Adalet Bakanı Bozdağ: Ne ABD'nin ne de başka bir ülkenin Türkiye'nin yargılamasıyla ilgili söz söylemeye hakkı yoktur
"Herkesi hukuk devletinin asgari gereklerine saygıya davet ediyorum "
Adalet Bakanı Bozdağ: Ne ABD'nin ne de başka bir ülkenin Türkiye'nin yargılamasıyla ilgili söz söylemeye hakkı yoktur
Bozdağ, "Sayın Cumhurbaşkanımza ve yargımıza kimsenin dil uzatması ve tehdit etmesi hakkı da değildir, haddi de değildir" dedi
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Gezi davasına ilişkin olarak, "Ne ABD'nin ne de başka bir ülkenin Türkiye'nin yargılamasıyla ilgili söz söylemeye hakkı yoktur. Onlar kendi işine baksınlar." açıklamasını yaptı. Bozdağ, "Hakimler ve mahkemeler kimseden emir ve talimat almazlar, kimsenin tavsiye veya telkinine göre de karar vermezler." görüşünü savundu.
"Herkesi hukuk devletinin asgari gereklerine saygıya davet ediyorum "
Bir yandan kararı veren hakimlere, bir yandan da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a dil uzatıldığını söyleyen Bozdağ, "Sayın Cumhurbaşkanımıza, yargıya ve görev yapan hakimlere dil uzatan, el sallayan, ant içen ve tehdit eden herkesi kınıyorum. Herkes haddini bilmeli. Türkiye'de kararlar beklendiği gibi çıkınca 'Ankara'da mahkemeler var, hakimler var' veyahut da beklentiye uygun kararlar çıkmayınca 'Hakimler, mahkemeler; emir ve talimatla karar veriyor' diye mahkeme ve hakimleri suçlamak ya da kararları beklentiye, siyasi taraftarlığa göre değerlendirmek hukuk devletiyle bağdaşmayan bir uygulama olarak ortaya çıkıyor. Maalesef bugün pek çok siyasi, beklentilerine göre kararlarını değerlendiriyor. Dünkü olayda da onu bir kez daha görmüş olduk. Buradan herkesi hukuk devletinin asgari gereklerine saygı duymaya davet ediyorum" diye konuştu.
"Kılıçdaroğlu, mahkemeye telkinde bulundu"
Bakan Bozdağ, beklentilerine göre mahkemede devam eden bir yargılamayı etkilemeye teşebbüs etmenin de kabul edilebilir bir davranış olmadığını vurgulayarak, konuşmasına şöyle devam etti:
"Hatırlarsanız daha önce de bu davayla ilgili karar aşamasına gelindiğinde Sayın Kılıçdaroğlu, bir tweet atmış ve mahkemeye nasıl karar vereceği konusunda tavsiye ve telkinde adeta zımmi olarak bulunmuş. Hatta orada beklediği gibi karar çıkmazsa nasıl suçlayacağına dair de ifadeler yer alıyordu. Onun için de bunlar doğru bir şey değildir. Bir yandan 'yargı bağımsızlığı, hukuk devleti, demokrasi, milli irade' diyeceğiz. Öte yandan da yargıya karşı ve yargı kararlarına karşı ölçüsüz bir şekilde dil uzatacağız ve bu kararları verenlere hakaret edeceğiz. Tehdit edeceğiz. Bunların kabul edilebilir bir yönü yoktur"
"Amerika, Almanya kendi hukuk sistemine baksın"
Bozdağ, kararın ardından Amerika Birleşik Devletleri'nden yapılan eleştirel açıklamaya dikkat çekerek, konuşmasını şöyle tamamladı:
"Türkiye egemen ve bağımsız bir devlettir. Kimsenin Türkiye'nin iç işlerine karışmaya hakkı yoktur. Türk yargısı bağımsız bir yargıdır. Türk milleti adına yargılama yapar ve karar verir. Ne Amerika Birleşik Devletleri’nin ne de başka bir ülkenin Türkiye'nin yargılamasıyla ilgili söz söylemeye hakkı yoktur. Onlar kendi işine baksınlar. Amerika kendi hukuk sistemine baksın. Almanya kendi hukuk sistemine baksın. Herkes işine baksın. Türkiye'nin iç işlerine karışmak Amerika'ya da, Almanya'ya da düşmez. Ve Türk yargısı dışarıdan bakanların veyahut da başka ülke liderlerinin veya yöneticilerin değerlendirmelerine göre karar vermez. Türk yargısı, anayasamız 138'de çok net. Anayasa, kanun ve hukuka bağlı bir vicdani kanaatle kararlarını verir ve bağımsız hareket eder"
Twitter'dan da eş zamanlı olarak açıklama yaptı
Sayın Cumhurbaşkanımıza ve yargımıza kimsenin dil uzatması ve tehdit etmesi hakkı da değildir, haddi de değildir. Bu, acizlik ve milli irade hazımsızlığıdır. Sayın Cumhurbaşkanımız yaptığı mücadele ile nice parmak sallayana, nice and içene, nice had bildirmeye cüret eden kendini bilmeze, sandıkta haddini bildirmiştir. Cumhurbaşkanımız, nice tuzakları aşmış, nice hesapları bozmuş, nice sınavları geçmiştir. Milletimiz ve tarih şahittir.
Hakimler ve mahkemeler kimseden emir ve talimat almazlar, kimsenin tavsiye veya telkinine göre de karar vermezler.
Anayasaya, kanuna ve hukuka uygun vicdani kanaatlerine göre karar verirler.
Beklentiye göre karar verdiği zaman “Ankara’da hakimler ve mahkemeler var” demek, beklentiye göre karar verilmediğinde “Hakimleri ve mahkemeleri suçlamak”, kararları, beklentiye uygunluğa ya da siyasi taraftarlığa göre değerlendirmek, hukuk devleti ile bağdaşmaz. Türkiye bir hukuk devletidir. Hiç kimse kendini mahkeme veya hakim yerine koymamalıdır.
İstediği gibi karar çıkmadığında mahkemeleri “Kurgulanmış mahkeme”, verilen kararları da “Talimatla verilmiş kararlar” olarak nitelemek, hakimlere ve yargıya açık bir hakarettir. Görülmekte olan bir dava üzerinden yargıyı, hakim ve savcıları, hedef alanları, hakaret ve tehdit edenleri kınıyorum."