AKPM raporunda Türkiye'ye demokrasi ve insan hakları eleştirisi: AK Parti ve HDP birbirini suçladı

Raporda öne çıkan eleştiriler neler?

AKPM raporunda Türkiye'ye demokrasi ve insan hakları eleştirisi: AK Parti ve HDP birbirini suçladı


AKPM raporunda Türkiye'ye demokrasi ve insan hakları eleştirisi: AK Parti ve HDP birbirini suçladı

Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi (AKPM) Denetim Komitesi tarafından hazırlanan ve bugün tartışılarak kabul edilen Türkiye raporu ve buna bağlı karar tasarısında demokrasi ve insan hakları alanında Türkiye’ye eleştiriler yöneltildi. 

AKPM üyesi AK Parti temsilcileri raporu, siyasi ayrımcılık ve çifte standart içerdiği gerekçesiyle eleştirdi. AKPM’nin HDP üyeleri ise Türkiye’de hükümeti partilerini kapatıp, “muhalefetin sesini kısma girişiminde bulunmakla” suçladı.

AKPM Türk Heyeti Başkanı ve AK Parti milletvekili Ahmet Yıldız, Türkiye’ye karşı siyasi ayırımcılık yapıldığını savundu. 

Türkiye’de seçim sisteminin adil olduğunu ileri süren Yıldız seçim sistemiyle ilgili getirilen eleştirilere karşı çıktı.

Türkiye’nin AİHM kararlarına en fazla uyan Avrupa Konseyi üyelerinden biri olduğunu kaydeden Yıldız, rakamların da bunu teyit ettiğini söyledi. 

AK Partili Serap Yaşar ise AKPM raporunu çifte standart içerdiğini iddia ederken, diğer AK Parti milletvekili Emin Nur Günay, muhalefet tarafından “sansür” tasarısı olarak karşı çıkılan yasal düzenleme girişimini savundu ve bu yönde getirilen eleştirileri taraflı olmakla suçladı.

HDP: Sesimizi kısmaya çalışıyorlar

HDP milletvekili Feleknas Uca, Türkiye’de iktidarın hukuk devleti ilkelerini ve insan haklarını sürekli ihlal ettiğini bildirdi.

İktidarın HDP’yi kapatma girişiminde bulunduğunu belirten Uca, bunu yaparak muhalefetin sesinin kısılmasının amaçlandığı görüşünü dile getirdi.

HDP milletvekili Hişyar Özsoy, iktidarın seçim öncesi partilerine ve diğer muhalefet üyelerine yönelik baskıyı artırmasından endişe ettiğini bildirdi.

İngiliz milletvekili John Howell ve Letonya milletvekili Boriss Cilevics tarafından ortak kaleme alınan rapor ve buna bağlı tavsiye karar tasarısı, Genel Kurul oturumunda büyük bir oy çoğunluğuyla kabul edilirken, AK Parti milletvekillerinin sunduğu değişiklik önergeleri ise reddedildi.

Raporda öne çıkan eleştiriler neler?

Raporda, bazı maddeleri TBMM'de kabul edilen 'dezenformasyon yasasına' sert eleştiriler yöneltildi.

Venedik Komisyonu’nun geçen hafta yayımladığı görüş metninde yer alan, 'dezenformasyon yasasının' Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi tarafından güvence altına alınan ifade özgürlüğüne 'engel' teşkil ettiği yolundaki şikayetler de rapora eklendi.

Dezenformasyon yasasının özellikle seçim öncesi getireceği sonuçlardan rahatsızlık duyduğunu belirten AKPM, Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne yasayı onaylamaması çağrısında bulundu.

“Cumhurbaşkanlığı sistemi demokratik kurumları ciddi şekilde zayıflatıyor”

AKPM raporunda, Türkiye’de 2017 yılında kabul edilen cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin “demokratik kurumları ciddi bir şekilde zayıflattığı ve kuvvetler ayrılığı sistemini işlevsiz ve yetersiz hale getirdiği” uyarısında bulunuldu.

Raporda, Türkiye’ye Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarına saygı göstermemesi ve 2023 yılı seçimleri öncesi çıkartılan seçim yasası yüzünden de ciddi eleştiriler yöneltildi.

Muhalefetteki siyasi parti üyelerine yönelik baskının devam ettiği suçlaması getirilen raporda, HDP’nin devam eden kapatma davasıyla ilgili endişelere yer verildi. 

Terörle mücadele yasasının geniş bir şekilde yorumlanması, ifade ve basın özgürlüğü önündeki engeller eleştiri konuları arasında yer aldı.

Seçim barajının yüzde 10’dan yüzde 7’ye düşürülmesi konusunda memnuniyet dile getirilirken, Venedik Komisyonu raporuna da atıfta bulunarak, seçim yasasındaki diğer bazı maddelerin endişe kaynağı olduğu uyarısı yapıldı.

Türk yetkililere özgür ve adil seçimlerin garanti altına alınması için tüm koşulları sağlama çağrısı yapılan raporda, ayrıca yargının tam bağımsızlığı, etkin bir kontrol ve denge sistemini yeniden tesis etmek için acil reformlara ihtiyaç duyulduğu uyarısında bulunuldu. 

Raporun sonuç bölümünde AKPM’den Türkiye için denetim süreci çerçevesinde bu ülkedeki demokrasi, hukuk devleti ve insan haklarıyla ilgili gelişmeleri yakından izlemesi tavsiye edildi.

Denetim süreci nedir, kime uygulanır?

Denetim süreci genelde Avrupa Konseyi’ne yeni üye olan ve insan hakları alanında sıkıntılar yaşayan ülkeler için yürürlükte.

AKPM'de 1990'lı yıllarda oluşturulan "denetim süreci" üye ülkelerde demokrasi, insan hakları ve hukukun üstünlüğü gibi Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin (AİHS) temel değerlerini tesis etmeyi amaçlıyor ve uygulanmasını denetliyor.

1996'da bu sürece dahil edilen Türkiye, yapılan yapısal değişiklikler ve düzenlemeler sonrası 2004'te süreçten çıkarılarak "denetim sonrası izleme sürecine" dahil edilmişti. Türkiye, demokrasi ve insan hakları alanındaki ciddi sorunlar yüzünden 2017 yılında yeniden AKPM’nin “denetim sürecine” alınmıştı.

EURO NEWS