Ak Parti'de Adnan Menderes, Ahmet Davutoğlu ve Ali Babacan denklemi
Ak Parti kurulan tuzakları neden bozamıyor?
Ak Parti'de Adnan Menderes, Ahmet Davutoğlu ve Ali Babacan denklemi
Ak Parti İzmir’den Dr. Adnan Menderes’i aday göstermeyi düşünüyordu. Bizim gazetede köşe yazan Ak Parti ilçe yönetiminden bir akademisyen arkadaş da Adnan Menderes’in annesi Prof. Dr. Münevver Menderes’in öğrencisiydi. O vesile ile Münevver Menderes ile bir röportaj yapmak, bu konudaki düşüncesini öğrenmek istedik.
Bugün kamuoyunda konuşulan konuları, Ak Parti’nin erime sürecini hepsini konuştuk. Yıl 2012. 2011’de olabilir. 2013’de olabilir. Tarihi tam hatırlamıyorum.
Arada hoca talebe ilişkisi olunca iletişim kolay ve perdesiz oldu. Münevver Menderes oğlu Adnan Menderes için bir aileden bir kurban yeter dedi ve konuyu kapattı.
Kendisi söylemedi ama bizim gözlemimize göre eşi Mutlu Menderes ve Aydın Menderes’in yaşadığı trafik kazaları ile ilgili endişeleri ve şüpheleri vardı.
Bu aile artık siyasette yok demişti.
Ak Parti’nin bu gün yaşadığı tüm sorunları anlatmıştı.
O gün ne söylemişse hepsi bir bir çıktı.
Çıkmaya da devam ediyor.
O günlerde bir köşe yazısında Tayyip Erdoğan, Münevver Menderes ile bir araya gelmeli, konuşmalı demiştim.
Ak Parti’nin İzmir Teşkilatı kuruluşundan sorunlu olduğu için, bu tür ince işlere eğilmedi.
Ben hala ısrar ediyorum. Başkan Erdoğan, Adnan Menderes’in gelini Prof. Dr. Münevver Menderes ile bir araya gelmeli, tanışmalı, sohbet etmeli, Prof. Dr. Münevver Menderes'in birikiminden faydalanmalıdır.
*
Merkez Parti Genel Başkanı Prof. Dr. Abdurrahim KARSLI röportajındaki sırlar
Merkez Parti 02 Haziran 2014 tarihinde kuruldu. İzmir teşkilatının kuruluş aşamasında bir yemeğe davet edildik. Davet sahibi MHP’nin eski Genel Sekreteri Ömer Haluk Pirimoğlu idi. O akşam Merkez Parti Genel Başkanı Prof. Dr. Abdurrahim KARSLI ile üç saate yakın konuştuk. Röportaj yaptık. Gündemde olan tüm soruları sorduk.
Çok ilginç cevaplar aldık.
Birileri Abdurrahim KARSLI’ya bazı vaatlerde bulunmuş. Bugün Ali Babacan’ın ekibinde yer alan önemli isimlerden bazılarının Merkez Parti’ye katılacağı söylenmiş. Bu vaat gerçekleşmeyince Abdurrahim KARSLI vaatte bulunanlara sormuş.
Daha senin vaktin gelmedi denilmiş.
Bir akşam kendi evinde Abdurrahman Dilipak’ı misafir etmişler. Karslı’nın eşi de o toplantıya iştirak etmiş. Dilipak da Abdurrahim KARSLI ‘ya acele etme, senin sıran henüz gelmedi demiş.
Ali Babacan, Ak Parti’den istifa edip yeni parti kurma çalışmalarına başlayınca, Abdurrahim KARSLI ile yaptığımız röportaj da konuşulan konuları ve isimleri hatırladım.
Olası bir erken seçim olursa, Ali Babacan hazırlıksız yakalanırsa, Babacan ekibi Merkez Parti üzerinden seçime girerse şaşırmayalım.
Ak Parti kurulan tuzakları neden bozamıyor?
Bana göre 17-25 Aralık 2013 operasyonu çok yakın çevreden alınan bilgilerle yapılmış.
Birinci hedef Ak Parti ve Recep Tayyip Erdoğan. İkinci hedef Bilal Erdoğan’dı. İkinci hedef üzerinden ilk hedef Tayyip Erdoğan vurulmak istendi.
15 Temmuz 2016 Hain Darbe Girişimi’nde ilk hedef Ak Parti ve Başkan Erdoğan’dı.
Dolaylı hedef, Erdoğan’a ulaşmanın önünde Ak Parti’ye güç veren ana arterlerin kesilmesi idi.
15 Temmuz’da Ak Parti ve Başkan Erdoğan’a güç veren tüm ana arterler bir bir kesildi. Başkan Erdoğan korumasız ve desteksiz bırakıldı.
15 Temmuz Hain Darbe Girişimi tek başına bir darbe değildir. O süreci kullanan oyun kurucular, esas darbeyi 15 Temmuz’un devamında Ak Parti tabanına yapmış, FETÖ soruşturmalarının içine Ak Parti kurucularını ve Ak Parti'nin duayen isimlerini karıştırarak, tabandan Ak Parti ve Başkan Erdoğan’a tepki oluşturmuşlar.
31 Mart 2018 ve 23 Haziran 2018 seçim sonuçları o darbenin en büyük göstergesidir.
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’a Manken Özge Ulusoy üzerinden kurulan tuzak, esasında Başkan Erdoğan’a kurulmuştur. Esas hedef Başkan Erdoğan’dır, Ak Parti’dir.
Başkan Erdoğan’ın feraseti sayesinde tuzak şimdilik boşa çıkarılmıştır.
Bence devamı mutlaka gelecektir.
Ali Babacan ve Ahmet Davutoğlu’nun istifaları sır değildi. Birkaç yıl öncesinden biliniyordu.
Peki neden önlem alınmadı?
Çünkü, Ak Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Ak Parti Üst Yönetimi’nin etrafı tuzak kuranlar tarafından çevrili olduğu için bu bilgiler kendilerine ulaştırılamadı.
Başkan Erdoğan'a kritik bilgi ulaştırmak isteyenlere de tuzak kuruldu. İtibarsızlaştırıldı. Cezaevlerine atıldı.
Satranç tahtasının başındakiler büyük oyuncu. Kolay pes etmiyorlar. Büyük oynuyorlar. Ekipleri de büyük. Her tarafa sızmışlar. Ak Parti ve Başkan Erdoğan’a güç veren her şeyi yok ediyorlar.
Başkan Erdoğan’a hiçbir sesi, hiçbir çığlığı duyurmuyorlar.
Halk tabanında öyle güçlü bir kin ve nefret yeşertiyorlar ki, korkarım önünü almak mümkün olmayacak.
Abdurrahman Dilipak’ın "Bu kadar bakan çok değil mi?" başlığıyla yayımlanan yazısında "Bu motor patlar. Hem gaza, hem frene basarsanız olacağı budur" mesajı hayli açık.
Ak Parti’ye destek veren gazeteci ve yazarlar endişe içinde.
Can Ataklı Sözcü’deki bugünkü yazısında, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın ve Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanı Hakan Fidan’a dair aktardığı kulis bilgisini yorumlarken, "İktidarın çok zora girdiğini biliyorlar. Bir an önce kendilerini dışarı atıp uzaklaşmak istiyorlar. Faciaya dışarıda yakalandıklarında hiç dönmeme ya da kendilerini kurtarma şansları olabileceğini düşünüyorlar" ifadesini kullandı.
Her şey bir yana sihirli değnek Başkan Erdoğan’ın elinde.
Yargıtay 16. Ceza Dairesinin Cumhuriyet Gazetesi yazarları için verdiği tahliye kararı tüm dünyada yankılandı.
Türkiye için bir meşale, ümit ışığı oldu.
Başkan Erdoğan’ın büyük bir törenle dünya kamuoyuna açıkladığı Yargı Reformu Strateji Belgesi ve MHP’nin TBMM’ye sunduğu Ceza İndirimi ile ilgili yasa teklifinin hayata geçirilmesi, Ak Parti’ye yapılan tüm operasyonları boşa çıkarabilir.
TBB Başkanı Metin Feyzioğlu’nun da dediği gibi Türkiye’nin elini tüm dünyaya karşı güçlendirir.
İYİ Parti Genel Başkanı Akşener'in "Erken seçim beklemiyorum ama taşınabilir bir Türkiye yok" sözleri düşündürücü.
YUSUF İNAN / ŞEHİTLER ÖLMEZ
Twitter: @Yusufinan2023
İnstagram: yusufinan2023
E-Mail: [email protected]