Ak Parti , Nitelikli Darbe ile eritiliyor!
Ak Parti’ye oy kaybettiren, insanları küstüren icraatlar.
Ak Parti , Nitelikli Darbe ile eritiliyor!
31 Mart 2019 Yerel Seçimleri ile ortaya çıkan erime, yenilenen İstanbul seçimleri ile hız kazanmıştı. CHP’nin son yaptırdığı ankete göre Ak Parti’deki erime durdurulamaz boyutlara ulaşmış.
Ak Parti bu duruma nasıl düştü?
Bunu defalarca yazdım. Somut örnekleriyle açıkladım. 15 Temmuz hain darbe girişimi engellendi ama 16 Temmuz Nitelikli Darbesi engellenemedi. Hatta tam olarak fark edilemedi.
Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Ali İhsan Yavuz Yerel Seçimlerden sonra yaptığı açıklamada 'Hiçbir şey olmasa bile kesin bir şey oldu' dediğinde medyada alaya alınmıştı.
Ali İhsan Yavuz birşeyler olduğunu farketmiş ama ne olduğunu anlayamamıştı. O nedenle de muhalefet tarafı kendisini ti’ye almıştı.
Ak Parti’yi eriten Nitelikli Darbe’ye bir kez daha projektör tutacağım.
15 Temmuz hain darbe girişimi sonrası başlayan FETÖ operasyonları takribi bir miyon insana ulaştı. Bu sayı yakın akraba ile çarpıldığında 20 yakın akraba x 1000.000 = 20 milyon insan yapar. Uzak akraba ile hesaplanırsa 40 yakın + uzak akraba x 1000.000 = 40 milyon insan yapar.
Türkiye’nin yarısına yakın bir nüfusu etkileyen bir operasyondan bahsediyoruz. Operasyonun adı FETÖ Operasyonu. Gerçekte Ak Parti kurucularına, Ak Parti’nin duayen isimlerine, Ak Parti tabanına yapılan bir operasyon.
Operasyonlar CHP tabanını da, MHP tabanını da etkilemedi. Sadece Ak Parti tabanını etkiledi. Çünkü ihbar listelerinde yer alan isimlerin önemli bölümü Ak Parti kurucularıydı.
Bir kişi 750 kişilik, 1500 kişilik FETÖ listesi yazmış. Savcılık listeyi işleme koymuş.
Odatv’den Müyesser Yıldız yazdı. Verilen listenin büyük bölümünün FETÖ ile uzaktan yakından ilgisi yokmuş. Hatta itirafçı adı altında liste veren şahıs listeleri kendisinin hazırlamadığını savcılığa verdiği resmi ifadesinde itiraf etti. (Bu belge de bende mevcut)
Listeleri hazırlayarak kendisine imzalattıranları da savcılık ifadesinde deşifre etti.
İşte bu 16 Temmuz Nitelikli Darbesi’nin ilk adımı.
İkinci adımında kimler var?
Troller, yanlış yönlendirilen medya organları.
Sadece bir örnek vereceğim, benzer örnekleri çoğaltmak mümkün.
Ak Parti iftarında bir kare fotoğraf çekiliyor. O fotoğraf karesi FETÖ iftarı olarak medyaya servis ediliyor.
Ak Parti kurucusu bir gazeteci tüm dünyaya FETÖCÜ, HAİN ilan ediliyor.
Adalet Bakanı Abdülhamit Gül “Lekelenmeme Hakkı” ile ilgili ilk açıklamasını 2017 yılında twitter hesabından yazarak gündeme getirmişti. Yeni çıkarılan KHK ile ‘Lekelenmeme Hakkı’nın güvence altına alındığını söylemişti.
Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Ankara Hakimevinde 07.11.2018 tarihinde düzenlenen "Ceza Muhakemesinde Lekelenmeme Hakkı Çalıştayı"nda yaptığı konuşmada, suç ve suçlulukla mücadelede ceza adaleti sisteminin hızlı, etkin ve adil işleyişinin büyük önem taşıdığını söyledi.
"30 bin 609 soruşturma yapılmasına yer olmadığı kararı verildi"
Soyut, dayanaksız ya da konusu suç oluşturmayan ihbar ve şikayetlerin bu mekanizmayla ayıklandığını, soruşturma yapılmasına yer olmadığına karar verildiğini belirten Gül, bu tür ihbar ve şikayetler üzerine doğrudan soruşturma yapılmasının, kişilere yersiz biçimde şüpheli sıfatı verilmesinin, gereksiz biçimde soruşturma işlemlerine muhatap olunmanın önüne geçildiğini bildirdi.
Adalet Bakanı Abdulhamit Gül: 25.11.2019 tarihli açıklamasında ; “'Lekelenmeme Hakkı' kapsamında 249 bin 84 ihbar dosya açılmış, 146 bin 382 soruşturma yapılmasına yer olmadığına karar verilmiştir" dedi.
Sayın Adalet Bakanı’nı çalışmalarından dolayı kutluyoruz. Gerçekten takdire şayan bir çalışma yapılmış. Yapılan ihbarların takribi yüzde 65’i hakkında soruşturma yapılmasına yer olmadığına karar verilmiş.
Adalet Bakanlığı’nın titiz çalışmasını da delen bazı örnekler vermek istiyorum. Bu vereceğim örneklerle ilgili detaylar Adalet Bakanlığı’nda mevcut. Çünkü olaylar Adalet Bakanlığı'na intikal etti, resmi işlem de gördü..
Yapılan sahte ihbar büyütülüyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da sürecin içine çekiliyor. Ak Parti kurucusuna, Ak Parti Genel Başkanı, Cumhurbaşkanı Erdoğan eliyle FETÖ operasyonu yaptırılıyor.
Eldeki delil, Ak Parti iftarında çakilen bir kare fotoğraf.
Soruşturma savcısı kanıt olmayınca iddianameye Yeni Asır yerine Yeni Asya yazıyor.
Mahkeme dosyada suç unsuru bir şey bulamıyor ama Ak Parti kurucusu gazeteciyi 11 ay içeride tutuyor.
Duruşmada banka hesabım yerine "Bank Asya" hesabım yazılıyor.
Duruşma tutanakları ve iddianame elimde mevcut. Tarafları rencide etmemek için yayınlamıyorum.
Amacım, Ak Parti’ye kurulan tuzağı, 16 Temmuz Nitelikli Darbesi’nin nasıl yapıldığını göstermek.
Gazetecinin bir gazetesi de var.
Gazete KHK ile kapatıldı mı?
Hayır.
Gazete kapatılan gazeteler arasında olmadığı gibi hala açık.
Mahkeme gazeteyi KHK ile kapatılan gazeteler içinde anmak için mücadele veriyor.
AİHM Adalet Bakanlığı’ndan dosya ile ilgili bilgi istiyor.
Mahkeme tahrif edilmiş iddianameyi, Bank Asya hesabım yazan tahrif edilmiş duruşma tutanaklarını gönderiyor.
Ak Parti kurucusu bir gazeteci kimseye derdini anlatamıyor.
Düşünün normal vatandaşlar, Ak Parti tabanı, Ak Parti kurucuları benzer durumda ne yapmışlardır?
Sahte ihbarı yapan 16 Temmuz Nitelikli Darbesi içinde yer alanlar dosyayı süründürüyor. İstinafa gitsin, oradan çıksın başka bir yere gitsin. Uzasında uzasın.
Gazetecinin ailesi nerede?
Yurt dışında. Çünkü yabancı ülke vatandaşı ile evli.
Ak Parti kurucusu gazeteci aradan geçen 18 aya rağmen hala ailesini ve çocuklarını göremiyor.
Çocuklar küçük. Beşikteki Ayşe bebek şimdi yürümeye başlamış. Diğeri, Elif ana okuluna gidiyor. Babalarını ve Türkçe’yi unutmuşlar.
Anne bu süreçte üzüntüden aylarca yemek yemediği için kalp ve böbrek hastası olmuş. Doğumda göz damarları çatladığı için gözleri de görmüyor.
Yabacı bir ülkede, şehir dışında ıssız bir bağ evinde yaşam mücadelesi veriyor.
Çocukların annesi hem yetim, hem öksüz. Anlayacağınız dünyada kimseleri yok.
Annenin gözleri görmediği için küçük çocuk (Ayşe) sıcak çaydanlığı üzerine dökmüş ve kendini yakmış. 8 aylık bebek iki kez ameliyat edilmiş. O bebek yaşadığı şok nedeniyle hala konuşamıyor.
Şimdi böyle bir çileyi çeken Ak Parti kurucusu bir aile ne yapar, ne düşünür?
O ailenin fertleri bu kadar çileye ne kadar dayanır?
Bakın Adalet Bakanı Abdülhamit Gül çalışmaları çok daha ileri seviyeye taşıdı. Yargı Reformu’nun ötesinde İnsan Hakları Eylem Planı’nın hazırlıkları da süratle devam ediyor.
İşte o açıklamalar:
Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, İnsan Hakları Eylem Planı'nın hazırlık sürecini katılımcı anlayışıyla sürdürdüklerini belirterek, "Bu çerçevede, her türlü görüş ve önerileri belirleyerek Bakanlığımız koordinasyonunda hükümet planı haline getirilmesi sağlanacaktır." dedi.
Gül, hak ve özgürlükleri korumanın ve geliştirmenin devletin ödevi olduğuna işaret ederek, "Her insan düşüncesini ifade özgürlüğüne, inanç, vicdan ve kanaat özgürlüğüne doğuştan sahiptir. İnsanların fikrini, kimliğini veya aidiyetini gizlemeye, değiştirmeye zorlayan bir iklim içerisinde hukuk devletinden söz edilemez. Biz ilk günden beri bu inanç ve düşünceyle hak ve hürriyetleri geliştirmenin arayışında olduk." diye konuştu.
Bakan Gül 25 Aralık 2019 tarihinde yaptığı açıklamada yine “Lekelenmeme Hakkı’na” vurgu yaptı.
"Lekelenmeme hakkının ceza muhakemesi sistemine ilk defa getirilmesiyle bugüne kadar toplam 265 bin 385 ihbar dosyası açılmıştır. Bu dosyalardan 158 bininde soyut iddia gerekçesiyle hiç soruşturma yapılmadan, vatandaşın şüpheli yapılmadan, ifadesine başvurulmadan, kapısına polis gönderilmeden 'soruşturma yapılmasına yer olmadığı' kararı verilmiştir. Eğer bu sistem gelmeseydi bugün 158 bin kişinin, kapısına polisin geldiği, şüpheli olduğu bir süreç olacaktı. Bu anlamda, ceza adaletinin amacı dışında kullanılmasına, soruşturmaların suistimallere veya iftiralara alet edilmesine karşı aldığımız tedbir iyi işlemektedir." dedi.
Sayın Bakan kusura bakmasın. Her şey çok güzel. Planlar harika. Açıklamalar herkesi mest ediyor.
Ya icraat?
İşte Ak Parti’ye oy kaybettiren, insanları küstüren işte o icraatlar.
YUSUF İNAN / ŞEHİTLER ÖLMEZ
Twitter: @Yusufinan2023
İnstagram: yusufinan2023
E-Mail: [email protected]