askeri yöntemlerle çözüm bulunamayacağı vurgulandı.

AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilciliğinden yapılan açıklamada "AB Türkiye'yi tek taraflı askeri eylemine son vermeye çağırmaktadır. Kuzeydoğudaki yeni çatışmalar tüm bölgenin istikrarını baltalar, insanların daha fazla acı çekmesine ve yerinden olmasına neden olur" denildi.

Güvenli bölge

Açıklamada "Kuzeydoğu Suriye'de Türkiye'nin tasarladığı 'güvenli bölge' denilen alanın, mültecilerin dönmesi için BM Mülteciler Yüksek Komiserliği tarafından belirlenen uluslararası standartları karşılaması olası değildir" denilerek mültecilerin geri dönüşlerinin "güvenli, gönüllü ve onurlu" bir şekilde olması gerektiği vurgulandı.

"Demografiyi değiştirme girişimlerinin kabul edilemeyeceği" vurgulanan açıklamada, "AB yerel nüfusun haklarının göz ardı edildiği bölgelerde istikrar ya da kalkınma desteği vermeyecektir" ifadesi kullanıldı.

Açıklamada Türkiye'nin güvenlik endişelerine askeri değil, siyasi ve diplomatik yollardan çözüm bulması gerektiği vurgulandı.

IŞİD uyarısı

Türkiye tarafından yapılan tek taraflı eylemin küresel koalisyon tarafından IŞİD ile mücadelede kazanılan ilerlemeyi tehdit edeceği ve IŞİD'in yeniden güçlenmesi için "verimli bir zemin" yaratacağı belirtildi. Birlik tutuklu bulunan IŞİD'lilerin tutukluluk hallerinin devamının tekrar IŞİD saflarına katılmamaları için zorunlu olduğunun altını çizdi.

Harekatın ardından bir açıklama yapan AB Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker de Türkiye'den harekata son vermesini talep etmiş, Türkiye'nin planlarının bir "güvenli bölge” oluşturulmasını kapsaması durumunda Avrupa Birliği'nin buna mali katkıda bulunmayacağının altını çizmişti.

 Deutsche Welle Türkçe