Amirallerin arkasında CHP mi var?

CHP neden amirallerin avukatlığına soyundu?

Editor

Nisan 11, 2021 - 14:52 Updated: Nisan 12, 2021 - 06:27

Amirallerin arkasında CHP mi var?

104 amiralin bildirisinden hemen sonra CHP’li 98 eski milletvekili de benzer bir bildiri yayımladı.

Arkasından, CHP’liler bildiri yayımlayan amiralleri savunma seferberliği ilan etti.

CHP milletvekilleri ve solcu gazeteciler amirallerin avukatlığına soyundu.

Bir gazeteci olarak süreci yakından takip ediyorum. Tüm tartışma programlarını izliyorum.

Solcu gazeteci ve yazarlar eski defterleri açıyor. Ergenekon ve Balyoz davalarına vurgu yapıyor. Nazım Hikmet ile bildiri yayımlayan amirallerin aynı şeyi yaptığı belirtiliyor.

Nazım Hikmet'in denizci olması hatırlatılarak, 13 yıl hapis yattıktan sonra Rusya'ya kaçışı gündeme getiriliyor.

İlginç olan CHP’li gazetecilerin karşısında cevap verecek kimse yok.

Tarih hariç!

Ben amiralleri suçlamıyorum. Amiraller bir bildiri yayımladı, olay yargıya intikal etti.

Bundan sonra süreci yargı penceresinden takip edeceğiz.

CHP'liler koro halinde Türkiye'de yargı bağımsızlığı yok, diye çığlık atıyor.

CHP kültürü bu!

Hep şikayet, hep üste çıkma refleksi!

Bu ülkede milyonlarca insan gözaltına alındı, tutuklandı, yargılandı. Cezaevlerine atıldı. Yıllardır cezaevlerinde yatan insanlar var.

Cezaevlerinde ölenler, sağlıklarını kaybedenler hiç de az değil.

Türkiye nüfusunun yüzde 40 – 50’sini içine alan bu sürece rağmen toplum sağ duyusunu korudu.

Yargıtay'a giden dosyaların yüzde 67'sinin bozulmasına rağmen, Türk Milleti sabırla adaletin tecelli etmesini bekledi.

Devlete fırsat verdi.

Ortalığı velveleye vermedi.

Üstelik bu süreçte CHP'liler korunmasına rağmen!

CHP’liler, 10 amiral gözaltına alındı diye dünyayı ayağa kaldırdılar. Kılıçdaroğlu da FETÖ soruşturması kapsamında yargılanan CHP Milletvekilleri için eline adalet pankartı alarak günlerce yürümüştü.

İnsanın yapabileceği en onurlu davranış hakkını aramasıdır.

Ben hak aranmasına karşı değilim. Herkes hakkını arasın. Herkes adalet önünde eşit olsun. Adil yargılansın. Devlet kurumları masum insanları mağdur edip, adalet aratmasın.

CHP'li kardeşler bu süreçte söylemlerine dikkat etmek zorunda. Sözcü yazarları, Cumhuriyet yazarları da söylediklerini iyi düşünmelidir.

Yılmaz Özdil öyle iddialı laflar ediyor ki, ağzım açık dinliyorum!

Barış Yarkadaş uçmuş gidiyor!

İsmail Saymaz, iyi saydırıyor!

Yıllardır susan, inançlı kesimi suçlayan bu gazeteci ve yazar kardeşlerin dilini emekli amiraller çözmüş görünüyor!

10 emekli amiral için ortalığı ateşe veren bu arkadaşlar, Ukrayna'da şehir dışında, ıssız bağ evinde ölüme ve çaresizliğe terk edilen Elif ve Ayşe bebeklerle ilgili bir kelime etmedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Elif ve Ayşe bebeklerin adını ağzına almadı.

Elif ve Ayşe bebekler Türk ve Müslüman çocuğu. Üç yıldır babalarına kavuşamıyor.

CHP'li kardeşler bir kez Elif ve Ayşe bebekler için adalet istedi mi?

HAYIR!

İşte CHP'li kardeşlerin adalet anlayışı bu!

Adalet istiyorlar, sadece kendileri için!

İfade özgürlüğüne vurgu yapıyorlar, sadece kendileri için.

Kendi düşüncelerindeki emekli amiraller için!

Emekli amirallerin birçoğunu yakından tanırım. Bir çoğuyla birlikte çalıştık.

Eski defterleri açıp kimseyi utandırmak istemem. Geneli yaşını başını almış hatalarıyla, sevaplarıyla başbaşa kalmış insanlar.

Onların hatalarını tarih kitapları bile yazmaz!

Ama kul hakkı bakidir!

Döner dolaşır, sizi bulur!

Ne yapmış, ne etmişseniz karşınıza dikilir!

Türkiye bu sürece gelene kadar çok badire atlattı.

Cuma namazına gittiği için “irticacı” ilan edilenler, eşi başörtülü olduğu için tokatlanan subaylar, gece yarısı lojmanı basılan eşinin çocuklarının yanında küçük düşürülen subaylar, annesinin başörtüsü nedeniyle gecenin karanlığında orduevinden yaşgünü pastası alma uğruna hakarete uğrayan subaylar!

Ünlü edebiyatçı İskender Pala’yı oradan oraya süren amiraller. İskender Pala’yı konferans için davet edip, kapıdan sokmayan mesai arkadaşları!

Biz bunların hepsini gördük ve yaşadık!

Herkes şapkasını önüne koyup düşünmeli. Biz nerde hata yaptık diye kendilerine sormalıdır.

Bugün sistemi eleştiren amiraller, görevde oldukları dönemde nasıl davrandıklarını, birliklerini nasıl yönettiklerini düşünmelidir.

Etki, tepki!

Dindar kitleler kimseye kin gütmüyor.

Yılmaz Özdil'in dediği gibi Türk Milleti Ergenekon ve Balyoz sürecinde TSK’yı yalnız bırakmadı.

Evladının yemin törenini tel örgünün dışından izlettiren generallere ders verdi!

Bugün yaşananlar kurmay subayların Türk Milleti’nin bilinçaltına soktuğu olayların bir yansımasıdır.

28 Şubat çılgınlığı, Ergenekon ve Balyoz sürecini tetiklemiştir. Türkiye'de her ne yaşanırsa, sorumlusu 28 Şubat sürecini yaşatanlar, Türk Milleti’ni ezip geçenlerdir.

Etki tepki!

Eden bulur!

Herkes ektiğini biçer!

Ergenekon, Balyoz ve FETÖ üçüz kardeştir!

Türk Milleti’nin iradesini yok sayan sürecin mimarlarıdır.

Bu ülkenin sorunu da toptancı zihniyettir!

At izi ile it izini birbirine karıştırmaktır.

Lütfen aynı hatayı bir kez daha yapmayalım!

Özür dileme, affetme, hatayı kabul etme kültürünü keşfedelim!

Bizden değilse, boynu altında kalsın!

Bin yıl hapiste yatsın!

Okumuş yazmış, mürekkep yalamış insanlara böyle bir düşünce yapısı yakışmıyor.