Akşener, Cumhurbaşkanı Erdoğan’la "masaya oturma şartını" açıkladı

"Suriye ile ilgili aldığımız bilgiler olumsuz"

Akşener, Cumhurbaşkanı Erdoğan’la "masaya oturma şartını" açıkladı




İYİ Parti lideri Akşener, Cumhurbaşkanı Erdoğan’la anlaşmaya gitmesi için öncelikle parlamenter sisteme geçilmesi gerektiğini vurguladı

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Fox TV'de İsmail Küçükkaya'nın gündeme ilişkin sorularını cevapladı.

CHP'li Enis Berberoğlu'nun tutuklanmasına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Akşener, Berberoğlu'nun casuslukla suçlanmasını doğru bulmadığını belirterek, "Enis eşimle aynı okulda okudu. Kendisini tanıyorum, önemli bir gazeteci. Enis’in teröristlikle casuslukla suçlanmasını doğru bilmiyorum. Eğer siz Enis Berberoğlu’na çalıştığı gazeteler üzerinden bakarsanız, asla bir toz zerresi kadar bir şey bulamazsınız. Şu meşhur TIR’larla ilgili konu” dedi.

Akşener şöyle devam etti:

Ben o gün MHP’deydim. O gün bir arkadaşımız açık bir beyanda bulundu. Bugün o arkadaşımız AKP milletvekili. Ben Enis’i aradım dedi ki “Ben yatarım çıkarım, demokrasiye katkısı olacaksa. Bu da geçer” dedi. Bu da Enis’in terörist olamayacağının kanıtı."

"Suriye ile ilgili aldığımız bilgiler olumsuz"

Suriye meselesine değinen Akşener, kendilerine gelen bilgilerin olumsuz olduğunu ifade etti.

Akşener, “Suriye’de James Franklin Jeffrey'in Barzani ve PYD,PKK ile bir devletçiğe gidildiğine dair bilgiler geliyor. Biz dün bununla ilgili araştırma önergesi verdik ama kabul edilmedi” dedi.

Rusya ile Türkiye’nin Suriye’ye yönelik bir ateşkes anlaşması sonrası ortak devriye kararı aldıklarını ama buna yönelik de olumsuz bilgilerin de geldiğini ifade eden Akşener, “Libya’da da burada nasıl söylerim bilemiyorum ama Libya petrolünün orada da bizim çocuklarımızın bir görev sahibi olduklarına yönelik bilgiler aldık. Ancak bu kibarlıkta söyleyeyim” ifadelerini kullandı.

“Cumhur İttifakı'nın oyları sayın Erdoğan'ı cumhurbaşkanı seçmeye yetmiyor”

AK Parti ve MHP’nin yer aldığı Cumhur İttifakı’nın oylarının erdiğini belirten Akşener şunları kaydetti:

Aşağıdan hesaplıyorlar, yukarıdan hesaplıyorlar, yandan hesaplıyorlar yani sağdan hesaplanıyor soldan hesaplanıyor. Cumhur İttifakı'nın oyları Sayın Erdoğan'ı Cumhurbaşkanı seçmeye yetmiyor. Öyle olunca 2 sistem lazım burada Cumhuriyet Halk Partisi'ni HDP ile bir arada paketlemek; bizim seçmenimizi bu konuda irite etmek, bu birincisi. İkincisi ise aynı zamanda kendi mahallesini, kendi seçmenini konsolide etmek yani aynı değil ama benzerliği söylüyorum. Trump gitti İncil salladı. Daha sonra “Polislere ayaktan vurmayı öğretmeliyiz” dedi. Karşıyı şeytanlaştırmaya çalışıyor. Biz de de durum aynı. Seçim kazanmak için değerlerimiz üzerinden vatandaşı çarpıştırdıkça o değerlerin içini boşalttınız.

"Erdoğan'ın dişleri sıktıracak söylemlerden vazgeçmesi lazım"

Kovid-19’dan in getirdiği hasarı toparlayabilmek için bir ortak akla makul dile ihtiyacın olduğunu ifade eden Akşener şunları kaydetti:

Vicdansızlar; yolsuzluk, hırsızlık yapan, emeksiz zenginleşenlerle, aç kalan insanlar arasında oluşabilecek problemlere dikkat ekmeye çalışıyorum. Vicdansızlar ve cüzdansızlar. Erdoğan’ın dişleri sıktıracak söylemlerden vazgeçip bu ayrıma dikkat etmelidir. Bu dil olmaz

"Parlamenter sisteme geçmek kaydıyla Erdoğan'la masaya otururum"

Cumhurbaşkanı Erdoğan ile masaya oturup oturmayacağına ilişkin konuşan Akşener, "Bunların hepsi olabilir, diyorum ki yanlış. Dürüst bir biçimde ‘Meral Hanım sizinle görüşebilir miyim?’ dese ben de ‘Buyrun’ derim” ifadelerini kullandı.

Akşener şunları kaydetti:

Fikirlerini bana anlatsa, benim ona söyleyeceğim şey şu; 2010 referandumu Türkiye’yi felakete götürecek dedim. Evren’e öyle şeyler oldu ki, başörtüsü ile dövüşerek çıktı, ayet hadis okuyarak çıktı. 82 Anayasası’nı siz hazırladınız kardeşim.

O zaman şöyle dediler; “Biz bu anayasası Allah korkusu ile hazırladık besmele ile hazırladık” Ben dedim ki herkesi götürecek bu, keşke haklı çıkmasaydım, haklı çıktım. Gençliğinizden beri tanıyoruz birbirimizi. En karanlık gecem 2016 Nisan referandumu gecesi. Türkiye’nin geleceği adına kaygılandım. Ben Erdoğan’a derim ki parlamenter sisteme geçmek kaydıyla masaya otururum. Ben prensipler ve ilkeler üzerinden yürüyorum. İki yılda gelinen noktada nefes alamıyorsunuz. Ekonomi rezalet bir durumda.

“Seçmen, ne halt ederseniz edin size oy veriyor diye bir anlayış var”

Ülkedeki ekonomik krize ilişkin değerlendirmelerde bulunan Akşener, her şeyden önce ekonomiyi canlandırmaya yönelik adımların atılması gerektiğini ifade etti.

Akşener, “Normalleşmeye kimse karşı değil. 65 yaş çok üzgün. Para harcayacak olan insanlar onlar. Çoğu eve mâhkum. Dükkanları açtın da gelecek yok” dedi.

Toplumun sorunlarını çözmek için yan yana gelmek gerekirken çarpıştırma siyaseti izlendiğini vurgulayan Akşener, “Seçmen ne halt ederseniz edin size oy veriyor diye bir anlayış var. Bu algoritma çöktü” ifadelerini kullandı.

"HDP'ye oy vermek Kürtleri maraba yapmaz"

Partisinin grup toplantısında Nazım Hikmet’in şiirini okuduğu için gelen eleştirilerle alakalı Akşener şunları kaydetti:

Ben Necip Fazıl da okudum, Mehmet Akif Ersoy da okudum. Bunların siyasi görüşlerine katılır-katılmazsınız. Hepsi çok önemli şairlerimiz bizim. Türk Dünyası'na çok gittik geldik. Elçibey’le dost olduk.

Nazım bizim, tekrar söylüyorum; siyasi görüşleri ayrı. Görüşlerine katılmayan pek çok insan var. İlginç olanı bu tweetin altına benim mahallemden itiraz olmamış. Ahmet Şık gibi sol cenahın gagalaşması. Elbette ki Kürtler de dahil. Arkadaşlar Kürtleri maraba mı zannediyor, kendi malı zannediyor?

Akşener ayrıca, “31 Mart’a giderken Sayın Erdoğan dedi ki “Aha Kürdistan Irak’ta defolun gidin” terörist dedi hepimize. İstanbul’da hayatında HDP’ye oy vermemiş, Bağcılarda, Fatih’te Esenler’de bu vatandaşlar sandığa gitmedi. HDP’ye oy vermek Kürtleri maraba yapmaz. Elbette Kürtler de dahil. “Ama” sözüne itiraz eden benim” ifadelerini kullandı.

"Bizden çok rahat bir dönemde yeni parti kurdular"

Yeni kurulan partilerle ilgili değerlendirmelerde bulunan Akşener, “Babacan iyi bir ekonomist sakin bir insan. Bugünkü iktidara uzun süre paydaşlık yaptıkları için orada işleri zor. Cevap vermeleri gereken sorular var. Ama bizden çok rahat bir dönemde parti kurdular” dedi.

Partisinin en büyük zorlukları çektiği için yeni partilerin kurumsallaşmada daha rahat olduklarını belirten Akşener, iki partinin de kurulmasını hep destekle karşıladığının da altını çizdi.

Akşener, Cumhur İttifakı olmadan da bir masa etrafında toplanılabileceğini belirterek, “Ben çok çağrı yaptım. Londra lobisi bize saldırıyor dediklerinde bir beraberlik fotoğrafı lazım gelir. Sadece Sayın Erdoğan’a çağrı yapmadım, Sayın Bahçeli’ye, Sayın Kılıçdaroğlu’na. Cumhur ittifakı birleşenlerine çağrıda bulundum” ifadelerini kullandı.

"Erdoğan dostlarını kurtarıyor"

Ülke ekonomisinin inşaat sektörüne bağlandığını belirten Aklener, “Sayın Erdoğan ve arkadaşlarının hızlı para için bir tercihi oldu o da inşaat sektörü. İnşaat bitsin demiyorum ama öncelik sıralarını ayarlamanız lazımdı” dedi.

Bankalarda başlatılan düşük kredi kampanyalarıyla ilgili konuşan Akşener şunları kaydetti:

Damat Bey bir paket açıkladı, kredi verecekler. Nereye verecekler inşaat sektörüne. Dostlarını kurtarıyor Sayın Erdoğan. Ama o vatandaş 15 yıllık bir borçlanmaya girdiğinde çocuklarımızın torunlarımızın başına yeni borçlar açma 2001 olayındaki gibi bir çıkmaza çıkacak.

“Gazetecileri korkutma isteği var”

Akeşener, Türkiye’de basının korkutulduğunu vurgulayarak, “Gazetecilik yapmaya gayret edenleri korkutma isteği var. Kafasında sopa sallamak var. Sizin gibilerin varlığı şu; siyasetçi sizin gibilerden beslenir, eksiğini giderir, seçmenle bağını koparmaz. Siyaset kurumunun itibarlı olmasının yolu gerçek gazetecilik yapanlara bağlıdır” ifadelerini kullandı.

 

Independent Türkçe