Almanya Göçmenler Olmadan Ayakta Kalabilir mi?
Göçmenler Olmadan Alman Ekonomisi Nasıl Etkilenir?
Editor
0
AfD'nin Seçim Kutlaması ve Göçmenlerin Almanya Ekonomisine Etkisi
YUSUF İNAN / YEREL GÜNDEM
Almanya’nın Brandenburg eyaletinde yapılan seçimlerde yaklaşık yüzde 30 oy alarak ikinci sırada yer alan aşırı sağcı Almanya için Alternatif (AfD) partisinin taraftarları, sonuçları kutlarken "herkesi sınır dışı edeceğiz" şeklinde şarkılar söyleyerek göçmen karşıtı duruşlarını bir kez daha vurguladılar. Bu durum, Almanya'da göçmenler üzerine tartışmaları yeniden alevlendirdi. Ancak, Almanya’nın göçmenler olmadan ayakta kalıp kalamayacağı ve göçmenlerin ülke ekonomisine katkıları dikkate alındığında, AfD'nin bu söylemleri birçok soru işaretini de beraberinde getiriyor.
Almanya Göçmenler Olmadan Ayakta Kalabilir mi?
Almanya, Avrupa'nın en büyük ekonomisi olarak, sanayi, hizmet ve tarım sektörlerinde güçlü bir yapıya sahip. Ancak bu güçlü yapı, büyük ölçüde göçmenlerin katkısıyla ayakta duruyor. Almanya, II. Dünya Savaşı'ndan sonra hızla toparlanmak ve büyüyen ekonomisini desteklemek için iş gücüne ihtiyaç duydu. 1960'lı yıllardan itibaren Türkiye başta olmak üzere birçok ülkeden işçi alımına başlayan Almanya, bu göçmen işçiler sayesinde ekonomik büyümesini hızlandırdı.
Göçmenler, Almanya'da birçok sektörde temel iş gücünü oluşturuyor. Özellikle inşaat, sağlık, lojistik, tarım ve hizmet sektörlerinde göçmenler olmadan bu sektörlerin işlemesi neredeyse imkânsız hale gelir. Federal İstatistik Ofisi'nin verilerine göre, Almanya’da iş gücünün yaklaşık yüzde 12’sini göçmenler oluşturuyor. Bu oran, bazı sektörlerde çok daha yüksek. Örneğin, yaşlı bakımında çalışanların yüzde 24'ü, sağlık sektöründe ise yüzde 17’si göçmenlerden oluşuyor.
Göçmenler Olmadan Alman Ekonomisi Nasıl Etkilenir?
AfD'nin savunduğu gibi tüm göçmenlerin sınır dışı edilmesi, Almanya ekonomisinde büyük bir şok etkisi yaratabilir. İlk olarak, birçok sektörde büyük bir iş gücü açığı doğacak ve bu da üretimin yavaşlamasına, hizmet kalitesinin düşmesine ve genel ekonomik büyümenin sekteye uğramasına yol açacaktır. Özellikle yaşlanan Alman nüfusu göz önünde bulundurulduğunda, sağlık ve bakım sektörlerinde göçmenlerin eksikliği, ciddi sosyal ve ekonomik sorunlara neden olabilir.
İkinci olarak, göçmenler, sadece iş gücü olarak değil, aynı zamanda tüketici olarak da Alman ekonomisine katkıda bulunuyor. Almanya'da yaşayan göçmenler, kira ödüyor, alışveriş yapıyor, hizmetler satın alıyor ve dolaylı olarak ekonomiyi canlandırıyor. Bu ekonomik döngünün kesilmesi, yerel işletmelere ve genel olarak ekonomiye büyük zarar verebilir.
Göçmenlerin Alman Ekonomisine ve Devletine Katkısı
Göçmenlerin Alman ekonomisine katkıları sadece iş gücü ve tüketimle sınırlı değil. Aynı zamanda vergi gelirlerine de önemli bir katkı sağlıyorlar. Almanya'da çalışan her birey, gelir vergisi ödüyor ve bu vergiler, devletin sağlık, eğitim ve sosyal hizmetler gibi alanlarda harcamalarını finanse ediyor. Ayrıca, göçmenler sosyal güvenlik sistemine de katkıda bulunuyor. Bu, emeklilik, sağlık sigortası ve diğer sosyal hizmetler için önemli bir kaynak oluşturuyor.
Göçmenlerin girişimcilik alanındaki katkıları da dikkate değer. Almanya'da göçmen kökenli birçok girişimci, yeni iş yerleri açarak ve yenilikçi iş fikirleriyle ekonomiye katkıda bulunuyor. Bu girişimler, sadece yeni iş fırsatları yaratmakla kalmıyor, aynı zamanda Almanya’nın küresel rekabet gücünü de artırıyor.
Sonuç: AfD'nin Söylemleri ve Gerçekler
AfD'nin göçmen karşıtı söylemleri, Almanya'nın gerçek ekonomik dinamikleriyle uyuşmuyor. Göçmenler, Almanya’nın ekonomik başarısında kilit bir rol oynuyor ve onların yokluğu, ülkenin birçok sektörde ciddi darboğazlar yaşamasına neden olabilir. Göçmenlerin sağladığı iş gücü, tüketici gücü ve vergi katkısı, Almanya’nın refah seviyesini koruması ve sürdürülebilir büyümesini devam ettirmesi için vazgeçilmez bir unsurdur. Bu nedenle, göçmenlerin sınır dışı edilmesi, kısa vadede popülist bir söylem olarak cazip görünse de, uzun vadede Almanya’nın ekonomik yapısını ciddi şekilde zayıflatabilir.
