“Afgan Halkı İhanete Uğramış Hissediyor”

“Çocuklarımız gece açlığı hissetmesin diye uyku ilacı veriyoruz”

“Afgan Halkı İhanete Uğramış Hissediyor”




“Afgan Halkı İhanete Uğramış Hissediyor”

Amerika ve uluslararası güçlerin Afganistan’dan çekilmesinin üzerinden altı ay geçti, Taleban yönetiminde Afganistan’da halk daha yoksullaştı, kadınların durumu daha kötüleşti. VOA Doğu ve Orta Asya Dairesi Başkanı Ayesha Tanzeem, Afganistan’daki durumu Kabil’den VOA Türkçe’ye değerlendirdi.

Tanzeem’in izlenimlerine göre Afgan halkı ihanete uğramış hissediyor ve başta ABD olmak üzere yabancı güçlerin kendilerini çıkmaza soktuğunu düşünüyor. Afganlar’ın gelir seviyesinin yüzde 90 oranında düştüğünü ve günde iki doların altında kazandıklarını hatırlatan Tanzeem, 9 milyon Afgan’ın açlıkla karşı karşıya olduğunu belirten insani yardım örgütleri verilerini hatırlattı.

“Çocuklarımız gece açlığı hissetmesin diye uyku ilacı veriyoruz”

Ülkedeki yoksulluk ve çaresizliği gözler önüne seren insan hikayelerini sıklıkla haber yapan Ayesha Tanzeem, böbreklerini satan Afganları’n hikayesini şu sözlerle anlattı:

“Takip ettiğim en zor haberlerden biriydi. Onlarla konuşup neden bunu yaptıklarını sorduğumda bana başka seçenekleri olmadığını söylediler. Çocuklarının aç oldukları için geceleri ağladığını, gece açlığı hissetmesinler diye onlara uyku ilacı verdiklerini anlattılar. Çoğu haftalarca kuru ekmek yiyor ve su içiyor. Yiyecek bir şeyleri yok. Bu yüzden de insani yardım kuruluşları mümkün olduğu kadar fazla sayıda Afgan'a ulaşmaya çalışıyor ama çok sayıda kişi yardıma erişemiyor.”

Afganistan’da kadın olmak?

Afganistan’da kadın olmak her zaman zor oldu. Eşit eğitim ve mesleki eğitim alan kadın sayısının hala düşük olduğu da bilinen bir başka gerçek. Peki Taleban, hali hazırda eğitimli ve mesleki açıdan nitelikli kadınları kritik pozisyonlara getirmeye ya da daha fazla kadının üniversite eğitimi almasına izin vermeye hazır mı? Dahası Tanzeem bir kadın gazeteci olarak bölgede zorluklarla karşılaşıyor mu?

“Aslında durum biraz karışık. Bana kalırsa 90'lardan biraz farklı. Ama diğer yandan da 90'lardaki boyuttaki gibi büyük bir baskı ve müdahale yok. O dönem tamamen başlarını kapatmadan dışarı çıkan kadınların dövüldüğü haberleri olurdu. Bunu şu anda görmüyoruz. Siyah-beyaz olarak nitelendirebileceğimiz gibi bir durum yok. Gri alanlar var. Kadınlar bir önceki rejime kıyasla daha fazla kısıtlama ve daha fazla sorunla karşı karşıya. Vilayetten vilayete de durum değişiyor. Başkent Kabil gibi bazı vilayetler daha liberal, bazılarıysa daha muhafazakar.”

Mehtap Çolak Yılmaz / VOA