ABD'li generallerden Suriye'de 'güvenlik mekanizması' açıklaması: Tel Abyad ve Raselayn arasına odaklanıyoruz, buradan ağır silahlar çıkarılacak

Ankara ile Washington arasında süren 'güvenli bölge' çalışmalarında görev alan ABD'li iki tuğgenerale göre, Fırat'ın doğusunu tamamamen kapsamayan, Tel Abyad ile Raselayn arasında kalan bölge üzerinde yoğunlaşılıyor. ABD'li askerler, bu bölgelerden ağır silahların çıkarılacağını söyledi ancak YPG'lilerin çekilip çekilmeyeceğiyle ilgili bilgi vermedi.

ABD Avrupa Kuvvetleri Komutanlığı'ndan, Türkiye ile yürütülmekte olan "güvenli bölge" çalışmalarında görev alan Tuğgeneral Christian Wortman ve Tuğgeneral Scott Naumann, Perşembe günü telekonferans yöntemiyle gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Suriye'nin kuzeydoğusunda Türkiye ile birlikte "güvenlik mekanizması" oluşturmaya çalıştıklarını anlatan generaller, bölgede yaklaşık bin ABD askerinin görev yaptığı bilgisini verdi. Ortak devriyelerin bu mekanizmanın yanı sıra "IŞİD'in yeniden ortaya çıkmaması için kuzeydoğu Suriye'deki güvenliği sağlama amaçlı olarak da yapıldığını" söyledi.

"Tel Abyad ve Raselayn arasındaki bölgeye odaklanıyoruz"

ABD'li generallerin "güvenlik mekanizması" olarak adlandırdığı bölgede Ankara'nın, YPG'nin tamamen çekileceği 30-40 kilometrelik bir "güvenli bölge" talep ettiği hatırlatılan Wortman, "Washington da aynı amaçla mı görüşmeleri sürdürüyor? Eğer hedefler farklıysa, Türkiye'nin olası bir askeri operasyonu için şartlar da görüşmelerde gündeme geliyor mu?" sorusuna şu yanıtı verdi:

"Güvenlik mekanizması bölgesinin parametreleriyle ilgili detaya girmeyeceğim ama şunun altını çizeyim; şu an için Tel Abyad ve Raselayn [Akçakale ile Ceylanpınar'ın karşısında yer alan Suriye sınır bölgeleri] arasındaki bölgeye odaklanıyoruz. Bölgenin derinliği ise sivil nüfusun yoğunluğuna büyük önem verilerek sahadaki durumu yansıtacak şekilde dikkatle hesaplanıyor."

Wortman, oluşturulacak bölgede YPG'nin tahkimatı, ağır silahları ve savaşçılarıyla ilgili Türkiye'nin endişelerinin dikkate alındığını söyledi.

"ABD, bu bölgenin bir parçası olarak belirlenecek alanlardan ağır silahların çekilmesi konusunda kararlılıkla çalışıyor" dedi. Ancak YPG'lilerin varlığıyla ilgili bir detay vermedi.

Naumann ise aynı soruya cevap verirken "güvenli bölge" ifadesini kullandı ve Türkiye'nin endişeleri ve öncelikleri doğrultusunda çalıştıklarını belirtti.

Naumann, "Tüm bölgesel ve uluslararası medya, Suriye Demokratik Güçleri'nin (SDG) müttefikimiz Türkiye ve ABD'nin birlikte belirlediği tahkimatı azaltma çabalarını gördü" dedi.

Sınırdaki tahkimatın azaltılmasının Türkiye'nin güvenlik endişelerini gidermesi için başladığını belirten Naumann, ABD'nin "IŞİD'le mücadele için SDG'ye silah ve mühimmat göndermeye devam edeceğini ve danışmanlık yapmayı da sürdüreceklerini" açıkladı.

"Planlanmamış bir askeri operasyonu sınırlandırmak için diyalog sürüyor"

Naumann, diyalog ve koordinasyonun "IŞİD'le mücadelenin aralıksız devam etmesi ve buna engel olacak planlanmamış herhangi bir askeri operasyonu sınırlaması için" sürdürüldüğünü söyledi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, geçen yılın sonundan itibaren YPG'nin kontrolü altındaki bölgeye askeri operasyon düzenleneceği sinyalleri veriyordu.

ABD ile güvenli bölge görüşmeleri başladığında bu planlara ara verilse de, son olarak Çarşamba günü yaptığı konuşmada "ABD ile güvenli bölge kurulması için iki hafta içinde bir sonuç çıkmazsa kendi harekat planlarımızı devreye sokacağız" demişti.

"Operasyon başlarsa sahaya nasıl etkileri olur?" sorusuna yanıt veren Wortman, "Sivil halka yönelik oluşabilecek olumsuz etkileri sınırlandırmak için ve ciddi olarak kaygılandığımız durumları anlatarak Türk müttefiklerimizle hassas bir şekilde çalışıyoruz." yanıtını verdi.

Ankara, Fırat'ın doğusu olarak adlandırdığı bölgede, yani Kobani ile Kamışlı'yı da kapsayacak şekilde, 35 kilometre derinliğinde bir "güvenli bölge" talep ederken, Washington, Türkiye'nin YPG'ye yönelik olası operasyonunu engellemek üzere bir "güvenlik mekanizması" için çalışıyor.

ABD'nin IŞİD'le mücadelesinde 2014'ten bu yana sahadaki müttefiki olan Halk Savunma Birlikleri'ni (YPG) Ankara, PKK'nın Suriye'deki kolu olduğu gerekçesiyle "terör örgütü" olarak kabul ediyor.

Ankara, güvenli bölgede kendi ordusu ve Suriyeli muhaliflerin asıl güç olmasını talep ediyor ve YPG'nin varlığına tamamen karşı çıkıyor.

Milli Savunma Bakanı Akar: Oyalama olursa bu çalışmalar biter

Perşembe akşamı Milli Savunma Bakanlığı'nda (MSB) düzenlenen Gaziler Günü töreninde konuşan Bakan Hulusi Akar ise, Washington'la yürütülen güvenli bölge çalışmalarıyla ilgili "Müzakere ve ortak çalışmalara, amaç ve hedeflerimize uygun olduğu sürece devam edeceğiz. Oyalama, geciktirme olursa bu çalışmalar biter. Hazırlıklarımızı yaptık. Gerektiğinde kendi göbeğimizi kendimiz keseriz. B ve C planlarımız hazır" dedi.

Fırat'ın doğusunda, "30-40 kilometre derinlikte, ağır silahlardan ve teröristlerden arındırılmış bir güvenli bölge" kurulması için çalıştıklarını belirten Bakan Akar "ABD'nin söylediklerini, açıklamalarını yakından takip ediyoruz." dedi:

"Burada bir terör koridoru oluşturulmasına müsaade etmeyiz. Nihai hedefimiz Suriye'nin kuzeyinde PKK/PYD/YPG varlığını sonlandırmak, burada bir barış koridoru tesis ederek ülkemizdeki Suriyeli misafirlerimizin kendi topraklarına, evlerine dönmelerini sağlamaktır."

BBC TÜRKÇE