George W Bush'un başkanlık dönemnde ABD Dışişleri Bakanı olarak görev yapan Colin Powell, Başkan Donald Trump'ın ırkçılık karşıtı protestoları ele alma şeklini eleştirdi ve başkanın anayasadan uzaklaştığını söyledi.
Aynı zamanda emekli bir subay olan Cumhuriyetçi parti üyesi Powell, Trump'ın eylemleri bastırmak için orduyu kullanma tehditlerine de tepki gösterdi.
Powell, Kasım ayında düzenlenecek başkanlık seçimlerinde Trump'ın Demokrat rakibi Joe Biden'a oy vereceğini açıkladı.
Başkan Trump ise Powell'ın 'abartıldığını' söyledi.
ABD Genelkurmay Başkanlığı görevini yürüten tek siyah Amerikalı olan Powell'ın yanı sıra
George Floyd'un 25 Mayıs'ta Minneapolis'te polis tarafından gözaltında alınırken öldürülmesi, ülke genelinde ırkçılık ve polis şiddeti karşıtı protestoların düzenlenmesine yol açmıştı.
Pazar günü 13 Minneapolis Belediye Meclisi üyesi yüzlerce protestocunun önünde yerel polis departmanını dağıtacakları ve onun yerine ''gerçekten kamu düzenini sağlayacak yeni bir model yaratacaklarının'' sözünü verdi.
Protestocular ve polis arasında çatışmaların yaşandığı günlerde devreye sokulan acil durum tedbirleri ise kaldırılıyor.
New York'ta bir hafta boyunca uygulanan sokağa çıkma yasağı kalktı. Trump ise Ulusal Muhafızların Washington DC'den çekilmelerini emrettiğini söyledi.
George Floyd protestoları: ABD’de gün gün neler yaşandı?
George Floyd polis tarafından gözaltına alınması sonrası öldü
George Floyd, Minnesota eyaletinin Minneapolis kentinde bir dükkanın önünde polis tarafından gözaltına alınması sonrası öldü. Yayımlanan görüntülerde, beyaz polis polis memuru Derek Chauvin dizini Floyd’un boğazına dakikalarca bastırırken görülüyordu. Floyd ise defalarca "Nefes alamıyorum" diyordu. Daha sonra Floyd’un hastanede hayatını kaybettiği açıklandı.
Protestolar başladı
George Floyd’u gözaltına alan dört polis memurunun görevlerine son verildi. Floyd’un gözaltına alındığı anların görüntülerinin sosyal medyada yayılması sonrası protesto gösterileri başladı. Minneapolis’te yüzlerce gösterici sokaklara çıktı, polis araçlarını kundakladı. Bir karakolun duvarlarına da çeşitli yazılar yazıldı.
Protestolar yayıldı
Protestolar, Memphis ve Los Angeles dahil başka kentlere de yayıldı. Oregon eyaletinin Portland kentinde ve başka bazı yerlerde protestocular sokaklarda yere yattı, "Nefes alamıyorum" şeklinde sloganlar attı. Göstericiler Minneapolis’te Floyd’u gözaltına alan polislerin görev yaptığı karakolu kundakladı. Bina boşaltıldı, polisler geri çekildi.
Trump tweet attı
ABD Başkanı Donald Trump şiddet olaylarından Minneapolis yetkililerini sorumlu tuttu. Trump, Twitter hesabından yaptığı açıklamada kente Ulusal Muhafız Birlikleri’ni gönderme tehdidinde bulundu. Daha sonra attığı ikinci tweetteki uyarısında ise "Yağma başlarsa, ateş de başlar" ifadesini kullandı. Twitter, Trump’ın ikinci tweetine erişimi "şiddeti yücelttiği" gerekçesiyle sınırlandırdı.
CNN muhabiri gözaltına alındı
Minneapolis’teki protestoları izleyen CNN muhabiri Omar Jimenez gözaltına alındı. Jimenez canlı yayındayken, ellerinden kelepçelendi. Birkaç dakika sonra CNN’den başka bazı gazeteciler de gözaltına alındı. Medya mensupları olduklarının anlaşılması sonrası gözaltına alınan gazeteciler serbest bırakıldı.
Derek Chauvin cinayetle suçlandı
Minneapolis'te görevden alınan polis memurlarından Derek Chauvin, "üçüncü derece cinayet" ve "taksirle adam öldürme" ile suçlandı. 44 yaşındaki Chauvin yargılanacağı davada suçlu bulunursa 35 yıla kadar hapis cezasına çarptırılabilir.
Protestolarda altıncı gece
ABD’deki protestoların altıncı gününde şiddet olayları tüm ülkeye yayıldı. Protestolarda en az 5 kişinin öldürüldüğü bildirildi. Ölüm haberlerinin geldiği kentler arasında Indianapolis ve Chicago da vardı. 75’ten fazla kentte protesto gösterileri düzenlendi. En az 4 bin 400 kişi gözaltına alındı. ABD çapında birçok kentte sokağa çıkma yasağı ilan edildi.
Trump orduyu devre sokma tehdidinde bulundu
ABD Başkanı Donald Trump, artan şiddet olaylarının yatıştırılması için orduyu devre sokma tehdidinde bulundu. Trump kentlerin ve eyaletlerin protestoları kontrol edememeleri ve "halklarını koruyamamaları" halinde gerekli yerlerde askeri birlikleri konuşlandıracağını, "halk için sorunu hızla çözeceğini" söyledi. Trump hasar gören bir kilisenin önünde elinde İncil’le poz verdi. Kısa süre önce ise polis kilise çevresindeki göstericileri biber gazı kullanarak dağıtmıştı.
Protestolarda sekizinci gece
ABD’de on binlerce gösterici yeniden sokaklara döküldü. En büyük gösterilerden biri Texas eyaletinde, George Floyd’un büyüdüğü kent olan Houston’taydı. Birçok kentte, ilan edilen sokağa çıkma yasaklarına uyulmadı. Ancak gösterilerin çoğu barışçıldı.
George Floyd için anma töreni
George Floyd için Minneapolis’te bir anma töreni düzenlendi. Törene katılanlar 8 dakika 46 saniye boyunca sessiz kaldı. Floyd’un ölümüyle ilgili olarak cinayetle suçlanan ve görevden alınan polis memuru Derek Chauvin’in diziyle Floyd’un boğazına bu süre boyunca bastırdığı iddia ediliyor. Törene yüzlerce kişi katıldı. Sivil haklar aktivisti Al Sharpton da törende bir konuşma yaptı.
Uluslararası protestolar
ABD’de protesto gösterileri hafta sonunda da sürdü, başkent Washington DC’deki yürüyüşe on binlerce kişi katıldı. Dünyanın dört yanında da hafta sonu ırkçılık karşıtı gösteriler düzenlendi.
Australya’da Sydney, Melbourne ve Brisbane’de düzenlenen gösterilerde yerli halkın yaşadıkları sorunlara dikkat çekildi. Fransa, Almanya, İspanya ve İngiltere’de de gösteriler vardı. İngiltere’nin Bristol kentinde düzenlenen gösteride protestocular, 17. yüzyılın ünlü İngiliz köle tüccarı Edward Colston’ın heykelini yıkıp nehre attı.
Colin Powell ne dedi?
Pazar günü CNN yayınına katılan Powell, ''Bir anayasamız var. Ve bu anayasayı uygulamalıyız. Başkan bundan uzaklaştı'' dedi.
ABD Başkanı Trump'a hitaben emekli general, ''Yalan söylüyor ve bundan kurtuluyor çünkü kimse onu sorumlu tutmuyor" yorumunu yaptı.
Powell ayrıca Başkan Trump'ın söylemlerinin Amerikan demokrasisi için tehlikeli olduğunu ifade ederek, bu yılki başkanlık seçimlerine atıfta bulunarak ''Bu yıl kesinlikle hiçbir şekilde Trump'ı desteklemeyeceğini'' açıklayıp şunları ekledi;
''Joe Biden'a sosyal ve siyasal anlamda daha yakınım. Onunla 35-40 yıl kadar çalıştım. Ve şu an kendisi aday, ona oy vereceğim.''
Ilımlı Cumhuriyetçi olarak görünen Powell, 2016 seçimlerinde de Trump'a oy vermemişti.
Bir röportajda, yakın zamanda Trump'ı eleştiren askeri liderlere arka çıktı. Barack Obama'nın başkanlık döneminde Genelkurmay Başkanlığı görevini yürütmüş olan Martin Dempsey, ABC kanalına verdiği mülakatta, Trump'ın sözlerinin ABD halkıyla ordu arasındaki ilişkilere zarar verdiğini söyledi.
Trump'ın ilk Savunma Bakanı James Mattis de geçen hafta Başkan'ı kasten halkı bölmeye çalışmakla suçlamıştı.