Anayasa Mahkemesi basın özgürlüğünün ihlal edildiğine karar verdi.
AYM, köşe yazıları nedeniyle verilen cezaya ihlal kararı verdi
Anayasa Mahkemesi basın özgürlüğünün ihlal edildiğine karar verdi.
YEREL GÜNDEM / ANKARA
Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu, 14/6/2023 tarihinde, Özgür Boğatekin'in başvurusunda, Anayasa'nın 26. maddesinde güvence altına alınan ifade özgürlüğü ile 28. maddesinde güvence altına alınan basın özgürlüğünün ihlal edildiğine karar verdi.
Başvurucu, bir internet gazetesinde muhabir olarak görev yaptığı dönemde ilçe kaymakamı hakkında yayımlanan köşe yazıları sebebiyle iftira suçundan mahkum edilmişti. Bu nedenle Anayasa Mahkemesi'ne başvuruda bulunan Boğatekin, ifade ve basın özgürlüklerinin ihlal edildiğine karar verdi.
Anayasa Mahkemesi'nin değerlendirmesine göre, başvurucu, ilçe kaymakamı hakkında yazdığı köşe yazılarında kamu gücünü kullanan bir görevlinin işlemlerini sorgulayarak toplumu bilgilendirmiş ve bu şekilde demokratik bir toplumdaki basının kamu gözetleyici rolünü yerine getirmiştir. Mahkeme, başvurucunun, yazılarında yer alan iddiaları kanıtlayıcı delil sunmak yükümlülüğünü taşımadığını, ancak gazeteci olarak toplumun sözcülüğünü yaparak konuları gündeme taşıdığını belirtti. Ayrıca, başvurucunun hukuka aykırı fiil isnat ettiği kişinin suçsuz olduğunu bilmesi gerektiği için iftira suçunun oluşabilmesi için özel kasıt arandığını vurguladı.
Mahkeme, başvurucunun ifade özgürlüğü kapsamında yaptığı haberlerin, hukuki bir soruşturma başlatmak amacı taşımadığını, ancak ilgili kişinin işlemlerini toplum nezdinde sorgulama amacını güttüğünü ve bu çerçevede demokratik bir toplumdaki basının kamu gözetleyici rolünü üstlendiğini belirtti. Ayrıca, başvurucunun köşe yazılarında iddia ettiği konuların, o dönemde ilçede yürütülen projelerle ilgili olması nedeniyle kamuoyunu bilgilendirme amacı taşıdığını ifade etti.
Anayasa Mahkemesi, başvurucunun ifade ve basın özgürlüklerinin ihlal edildiğine karar verdi. Mahkeme, başvurucunun iddialarının somut gerçeklik anlamında değil, yayının yapıldığı andaki olayın ortaya çıkma biçimine uygunluk olarak değerlendirilmesi gerektiğini belirterek, ifade özgürlüğünün kanunilik şartını karşılamadığı sonucuna vardı.