Arslan TEKİN

Acemoğlu bakan yapılsın!

1999'da koalisyon hükûmeti kurulmuştu. Başbakan Bülent Ecevit'ti. Ecevit tek başına hiç iktidar olamadı. Olsa bile ya yamalı bohça hükûmeti ya azınlık hükümetiydi. En son 1999'da koalisyon hükûmetini kurdu. 19 Şubat 2001'de MGK toplantısında Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer Ecevit'le tartıştı. Yüzüne demeyeyim de önüne Anayasa kitapçığını fırlattı. Bu kitapçığı fırlatmasının bir sebebi Anayasa'yı hatırlatmak olsa gerek. Ecevit ve iki ortağı Anayasa'nın dışına çıkan hareketler de mi bulunmuştu? Sanmıyorum. Bu fırlatma ile iktisadî kriz büyüdü. Bir çıkış yolu aranıyordu. Amerika'dan Kemal Derviş getirildi. Ekonominin dümeni ona verildi.

Kemal Derviş'in annesi Alman'dı. Kendisinin Alman vatandaşlığı var mıydı, bilmiyorum. Herhâlde vardı. Amerika'da yaşıyordu ve ikinci defa Amerikalı hanımla evliydi.

Prof. Dr. Daron Acemoğlu'nu biliyorsunuz. Gün geçmiyor, bir açıklaması yayınlanmasın. Okuyorum, dinliyorum. Samimi görünüyor. İktisadın dışındayım, fazla bir söz edemem ama günlük piyasayı hepimiz biliriz, onun söylediklerinin, tekliflerinin ne getirip götüreceğini yorumlayabiliriz.

Daron Acemoğlu'nun ilk adı Kamer. Ermenicede Kamer ismi kullanılıyor mu, bilmiyorum. Daron Acemoğlu, ANAP'ın kurucularından ve bakanlarından İsmail Özdağlar'ın kızı Prof. Dr. Asuman (Asu) Özdağlar'la evli. İki çocukları var.

Daron Acemoğlu sanırım ABD vatandaşı da. Dışişleri Bakanlığı personeli ve askerî personel için ikinci vatandaşlık birtakım müeyyideler var sadece.

Haberciler, Türkiye'nin ekonomisini sık sık Daron Acemoğlu'na soruyorlar. O da fikrini söylüyor, yol gösteriyor. En son bir konferansta konuştu. Türkiye için umutsuz. Diyor ki:

"Demokrasinin bir krizden geçtiği doğru. Bunu en net olarak Türkiye'de görüyoruz. Türkiye'deki kurumların kalitesine bakalım. OECD verilerine göre, birçok kurumsal açıdan 2000'li yılların başında Türkiye'nin iyileştiğini görüyoruz. Bu tabiî ekonomik reformların çok hızlı yapıldığı, yargı reformlarının yapıldığı, yolsuzlukların kontrol altına alındığı bir dönem. Ama 2008'den, hatta 2006'dan sonra kurumların hepsi negatife gidiyorlar. Kurumlarda çok hızlı şekilde bir kötüleşme görüyorsunuz."

 "Türkiye sizi göreve çağırsa yapacağınız düzenlemeler neler olur?" sorusuna şu cevabı veriyor:

"Türkiye'nin kısa uzun dönemli problemleri var. En başta demokrasinin kuvvetlendirilmesi lâzım. Ekonomik kurumlardaki iyileşme araçların daha bağımsız, otonom hâle gelmesi lâzım. Örneğin Merkez Bankası, yargı kurumlarının daha güçlenmesi ve bağımsız hâle gelmesi..."

"Teklif gelse kabul etmem." demiyor. Samimi söylüyorum. Daron Acemoğlu'nun ekonominin başına geçmesi için teklif götürülsün.

Dünyada güven duyulan bir isim olduğuna göre, çok şeyi değiştirebilir.