AGİT'ten de Ukrayna Krizinde Uzlaşma Çıkmadı

Lavrov: "Batı yazılı yanıt verecek"

AGİT'ten de Ukrayna Krizinde Uzlaşma Çıkmadı




AGİT'ten de Ukrayna Krizinde Uzlaşma Çıkmadı

Rusya ve Ukrayna arasında tırmanan krizi çözmek amacıyla ABD ve NATO'nun girişimiyle başlatılan diplomatik çözüm sürecinin 3'üncü turunda da ilerleme kaydedilemedi. Cenevre'de Pazartesi günü ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Wendy Sherman'ın Rusya'yla temasları ve NATO-Rusya zirvesinin ardından, Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) üyesi 57 ülke temsilcisi krizden çıkış yolu aradı. Aynı anda, AB dışişleri ve savunma bakanları da Ukrayna krizi ve Avrupa savunmasını konuşmak üzere Brest kentinde toplandı.

Cenevre ve Brüksel'deki diplomatik temasların ardından, Ukrayna-Rusya krizine çözüm arayan uluslararası toplum, yoğun bir diplomatik sürecin üçüncü ve son aşamasında, Rusya ve ABD'nin üye olduğu ender platformlardan, Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) Daimi Konseyi'nin Viyana'daki toplantısında biraraya geldi.

Toplantı sırasında Moskova'dan, "muhataplarından taleplerine ilişkin yanıt gelmeden", Batı ile yeni bir müzakere turuna ihtiyaç duyulmadığı" açıklaması geldi. Bir gün önce NATO ile yapılan müzakerelerin ardından Rus kanalı RTVi'ye konuşan Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergey Ryabkov, "Önemli konularda karşı tarafta esneklik rezervleri olup olmadığını netleştirmeden, önümüzdeki günlerde masaya oturmanın, tekrar bir araya gelmenin ve aynı tartışmaları yeniden başlatmanın hiçbir nedeni yoktur" dedi.

AGİT Genel Sekreteri Helga Schmid ise, "Öngörülemeyen bir ortamda acil bir ihtiyaç nedeniyle buradayız. Diplomatik kanallar aracılığıyla, gerilimi durdurmanın; güven, şeffaflık ve işbirliğini yeniden inşa etmeye başlamanın bir yolunu bulmak zorunlu. Soğuk Savaş'tan kaynaklanan Doğu-Batı tartışmaları için çok taraflı bir platform olan AGİT, bunun için eşsiz bir yer. 57 üye devletin her birinin masanın etrafında bir yeri var" dedi.

Lavrov: "Batı yazılı yanıt verecek"

Ukrayna'ya saldırmak niyetinde olmadığının garantisini veren Rusya, "NATO'nun gelecekteki herhangi bir genişlemesini, Rusya yakınlarında taarruz silahlarının konuşlandırılmasını ve Doğu Avrupa'daki Batı işbirliğini ve askeri manevraları büyük ölçüde azaltmayı taahhüt eden bir metnin imzalanmasını" talep ediyor. Rus Dışişleri Bakanı Sergei Lavrov, Pervyi Kanal'a yaptığı açıklamada, "Bu üç talep kilit önemde" diyerek, Batı'nın bu taleplere önümüzdeki hafta yazılı yanıt vereceğini açıkladı.

Ancak ABD Senatosu'nda, Rusya'nın askeri bir saldırıda bulunması halinde, Rusya'ya ve Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin'e karşı yaptırım uygulanmasını içeren bir plan sunulması, Kremlin'in sert tepkisine yol açtı. Kremlin sözcüsü Peskov, "Böyle bir adım çizgiyi aşar. Bu ilişkilerin koparılması ile eş anlamlı bir adım olur. Amerikan senatörlerinin önerisi, müzakereleri kolaylaştıran bir öneri değil" dedi.

Müzakereleri yürüten diplomat Ryabkov da "Rusya hiçbir zaman yaptırımların ağırlığına boyun eğmedi, eğmez" diye konuştu. TASS haber ajansının haberine göre Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Riyabkov, Ukrayna'daki durum kötüleşirse, askeri uzmanların Vladimir Putin'e çeşitli senaryoları içeren bir plan sunacağını açıkladı. Ancak diplomasiye bir şans verilmesi gerektiğini de söyledi. Ryabkov, ABD ve NATO ile yapılan görüşmelerin bir sonuç vermediğini, "müzakerelerin çıkmazda olduğunu, bu durumun önümüzdeki günlerde yeniden masaya oturmayı gereksiz kıldığını da" sözlerine ekledi.

Rus tarafında hayal kırıklığı

Bu açıklamaların gölgesinde başlayan AGİT Daimi Konseyi toplantısında Rusya'nın AGİT temsilcisi Aleksandre Lukaşeviç, Kremlin'in tekliflerine Batı'dan "uygun bir yanıtın gelmediğini" söyledi. Lukaşeviç, "Her şey kendi endişeleri ve Rusya'nın sözde saldırgan davranışları etrafında dönüyor. Bu açıkça bir hayal kırıklığı" dedi. Lukaşeviç'in bu sözlerine Amerika'nın AGİT Daimi temsilcisi Michael Carpenter'dan, "Bugün bir tür anlaşma olacağını zaten ummadık. Bu, istişarelere ve düzenli toplantılara giden bir sürecin başlangıcıdır" yanıtını verdi. Carpenter, Batı'nın Moskova ile artan gerilim olasılığına hazırlanması gerektiğini belirterek, "Şantajı kararlılıkla reddettiklerini ve ulusların ittifaklarını seçme haklarını kısıtlama niyetinde olmadıklarını" söyledi.

Rusya'nın AGİT Delegasyonu, Twitter hesabından Lukaşeviç'in, "Makul bir süre içinde tekliflerimize olumlu yanıt gelmezse ve ülkemize yönelik saldırgan tavırlar devam ederse, stratejik dengeyi sağlamak ve ülkemize yönelik kabul edilemez tehditlere son vermek için gerekli önlemleri almak zorunda kalacağız" sözlerini paylaştı.

Polonya Dışişleri Bakanı Zbigniew Rau ise, "Avrupa'nın son 30 yıldır hiç bu kadar savaş riskine yaklaşmadığını" dile getirdi.

AB Dış İlişkiler Yüksek Komiseri Josep Borrell, AB Savunma Bakanları toplantısının ardından Perşembe günü gazetecilere yaptığı açıklamada, "Rusya'nın sorunun çözümüne ilişkin önerilerinin Avrupa güvenlik mimarisinin ilkelerine aykırı olduğunu" söyledi. Borrell, Rusya ile "baskı altında müzakere etmeyeceklerini" de vurguladı.

AB savunma ve dışişleri bakanları toplandı

Bu arada, Avrupa Birliği olmadan Avrupa savunmasının konuşulması kaygısını taşıyan AB Dışişleri ve Savunma Bakanları, Fransa dönem başkanlığının ilk gayrı resmi buluşması için Brest kentinde aynı gündem maddesiyle toplandı. Fransa deniz kuvvetlerinin önemli bir askeri liman kenti olan Brest'te ortak toplanan Savunma ve Dışişleri Bakanları, "Avrupa savunması, AB'nin yeni askeri strateji belgesi olan Stratejik Pusula'yı ve Avrupa güvenliğini tehdit eden Ukrayna" konularını ele aldı.

NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, bir gün önce Rusya ile NATO karargahında yapılan görüşmeler hakkında AB savunma bakanlarına bilgi verdi. Fransa Savunma Bakanı Florence Parly, "Yeni askeri stratejik belgesiyle, birlikte inşa ettiğimiz savunma Avrupası için, sorumluluk alan, vatandaşlarını koruma kapasite ve özgürlüğüne sahip, hareket edebilen ve bulunduğu yerde çıkarlarını koruyabilen bir Avrupa yaratmak istiyoruz" sözleriyle açıkladı.

Josep Borrell de, Rusya kriziyle ilgili girişimleri değerlendirirken, "İki şey çok açık: Bu toplantıda AB bakanları olarak birlik içinde ortak bir AB pozisyonu belirlemeliyiz. Ve sadece ne düşündüğümüzü ve ne istediğimizi söylemekle kalmamalı, bunları somut eylem planlarıyla desteklemeliyiz" diye konuştu.

AB'li 52 bakan, Stratejik Pusula projesi çerçevesinde, Avrupa ordusunun kurulması, küresel sistemde yoğun bir rekabetin konusu olan uzay, hava ve deniz alanları gibi ortak stratejik alanlara erişim ve kullanım konularını da tartıştı. Florence Parly, "Bu alanlarda güvenlik ve savunmaya adanmış bir Avrupa stratejisinin geliştirilmesi için çağrıda bulunuyoruz" dedi

VOA