ADALET DUYGUSU KÖRELMİŞ BİR UKRAYNALI VEKİL

Rusya Bucha’daki gibi korkunç olayları ilk kez yapmıyor.

ADALET DUYGUSU KÖRELMİŞ BİR UKRAYNALI VEKİL


ADALET DUYGUSU KÖRELMİŞ BİR UKRAYNALI VEKİL

Erol Karayel Yazdı...

Ukrayna Parlamentosu Üyesi, Parlamentoda Kafkasya Masası Başkanı ve Avrupa Konseyi Temsilcisi Oleksei Goncherenko twitter’da bir mesaj yayınlayarak Rusların Bucha’da yaptığı katliamları kınarken, 1992 savaşını kast ederek benzer bir katliamın daha önce Abhazya’da yapıldığını iddia etti.

Bilindiği gibi Oleksei Goncherenko yaz başında İstanbul’da yapılan Çerkes Kongresine bir video mesaj göndermiş, fakat tertip komitesi bu mesajı yayınlamamıştı. Goncherenko o video mesajında 19. yy. daki Çerkes Soykırımını hatırlatarak tarihi adaletin artık sağlanması gerektiğinden bahsediyordu. O mesajda dikkatimizi çekmişti, bütün araştırmacılar Abhazları bu soykırımın başat mağdurları arasında sayarken, Goncherenko bu video mesajında Abhazların ismini hiç anmıyordu. Kesinlikle kötüye yormadık. Abhazları muhtemelen diğer halklar parantezinde kast etmiştir diye düşündük.

O mesajı bir hatırlayalım isterseniz:

“Merhaba,

Çerkes halkının kongresinde konuşmak benim için bir onur olup tebriklerimi iletiyorum. Size şu bilgiyi vermek istiyorum: biz Ukrayna Parlamentosunda Kafkasya’yı özgürlüğüne kavuşturmak maksadıyla özel bir Kafkasya Masası oluşturduk.

Kafkasya halkının özgürlüğü için savaşacağız. İlk yapacağımız şey, 19. yüzyılda Çerkes halkının yaşadığı soykırımın tanınması için resmî başvuruda bulunacağız. Bu soykırım, 19. yüzyılda Rus İmparatorluğunun gerçekleştirdiği korkunç bir suçtu. 20. yüzyılda Rusya, Ukrayna, Çeçen, İnguş ve diğer halklara soykırımlar uygulamıştır. Tarihî adaleti yerine getirmek için bugün bu imparatorluğu sonlandırmak zorundayız. Geçmişte yaşananları doğru bir şekilde dile getirmek için… Pek çok Çerkes’in kültürünü korumasından, bir araya gelmelerinden ve birlikte güçlü durmalarından çok memnuniyet duydum.

Kafkasya’yı özgürleştirmek maksadıyla Ukrayna Parlamentosunda kurulan Kafkasya Masasının başkanı olarak sizlerle birlikte çalışmaktan onur duyacağız.”

Goncherenko daha sonra 27 Eylül’de yayınladığı bir twitter mesajında Rusya’nın Bucha’da yaptığı katliamı kınarken,  "Rusya Bucha’daki gibi korkunç olayları ilk kez yapmıyor. Ondan önce Abhazya'daydı.

Nitekim (Gürcü) aktivistler şimdi bu Rus vahşetinin arşivlerini dijitalleştirmeye karar verdiler. Orada insanların kafaları kesildi, diri diri yakıldı, 800 kadına tecavüz edildi" diye yazdı. 

Bu mesajından sonra şunu açıkça anladık ki Goncherenko 19. yy katliamlarından bahsederken Abhazların ismini bilinçli olarak anmamış.  Sebebi de en iyi ihtimalle Gürcülere ayar vermeye çalıştığı için 19. yy’a dair de olsa Abhazlar lehine bir cümle kurmak istememesiymiş.

1992’de Abhazya’da olanlar cümle âleme malum iken,

Kimin kime saldırdığı ortada iken,

Savaşın hangi topraklarda geçtiği bilinir iken…

Goncherenko olayları anlama ve adalet terazisiyle tartma gayreti içine girmiyor; sadece savaştıkları Rusya’ya karşı cepheyi genişletme gayreti ile Gürcüleri gaza getirmeye çalışıyor. Yani Gürcüler top-tüfek Abhazya’ya bir dalsa belli ki Goncherenko çok mutlu olacak.

Halbuki video mesajında ifade ettiği gibi adaletten yana biri olsa, 1992’de, bugün Rusya’nın Ukrayna’ya saldırdığı gibi Gürcistan’ın da Abhazya’ya saldırdığını çok rahat görürdü.

1992 savaşının öznelerinin Rusya ve Gürcistan değil, Gürcistan ve Abhazya olduğunu bilirdi.

Tıpkı bugün kendi savaşlarında Ukrayna ve Rusya’nın savaşın özneleri olduğu gerçeğinde olduğu gibi.

Batı ülkeleri nasıl bugün Ukrayna’nın savaşında üçüncü şahıs konumunda ise, o gün de Rusya, Gürcü-Abhaz savaşında üçüncü şahıs konumundaydı.

Belli ki Goncherenko menfaat için olayları çarpıtmaya teşne bir karakter.

Bu tutumu gösteriyor ki Goncherenko doğru bir yol arkadaşı değil.

Goncherenko  ile iş tutacak dostlara hatırlatmak isterim: Adalet duygusu körelmiş biriyle işbirliği yaparsanız, sizin de adalet duygunuz körelir.   

Adalet ise en vazgeçilmez değerimizdir.

Unutmayalım ki bizim inancımız da, “adaleti, iyiliği, akrabaya yardım etmeyi emreder”.

Değerlerimize göstereceğimiz saygı, kendimize gösterdiğimiz saygıdır.

Erol Karayel / www.ozgurcerkes.com