Alper Taş, cumaya gidip namaz kılsaydı seçimi kazanır mıydı?
Alper Taş, katıldığı bir televizyon programında ilginç açıklamalarda bulundu.
Alper Taş, cumaya gidip namaz kılsaydı seçimi kazanır mıydı? Kamuoyu araştırmacıları cevapladı
Yerel seçimlerde CHP’den Beyoğlu Belediye Başkan adayı olan Taş’ın “Cuma namazına gitseydim belki kazanabilecektim” sözlerini araştırma şirketlerinin sahipleri yorumladı
31 Mart yerel seçimlerinde CHP'den Beyoğlu Belediye Başkan adayı olan eski Özgürlük ve Dayanışma Partisi (ÖDP) Genel Başkanı Alper Taş, katıldığı bir televizyon programında ilginç açıklamalarda bulundu.
Taş, yerel seçim sürecinde bazı CHP'lilerin kendisine seçimi kazanması için namaz kılması gerektiğini söylediğini iddia ederek şöyle konuştu:
Bir cuma namazına gitseydim belki ben de kazanabilecektim. Bana bunu çok teklif ettiler, dediler ki sen bir cuma namazında görün.
Taş’ın iddiası akıllara namaz kılmak, camiye gitmek siyasetçilere ek bir oy kazandırır mı sorusunu getirdi? Bu soruyu kamuoyu araştırmacılarına sorduk, ilginç cevaplar aldık.
Alper Taş / Fotoğraf: Twitter hesabı
"Muhafazakar seçmen aslı varken muadiline oy vermiyor"
A@G Araştırma Şirketi Yönetim Kurulu Başkanı Adil Gür, seçmen davranışını belirleyen onlarca faktörün olduğunu söyledi.
Gür, siyasetçinin namaz kılmasının Türkiye’de toplam seçmen içerisinde yüzde 20’lik bir kısmı oluşturan ve kendisini dindar, muhafazakar, İslamcı olarak niteleyen seçmen üzerinde bir etkisinin olabileceğini belirterek, "Ama onlar da aslı varken muadiline oyu vermiyor. Yani geçmişten beri dindar, muhafazakar olduğunu bildiği insanı seçiyor" dedi.
Adil Gür / Fotoğraf: Twitter
“İktidar olmak için sağcı, dindar olunması gerektiği şehir efsanesi”
Türkiye’de uzun yıllardır iktidar olmak için sağcı ve dindar olunması gibi bir şehir efsanesinin olduğunu söyleyen Gür, “Örneğin CHP üzerinden gidecek olursak sağ politikalar uygulayıp, sağcı milletvekillerini gösterdiği yerlerdeki oylarına bakın. Oyları artmıyor. CHP’den istenen daha sağcı olması değil batılı anlamda sosyal demokrat olması” diye konuştu.
"Üç aylarda oruç tutan seçimi götürürdü"
Gür, Taş’ın iddiasıyla ilgili olarak şunları kaydetti:
Beyoğlu’nda namaz kılmak seçim kazandırıyor olsaydı ilçede üç aylarda oruç tutup, namazını aksatmayan biri seçimi alır götürürdü. Belki namaz kılsaydı Beyoğlu’ndaki muhafazakar seçmen daha fazla sempatiyle bakabilirdi ama iş oy vermeye gelince neden başkasına oy versin.
Kemal Özkiraz / Fotoğraf: Twitter hesabı
“Seçim döneminde gitmeye başlamışsan inandırıcı olmaz”
Avrasya Araştırma Şirketi Başkanı Kemal Özkiraz ise CHP'lilerin böyle bir şey dediğine ihtimal sanmadığını belki kampanya içinde görev yapan bazı kişilerin bu yönde bir telkinde bulunmuş olabileecğini kaydetti.
"Kişinin namaza gitmesinin tek başına oy kazandıracağını sanmıyorum" diyen Özkiraz, "İnsanlar zaten siyasete girmeden de Cuma’ya gidiyorsa bu çevresindekilerce biliniyorsa olumlu görülüp, yadırganmayabilir. Ama daha önceden camiye gitmemişsin seçim döneminde gitmeye başlamışsın bu inandırıcı olmaz. ÖDP Başkanı’nın seçim döneminde camiye gitmesi oy kazandırmaz. Şimdi kalkıp Doğu Perinçek, camiye gitse ne kadar inandırıcı olur. Örneğin Ekrem İmamoğlu, siyasetten de önce camiye gittiği bilindiğinden onun camiye gitmesi halk arasında yadırganmadı" ifadelerini kullandı.
Ertan Aksoy / Fotoğraf: Facebook hesabı
“Camide bulunmak oy getirseydi Erbakan iktidardan düşmezdi”
Aksoy Araştırma Şirketi Yönetim Kurulu Başkanı Ertan Aksoy da Türkiye’de geçmişten beri “alnın secdeye değmedikçe seçim kazanılamaz” gibi yanlış bir iddianın olduğunu öne sürdü ve devamında şunları söyledi:
Oysa bizzat muhafazakar insanlar seçime giren siyasetçinin namaz kılıp kılmadığıyla ilgilenmiyor. Önemli olan o insanların özgürlüklerine ve inançlarına saygılı olunacağına ikna edebilmek. Ayrıca tek başına inançlı diye de oy kazanılmaz, yönetme kapasitesi konusunda insanları ikna edebilmesi lazım. Aynı inanç ve kimliğe dahil olmak sanıldığı kadar oy getirmiyor. Tek başına camide bulunmak oy getirseydi Erbakan hiçbir zaman iktidardan düşmemesi lazımdı. Hiçbir zaman yüzde 50 oyu bulamadı, ömrü bir o kadar olsaydı yine alamayacaktı.
Murat Sarı / Fotoğraf: Facebook hesabı
“Samimi olmadığın sezinlenirse dezavantaj da yaratabiliyor”
Konsensus Araştırma Şirketi Sahibi Murat Sarı ise toplumda namazını kılan, ibadetini yapanların dürüst insan olduğuna dair bir algının bulunduğunu kaydetti.
Bu algının FETÖ olayından sonra zarar gördüğünü ifade eden Sarı, şunları kaydetti:
Namaz kılmanın tek başına seçimlerde pozitif etkisi yok. Evet namaz kılan adam dürüst olarak görülüyor. Namaz kılmak, Cuma’ya gitmek bir nevi halka da karışmak oluyor. Sonuçta halkın arasında namaz kılıyorsunuz. Ancak şöyle bir durumda var. Ancak halk siz ibadetten mi yoksa siyaset amacıyla mı namaz kılıyorsunuz onu da sezinleyebiliyor. Yani kimi zaman dezavantajda yaratabiliyor.
Ali Kemal Erdem / The Independentturkish