AKP, Ukrayna meselesinde tarafını seçti: Erdoğan, Zelenskiy ile görüşmeye gidiyor

RUSYA’YA ‘YAYILMACILIK’ ELEŞTİRİSİ

AKP, Ukrayna meselesinde tarafını seçti: Erdoğan, Zelenskiy ile görüşmeye gidiyor


AKP, Ukrayna meselesinde tarafını seçti: Erdoğan, Zelenskiy ile görüşmeye gidiyor

“Türkiye, Rusya ile Ukrayna arasındaki gerilimi azaltmak için oynayabileceği her rolü üstlenmeye hazırdır” diyen Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Ukrayna Cumhurbaşkanı Zelenskiy ile görüşmek üzere birkaç hafta içinde Ukrayna'ya gideceğini söyledi. Türkiye’nin ‘NATO müttefiki’ olduğunu hatırlatan Kalın, Rusya’ya ‘maksimalist, yayılmacı yaklaşımlardan ve taleplerden kaçınma’ eleştirisi yaptı.

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, ‘Circle Foundation’ adlı kuruluş tarafından düzenlenen Rusya ve Ukrayna arasındaki gerginliğin Avrupa ve NATO'ya olası etkileri konulu online panelde konuştu.

Kalın, iki ülke arasında gelişmeleri Türkiye olarak da büyük bir ‘endişeyle takip ettiklerini’ belirterek, “Çünkü burada tehlikede olan çok şey var. Öncelikle şunu çok net bir şekilde ifade etmeliyim ki; biz Ukrayna'da veya Rusya'da herhangi bir askeri harekat, çatışma veya savaş görmek istemiyoruz. Ukrayna'nın toprak bütünlüğünü ve siyasi egemenliğini ve Ukrayna halkının ve Ukrayna'da eşit vatandaşlar olarak barış içinde yaşayan tüm Ukrayna vatandaşlarının sosyal uyumunu tam olarak destekliyoruz. Herhangi bir savaş görmek istemiyoruz, Suriye'de, Irak'ta ve dünyanın diğer yerlerinde yeterince savaş var. Bu yüzden her iki tarafa, Ukraynalılara ve Ruslara, her türlü askeri müdahaleden kaçınmak için itidalli olmalarını söylüyoruz” dedi.

“GERİLİMLERİN DEVAM EDECEĞİNİ DÜŞÜNÜYORUM”

Sözcü Kalın, her türlü savaşı, her türlü askeri harekatı önlemek için herkesin elinden gelen her şeyi yapması gerektiğini savunarak, "Şimdilik 'bundan kaçının' desek de gerilimlerin devam edeceğini düşünüyorum. Belki başka türde gerilimler, tehdit algılamaları, sahada hareketler olacaktır. Mutlaka geleneksel savaş biçiminde değil, başka bir şekilde. O yüzden bunu dikkate almalıyız. Hatırlatmak istediğim bir diğer nokta da Rusya ile Batı ittifakı arasındaki bu diyaloğun şu anda Ukrayna meselesinin baskısı altında gerçekleşmesinin gerçekten çok zor olduğudur. NATO- Rusya Konseyi'nde diyaloğun neden durduğunu elbette biliyoruz. Bunun nedeni 2014 yılında Kırım'ın ilhakıydı ve o zamandan beri konsey toplanmadı. Yani 2016-2017'de bir veya iki kez görüştüler ama çok kısa sürdü ve gerçekten derin bir katılım, kapsamlı bir diyalog üretilmedi. Bence bunu hesaba katmamız ve hepimizin Rusya-Batı ilişkilerinin bu yeni aşamasına dahil olduğumuzu anlamamız gerekiyor" diye konuştu.

RUSYA’YA ‘YAYILMACILIK’ ELEŞTİRİSİ

Gerçek kapsamlı bir katılım diyaloğunun her zamankinden daha acil olduğunu söyleyen Kalın, şöyle konuştu:

“Tabii ki Ruslarla çok açık ve net bir şekilde Ukrayna'nın toprak bütünlüğü, siyasi istikrarı ve bunun korunmasının neden Rusya'nın da çıkarına olacağı, NATO, Batı ittifakı ve dünyanın geri kalanıyla bir çatışmanın neden onlara bir fayda sağlamayacağını söylememiz gerekiyor. Bu bakımdan maksimalist, yayılmacı yaklaşımlardan ve taleplerden kaçınmanın öneminin altını çizmenin gerekli olduğunu düşünüyorum. Gerçek bir diyalog, kapsamlı konuşmalar yoluyla bir tür yaşam biçimi bulmaya çalışmalı ve bunu bilgelik ve sabırla yapmalıyız. Hızlı sonuçlar beklersek bu süreçte başarısız olacağımızı düşünüyorum. Bu tür büyük, uzun vadeli jeopolitik sorunlar için hızlı çözümler yoktur.”

detay
Kremlin’den Erdoğan’a manidar Ukrayna yanıtı

“ERDOĞAN, UKRAYNA'YA GİDECEK”

Sözcü Kalın, Türkiye olarak hem Ruslarla hem de Ukraynalılarla konuştuklarını belirterek, şunları kaydetti:

"Cumhurbaşkanı Erdoğan hem Putin hem de Cumhurbaşkanı Zelenskiy ile konuşuyor, hatta ikisini de Türkiye'ye davet etti. 'Burada bir toplantı yapın, sorunlarınızı ve farklılıklarınızı çözün' diye davette bulundu. Türkiye, Rusya ile Ukrayna arasındaki gerilimi azaltmak için oynayabileceği her rolü üstlenmeye hazırdır. Bunu hem Rusya'ya hem de Ukrayna'ya dost bir ülke olarak ve aynı zamanda bir NATO müttefiki olarak yapıyoruz. Önümüzdeki birkaç hafta içinde Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanı Zelenskiy ile görüşmek üzere Ukrayna'ya gidecek. Ancak sonuçları elbette büyük ve geri döndürülemez olacak her türlü askeri harekattan kaçınmak için Ruslarla da yakın temas halinde olacağız."

ERDOĞAN, “İŞGAL” DEMİŞTİ

Arnavutluk dönüşü gazetecilere açıklamalarda bulunan AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ukrayna-Rusya kriziyle ilgili mesajlar vermişti.

Erdoğan açıklamasında şunları dile getirmişti:

“Rusya’nın Ukrayna’yı işgalini gerçekçi bir yaklaşım olarak görmüyorum. Çünkü Ukrayna, sıradan bir ülke değil. Ukrayna güçlü bir ülke. Ayrıca Rusya’nın bu adımı atabilmesi için tüm dünyadaki durumu ve kendi durumunu gözden geçirmesi lazım. Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev Ukrayna’daydı. Şimdi ben de İlham Bey ile bir konuşacağım. Tabi Sayın Putin’le de bu konuları masaya yatırıp konuşmamız lazım. Çünkü bu bölgeler artık savaşı kabullenemez. Bunlar doğru da olmaz. Artık savaşı siyaset tarihinden silip atmamız lazım. “Ben bir yerin topraklarını işgal edeyim, alayım” mantığıyla bu işler yürümez. İşte örneğin Ukrayna’da ne yaptı Rusya? Kırım’a çöktü. Kırım ile ilgili biz her zaman, Kırım’ın işgaline karşı olduğumuzu Sayın Putin’le yaptığımız her görüşmede kendisine söylüyorum. Dışişleri Bakanlığımız aynı şekilde muhataplarına bunları söylüyor. Yani bu konuda bizim politikamız belli.

Güneyimize bakıyoruz. Suriye’nin ciddi bir kısmında Amerika’nın üsleri var. Rusya’nın da üsleri var. Öbür tarafta terör örgütleri, Amerika’dan ciddi destekler aldı, hala almaya devam ediyor. Şimdi bunları yok farz etmek mümkün mü? Değil. Bunları biz Biden’la yaptığımız görüşmelerde devamlı kendisine söyledik. Trump ile yaptığımız görüşmelerde söyledik. Obama ile yaptığımız görüşmelerde söyledik. Hepsine de “Siz terör örgütlerini destekliyorsunuz” diye hep söyledim. Bizim güneyimizde, Suriye’nin kuzeydoğusunda terör örgütlerine binlerce tır silah, mühimmat, her türlü ciddi desteği bunlar verdiler. Nitekim Irak’taki Koalisyon Güçleri olarak, Suriye’deki Koalisyon Güçleri olarak bu işleri yaptılar, hala da yapmaya devam ediyorlar. ‘Çekildik, çekiliyoruz. Biz burada terör örgütlerine destek vermiyoruz’ diyorlar. Doğru konuşmuyorlar tabi. Aynı şekilde Rusya, oradan çekilmiyor. Şu anda Rusya, Suriye’ye desteği çekmiş olsa Esed’in ayakta duracak hali yok. Esed, şu anda Rusya’dan aldığı destekle ayakta duruyor. Malum İran’ın desteği var. Böyle bir durum söz konusu. Temennimiz odur ki bir an önce bölgeye sulh ve sükun hakim olur ve bunlardan da böylece kurtulmuş oluruz.”

BİRGÜN