Emekli amirallerin bildirisinin ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Şu anda 104 kişinin içerisinde bizzat CHP'nin üyesi olan; kendisi, karısı, yeğeni, oğlu, şusu, busu olanlar var. Bunları yakın zamanda yazılı ve görsel medyada göreceksiniz” demişti. Erdoğan’ın bu sözlerinin hemen ardından da emekli amirallerin CHP’li yakınları “haber” olmuştu. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu da “CHP'ye üye 4, aileleriyle üye yaklaşık 18 kişi var. O gece biz sabaha kadar uyumadık, çalıştık ve tüm irtibatlarını ortaya çıkardık. Son 30 günde kimlerle irtibat kurdukları, hangi siyasi parti yoğunluklu irtibat kurdukları çok açık ve net” bilgisini paylaşmıştı.

Yetkili ağızlardan gelen bu açık “izleme”, “dinleme”, “takip” ve “fişleme” açıklaması her ne kadar muhalefete yönelik, “Sizi izliyoruz” algısı için kullanılsa da AK Parti’de de o dönem rahatsızlık yarattığı biliniyor. Organize suç örgütü lideri Sedat Peker’in İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın’ı izlettirdiği iddiası ile bu rahatsızlık yeni bir boyuta taşınmış görünüyor. AK Parti’de bazı kişilerin Soylu hakkında, “Acaba bizi de izlemiş, dinlemiş olabilir mi?” sorusunu sorduğu ifade ediliyor. "Belki de Soylu hakkında AK Parti’deki sessizliğin bir nedeni de budur" diye konuşuluyor.

duvar