Ambargo kararları her şeyi gösteriyor!

Aynı dönemde oluyor hepsi... ABD kongresi iki karar alıyor. Birisi Türkiye için: “Yaptırım!”

Diğeri Kıbrıs Rum kesimiyle ilgili:

“Silah ambargosunu kaldırıyoruz.”

Yani Türkiye’ye diyor ki, “Sana kapıları kapatıyorum”.

Kıbrıs Rum kesimine ise “Kapıları açıp sana silah veriyorum”.

Bu kararların ne anlama geldiği açık değil mi? Ama arkası var...

Çünkü tam o günlerde KKTC Enerji Bakanı Taçoy, çok önemli bir açıklama yapıyor:

“Doğu Akdeniz’de 4 katrilyon metreküplük bir rezerv olduğu tahmin edilmektedir. Bu rezervin şu ana kadar yaklaşık 110 trilyon metreküpüne ulaşılmıştır. 3.9 katrilyonluk bir rezerv olduğu tahmin edilmektedir. Onun için bu bölge dünyanın dikkatini çekmektedir.”

İHA SAVAŞLARI

ABD’nin Rum kesimine silah ambargosunu kaldıracağını açıkladığı an...

Taçoy bir başka gerçeği açıklıyor:

“Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin bir süre önce İsrail ile 8 İHA alımı için anlaşma yaptığını ve 4 İHA’yı da teslim aldığını biliyoruz.”

İşte bu hamleye karşı Türkiye, Kıbrıs Geçitkale’de bütün doğu Akdeniz’i denetleyecek “İHA üssünü” kuruyor. Ve hemen ardından Türk İHA’larını gönderiyor. Bitmedi...

Kıbrıs Rum kesimi; Fransız, İtalyan enerji devlerine doğalgaz ve petrol arama izni veriyor.

Karşılığında kendisini korumak için bu ülkelere “askeri üs” veriyor. Ve...

ABD Kara Kuvvetleri Komutanı ani bir kararla Kıbrıs Rum kesimine gelip “askeri üs” organize ediyor. Bitmedi...

Rum kesimi, Fransa ve İtalya ile anlaştıktan sonra, doğalgaz ve petrol aranacak bölgede egemenlik tesis etmek için İsrail ve Mısır’la anlaşma yapıyor. Çünkü birbirlerinin kıyılarını gören ülkeler anlaşma yaparsa, o deniz üzerinde karşılıklı ve derinliğine olarak “münhasır alan” hakkı elde ediyor.

Yani egemenlik sağlıyor... “Başkası giremez” diyor. Bu başkası da “biz” oluyoruz arkadaşlar... Bitmedi...

Ardından bu anlaşmaya Yunanistan da imza atacağını söylüyor. Bu durumda ne olacak biliyor musunuz? Yunan adalarından Mısır’a, oradan Kıbrıs Rum kesimine kadar olan enerji bölgesinde, Türkiye doğu Akdeniz’de küçücük bir alana sıkışmış olacak. Yani...

Doğu Akdeniz’in tamamındaki yeraltı zenginlikleri Türkiye dışındaki bu ülkelere kalmış olacak.

LİBYA ATAĞI

Türkiye işte bu kuşatmayı kırmak için müthiş bir atak yapıyor. Kuşatmayı planlayanları kendi silahlarıyla vuruyor.

Karşılıklı olarak kıyılarını gördüğü Libya ile bir mutabakat imzalıyor. 

İşte Türkiye-Libya egemenlik bölgesi de tam o planlı kuşatmanın ortasından geçiyor.

Adeta bıçak gibi ortadan ikiye bölüyor. Yani doğu Akdeniz’de Türkiye için hazırlanan kuşatma kırılıyor.

İşte bütün gürültü de buradan çıkıyor arkadaşlar.

SAVAŞ RÜZGÂRLARI MI?

Önceki gün KKTC Dışişleri Bakanlığı çok sert bir açıklama yapıyor: “ABD Kongresi’nden geçen Rumlara silah ambargosunun kaldırılmasına yönelik tasarı bölgedeki gerginliği tırmandıracaktır.”

Doğu Akdeniz tam bir gerilim denizine dönüşüyor.

ABD’de “azil süreciyle” sıkışan Trump, “Türkiye’ye yaptırım kararı”nı imzalıyor.

Rum kesimine silah ambargosu kalkıyor.

İsrail Rum kesimine İHA’ları gönderiyor.

Türkiye buna karşı bir hamleyle “Türk İHA üssünü” Kıbrıs’a kuruyor.

Mısır, Libya’da Hafter’e destek için silah gönderme kararı alıyor.

Türkiye buna karşılık Libya’ya askeri destek için Meclis’ten karar çıkarıyor.

Türkiye Libya ile mutabakatı Başkanlık Konseyi Başkanı Fayez Al Sarraj ile imzalıyor.

Ancak öteki tarafta Rusya’nın ve ABD’nin desteklediği Hafter var. Yunanistan ve İsrail de Hafter’le temasta. Amaç, Türkiye’nin mutabakatını geçersiz kılmak...

GÖZLER ERDOĞAN-PUTİN’DE

Ocak ayında Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Putin arasında bir görüşme olacak.

Bu görüşme, Türkiye-Libya mutabakatı ve doğu Akdeniz’deki gelişmeler açısından son derece önemlidir.

Özetle...

Kıbrıs Adası’nı ortaya koyup güney ve doğu Akdeniz haritasına bakarsanız...

Katrilyonlarla ölçülen bir enerji için...

Askeri üsler, İHA’lar, askeri gemiler, kutuplaşan ülkeler, kuşatılmak istenen Türkiye...

Azille sıkıştırılan Trump... 

Türkiye’ye yaptırımlar... 

Rum tarafına silah satışı için izinler...

İsrail’den, Mısır’dan Rum kesimine silah yardımları... 

Libya’da Türkiye’nin mutabakat imzaladığı meşru yönetimi düşürme hazırlıkları... Mısır’ın Libya’da Hafter’e silah yardımı...

Türkiye’nin Libya’da Hafter’i terörist ilan eden Fayez Al Sarraj’a askeri yardım gönderme kararı... Fransız, İtalyan enerji şirketleri... Onların askeri üsleri... Rusya’nın Suriye’nin Tartus Limanı’na yaptığı askeri yığınak... Libya’da hazırlanan içsavaş...

Özetle...

Türkiye’nin ve KKTC’nin geleceği açısından hayati bir noktadayız.

Tam bir kırılma noktası...

Ve arkadaşlar, gündelik siyasetin, inatlaşmanın, kutuplaşmanın, kızgınlıkların ötesinde söyleyeceğim tek bir şey var:

Birlik zamanı...

http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/fatih-cekirge/ambargo-kararlari-her-seyi-gosteriyor-41403567

FATİH ÇEKİRGE / HÜRRİYET