Almanya nükleere veda etse de tartışmalar bitmedi

Almanya 60 yılı aşkın sürenin ardından nükleer enerji üretimini durdurdu. Bazı çevreler gelişmeyi coşkuyla kutlarken, bazı çevrelerse kararın yanlış olduğu görüşünde.

Almanya'nın aktif olan son üç nükleer santralinin faaliyetleri Cumartesi günü durduruldu. Böylece Almanya, 62 yıllık sürenin ardından nükleer enerjiye veda etmiş oldu.

Cumartesi akşamının geç saatlerinde, sırasıyla Aşağı Saksonya eyaletindeki Emsland, Bavyera eyaletindeki Isar 2 ve Baden-Württemberg eyaletindeki Neckarwestheim 2 santrallerinin faaliyetleri durduruldu.

Santraller yasa gereğince sökülecek

Enerji üreticileri, faaliyetlerin yasal olarak durdurulduğu gece yarısına kadar, nükleer enerjiden elektrik üretmeyi sürdürdü.

Çevre Bakanlığı bünyesindeki Nükleer Güvenlik ve Işın Koruma Bölümü'nün yöneticisi olan Gerrit Niehaus, Alman haber ajansı dpa'ya yaptığı açıklamada, "Bizler hukuk ve yasalar çerçevesinde çalışıyoruz, dolayısıyla 16 Nisan'dan itibaren üretime devam edilmesi hukuken bir suç teşkil ederdi" dedi.

Niehaus ayrıca, yasa çerçevesinde, işletmecilerin, nükleer santralleri mümkün olabildiğince hızlı biçimde boşaltmak ve sökmekle yükümlü olduğunu hatırlattı. Niehaus, "Bu, bir yandan sökme izni süreci ilerlerken diğer yandan bu yöndeki ilk adımların atılması gerektiği anlamına geliyor" diye konuştu.

Emsland santralini işleten Alman enerji devi RWE'nin Genel Müdürü Markus Krebber ise konuya ilişkin yaptığı açıklamada, "Bu bölüm sona erdi" ifadesine yer verdi. Krebber, "Eğer Almanya ideal olarak 2030 yılına kadar kömür kullanımını da sona erdirmek istiyorsa, şimdi enerji güvenliğini garanti altına alabilmek için, yenilenebilir enerjilerin yanı sıra, hidrojen bazlı gaz santrallerinin inşasını mümkün olduğunca hızlı biçimde gerçekleştirmek için tüm gücümüzle çalışmamız gerekiyor" diye konuştu.

Tartışmalar sona ermedi

Almanya'nın nükleer enerjiye veda etmesi nükleer karşıtlarınca çeşitli kentlerde sevinçle kutlandı. Neckarwestheim'da yüzlerce kişi "Kapatılma Festivali" adı verilen etkinlikte bir araya geldi. Münih'te ise Greenpeace ile çevre koruma konusunda faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşu Bund Naturschutz, "Nükleer Enerjiden Çıkış Festivali" adı verilen bir etkinlik düzenledi.

Söz konusu santrallerin kapatılmasıyla nükleer enerji üretimi sona erse de, Almanya'da onlarca yıldır süregelen nükleer tartışması bitmedi. Siyasi ve toplumsal tartışmalar, santrallerin kapatıldığı ana kadar sürdü.

Santrallerin faaliyetlerini sürdürmesi için çaba sarf eden, muhalefetteki Hristiyan Birlik partileri (CDU/CSU), enerji krizinin sürdüğü mevcut küresel şartlar altında nükleer enerji üretiminden vazgeçilmesine karşı idi. Hükümet ortağı Hür Demokrat Parti (FDP) de, söz konusu santrallerin enerji tedariğinde yaşanacak acil durumlarda yeniden faaliyete geçirilmesi gerektiği görüşünü savunuyordu. Ancak bu, söz konusu tesislerin yeniden faaliyete geçirilmesi için aylar sürecek bir hazırlık gerektiğinden ötürü mümkün değil.

Yeşiller ise söz konusu adımdan son derece memnun. Almanya Çevre Bakanı ve Yeşiller üyesi Steffi Lemke, kısa süre önce, "Ülkemizde üç jenerasyon boyunca nükleer enerji kullandık. Bu çerçevede ürettiğimiz nükleer atıklar, gelecek 30 bin jenerasyon boyunca tehlike teşkil edecek" demişti.

Nükleer enerji kullanımı 62 yıl önce başlamıştı

Almanya'daki ilk ticari nükleer santral, 62 yıl önce, Bavyera eyaletindeki Kahl'de açılmıştı. 2011 yılında Japonya'nın Fukuşima nükleer santralinde yaşanan felaketin ardından dönemin başbakanı Angela Merkel, Almanya'nın nükleer enerji üretmeye son vermesi yönünde harekete geçmişti.

Almanya'nın son üç nükleer santralinin kapatılması aslında 2022'nin sonu için planlanmış, ancak Sosyal Demokrat Parti (SPD), Yeşiller ve FDP'den oluşan yeni hükümet, Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinin ardından patlak veren enerji krizi nedeniyle söz konusu tarihin ertelenmesine karar vermişti.

DW