Ak Parti / Başkan Erdoğan’ın yeni ittifakı, MHP ve Bahçeli’nin son sözü!

Cumhur İttifakı’nın birlikte yönettiği Türkiye, ekonomik krizle boğuşuyor

Editor

Kasım 19, 2020 - 21:49 Updated: Kasım 19, 2020 - 23:17

Ak Parti / Başkan Erdoğan’ın yeni ittifakı, MHP ve Bahçeli’nin son sözü!

Ak Parti / Başkan Erdoğan’ın yeni ittifakı, MHP ve Bahçeli’nin son sözü!

Siyaset strateji demektir. Siyasi stratejisini iyi kurgulayan, satrancı iyi oynayan kazanır.

50+1 ile köşeye sıkışan Ak Parti ve Başkan Erdoğan MHP/ Devlet Bahçeli’ye bağımlı hale geldi.

Ak Parti / Başkan Erdoğan ile MHP / Devlet Bahçeli arasındaki mutabakat Cumhur ittifakı uzun zamandır tek taraflı devam ediyor.

Tekrarlanan İstanbul seçimleri öncesi Devlet Bahçeli’yi direksiyonun başında Ferdi Tayfur dinlerken görünce, bu iş bitmiş demiştim.

Devlet Bahçeli ve ekibi sanıldığından daha zeki!

Bülent Ecevit’e Başbakanlığı teslim ettiğinde Ülkücü Camia şok yaşamıştı.

Tabanını kaybetme pahasına, Ak Parti ve Başkan Erdoğan'a destek vermesi de hala anlaşılamıyor.

Anketler doğru ise, Ak Parti ile birlikte MHP de oy kaybediyor! Hatta barajın altında kalıyor.

MHP'den ayrılan Meral Akşener / İYİ Parti 15 – 17 bandına doğru vakur adımlarla ilerliyor.

Kuruluşunda CHP’nin desteğine muhtaç olan İYİ Parti, Millet İttifakına bile ihtiyaç duymayabilir.

Ak Parti’nin duayen isimleri, MHP ile birlikte oldukları için oy kaybedildiğini düşünüyor, MHP’nin duayen isimleri de aynı şekilde düşünüyor.

Ak Parti ve Başkan Erdoğan'ın Berat Albayrak’ın istifası veya görevden affı sonrasında başlattıklarını söyledikleri ekonomi, hukuk ve demokrasi seferberliği yeni ittifakların yapıldığını gösteriyor.

Cumhur İttifakı bitti mi, devam ediyor mu?

Bir şeyler oluyor ama yetkili ağızlardan herhangi bir açıklama duymuyoruz.

Kılıçdaroğlu ile Alaattin Çakıcı arasında başlayan polemik, adliyeye taşındı. Devlet Bahçeli ve MHP’nin ağır topları Alaattin Çakıcı’nın yanında yer aldı.

Kılıçdaroğlu kusura bakmasın!

Demokrasi, hukuk ve adalet söylemlerinin gölgesinde siyaset yapan CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun Alaattin Çakıcı ile ilgili söylemleri incitici.

Alaattin Çakıcı her ne suç işlemişse, cezasını çekmiş ve tahliye olmuş bir kişi.

Siz; hak, hukuk, adalet, insan hakları derken, bir insana da mafya lideri der, aşağılarsanız; muhatabınız da sizin yaptığınız incitme ölçüsünde karşılık verir.

Kılıçdaroğlu, Alaattin Çakıcı'ya söylediği incitici söz kadar, Abdullah Öcalan'a söz söylememiştir.

CHP’li Eren Erdem FETÖ'den cezaevinde yattı ve tahliye oldu. Alaattin Çakıcı Eren Erdem için FETÖCÜ dese, CHP'yi FETÖ ile suçlasa, suçlayabilir.

CHP’li onlarca insan FETÖ’den yargılandı.

MİT Tırları olayında Enis Berberoğlu’nun rolünü tüm Türkiye biliyor. Kimse Enis Berberoğlu'nu bu şekilde suçlamadı.

Devlet Bahçeli ve Alaattin Çakıcı CHP’yi FETÖCÜ olarak suçlayabilir. CHP’liler Pensilvanya’ya gittiler. Fethullah Gülen'i ziyaret ettiler.

Selvi Kılıçdaroğlu, Dilek İmamoğlu, Başak Demirtaş Bakırköy'de bir restoranda buluştu. Buluşmaya Selahattin Demirtaş'ın kız kardeşi Av. Aygün Demirtaş da katıldı. CHP’nin iki önemli ismi PKK ile suçlanan Selahattin Demirtaş'ın eşine doğum günü partisi yaptılar.

Devlet Bahçeli / MHP veya Alaattin Çakıcı, Selvi Kılıçdaroğlu ve Dilek İmamoğlu’nun doğum günü partisini, binlerce şehit eşinin doğum gününü kutlamazken, adı PKK ile birlikte anılan Selahattin Demirtaş’ın eşine doğum günü partisi düzenlemenin arkasında CHP'nin PKK ile işbirliği mi var, derse?

Hatta CHP, PKK’nın arka bahçesi derse, CHP, PKK, derse kimsenin itiraz hakkı olmaz.

Ülkemizde insanları suçlamak, masumiyet karinesini ihlal etmek alışkanlık oldu.

Kılıçdaroğlu, Alaattin Çakıcı ile arasında yaşanan olaylara bir de bu pencereden bakmalıdır.

Siz, Alaattin Çakıcı’ya “mafya” derseniz, o da sizin canınızı acıtacak başka bir söz söyler.

Madem hukuk devletini savunuyoruz, o zaman hukuk çizgisinden ayrılmamanız gerekiyor.

Biliyorum, CHP adaleti sadece kendileri için istiyor, ancak Türkiye 85 milyon.

85 milyonu kucaklamayan hiçbir siyasi parti iktidar olamaz!

CHP'nin 20 -22 bandından çıkamamasının en büyük nedeni kendi içindeki açmazlardır.

İnfaz Yasası, toplumdaki eşitlik ilkesini, vatandaşlık olgusunu zedeledi.

Çok ağır suçları işleyenler tahliye edilirken, kimseye zarar vermemiş, gazeteciler cezaevlerine atıldı. Düşünce suç sayıldı. Kılıçdaroğlu bu durumu eleştirmekte haklıdır. Eleştirirken, başka bir ferdi incitme konusunda haksızdır.

Gelelim Cumhur İttifakı’nın akıbetine!

Tüm gazeteciler ve siyaset bilimciler, Cumhur İttifakının bittiği yönünde fikir beyan ediyor.

Görünen fotoğraf da bunu söylüyor!

Tüm Türkiye, Devlet Bahçeli, ne zaman gevrek sesiyle, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi yanlıştır, bize uymuyor, bu sistem yürümüyor, şimdi sandık zamanı, diyecek diye bekliyor.

Benim görüşüm de bu yönde.

Ak Parti / Başkan Erdoğan’ın yeni ittifakı, Bahçeli / MHP’yi gözden çıkardığı şeklinde yorumlanıyor.

Doğrusunu söylemek gerekirse, Cumhur İttifakı’nın birlikte yönettiği Türkiye, ekonomik krizle boğuşuyor. Demokrasi ve hukuk ihlalleriyle inliyor.

Cumhur İttifakı Türk Milletini mutlu edemiyor!

Bu nedenle de, Ak Parti ve MHP, Başkan Erdoğan arkasındaki halk desteğini kaybediyor.

Ak Parti ve MHP, Cumhur İttifakı devam ediyormuş gibi yapmaya devam ederse, hem kendilerini, hem de Türkiye’yi büyük felaketlere sürüklemiş olacaklar.

Türk Milleti, sizin birlikteliğinizden yoruldu.

Türk Milleti, Ak Parti’ye de, MHP’ye de, Devlet Bahçeli’ye de, Recep Tayyip Erdoğan’a da, devlete de küstü!

Siz, Türk Milletini mutsuz ettiniz.

Mağdur ettiniz.

Ağlattınız.

Aileleri, yuvaları yıktınız.