Anayasa resti

AİLE FİLAN HEPSİ BU İŞİN İÇİNDE

Anayasa resti


Anayasa resti

Başörtüsüne yasal güvence anayasa tartışmasına döndü. Erdoğan’ın ‘Çözümü bu düzeyde sağlayalım’ çıkışına Kılıçdaroğlu ‘İktidarımızın ilk haftasında bu kanunu anayasaya geçireceğim’ yanıtını verdi.

CHP lideri Kılıçdaroğlu ile Cumhurbaşkanı Erdoğan arasındaki Başörtüsü restleşmesi sürüyor. Prag ziyareti dönüşü konuşan Erdoğan gündeme getirdiği anayasa değişikliğinde ‘aile kurumuna’ dair de düzenleme yapacaklarını kaydetti. Erdoğan “Aile filan hepsi bu işin içinde, öyle bir şey yapıyoruz ki hadi bakalım görelim seni” dedi ve ekledi: Son zamanlarda topluma LGBT’yi soktular. LGBT’yle birlikte de bizim aile yapımızı dejenere etmenin gayreti içerisine girdiler. Biz olması gereken ne ise onu yapacağız.

Çeşitli temaslarda bulunmak üzere Çekya’ya giden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan dönüş yolunda uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı. Gündeminde CHP liderinin başörtüsü teklifi olan erdoğan şunları söyledi: “Aslında Kılıçdaroğlu’nun ortaya attığı bu tez, siyaseti ne kadar bilmediğini, kendisinin bir siyaset fukarası olduğunu gösteriyor. Bir defa ortada şu anda yasal bir düzenlemeyi gerektirecek bir durum yok ki. Şu anda bu haliyle kızlarımız üniversiteye, ortaöğretime gidebiliyor mu, polis olabiliyor mu, asker olabiliyor mu? Evet. Bütün bunlar şu anda var mı? Var. Şimdi böyle bir durum ortadayken, bayram değil seyran değil, nereden çıktı bu iş?

BEN ÇALIŞMAYI BAŞLATTIM

Sen dürüstsen, o zaman gel bunu Anayasa’ya alalım ki bundan sonra kimse bu işin üzerinde oynayamasın. Hemen ne yaptılar? Onun malum bir adamı var. ‘Desteklemeyeceğiz’ dedi. Bunu söylemeye başladılar. Öyle de olsa şu anda ben çalışmayı başlattım. Adalet Bakanımın riyasetinde şu an itibarıyla gerek Bekir Bey gerek Anayasa Komisyonu Başkanım, Adalet Komisyonu Başkanım, onlar şu anda bu çalışmayı yapıyorlar. Devlet Bey’le de görüştüm bu konuyu. İnşallah bu işi hemen Meclis’e sunalım. Tabii ne olacak sunacağız? Anayasa değişikliği olarak. İnşallah arkadaşlar güzel bir hazırlık yapacaklar ve bu hazırlığı da Meclis’e sunacağız.

AİLE FİLAN HEPSİ BU İŞİN İÇİNDE

Aile filan hepsi bu işin içinde. Öyle bir şey yapıyoruz ki hadi bakalım görelim seni. Bu işte ne kadar samimisin, değilsin; bunu burada göreceğiz. Aile kavramı bizim olmazsa olmazımız zaten. Çünkü güçlü bir millet, güçlü aileden olur. Şimdi bizim bunun çalışmasını da yapmamız lazım. Çünkü son zamanlarda topluma LGBT’yi soktular. LGBT’yle birlikte de bizim aile yapımızı bunlar dejenere etmenin gayreti içerisine girdiler. Öyleyse biz olması gereken ne ise onu yapacağız. Biz kimlerin LGBT’ci olduğunu biliyoruz zaten. Ama bunu da aile olarak gelip oraya koyalım. Burada da çıksın bakalım neresinden savunacak onu da görelim.

ÖMRÜM SANTRAFORLUKLA GEÇTİ

Başörtüsüyle alakalı herhangi bir şey yoktu. Niye? Çünkü bizim böyle bir problemimiz yoktu. Çözmüşüz bunu. Şimdi biz bunu çözdüğümüze göre bu bizim gündemimizde niye olsun. Bu beyefendi getirdi bunu gündeme koydu. Bu da ne oldu? Bu pek pas vermekten de anlamaz ama farkında olmadan bize bir pas verdi. Bizim de golü atmamız lazım. Bilmiyor benim ömrümüm santraforlukla geçtiğini.

YASA İLE BUNLARI FRENLEYECEĞİZ

Dezenformasyonla mücadele yasasıyla ilgili 14 madde Meclis Genel Kurulu’ndan geçti. Bu yasanın çıkışıyla beraber inşallah bunları ciddi manada frenleyeceğiz ve gereği de neyse onu da inşallah yapacağız. Yasa bu noktada zengin, güçlü bir yasa.

UÇAKLARIMIZ ANINDA KIBRIS'TA

Bu konuda biliyorsunuz biz kimsenin düşünmediği bir dönemde ne yaptık? İlk işimiz İHA’ları, SİHA’ları Kuzey Kıbrıs’a yerleştirdik. Şu anda İHA ve SİHA’larımız oradalar ve bu söylediğiniz yerle ilgili konuda da yine benzer şeyler olabilir. Bunun olması da zaten haktır. Çünkü Kuzey Kıbrıs’ı dört bir yandan, her yönüyle bizim sağlama almamız lazım. Olsa da olmasa da zaten bizim şu anda kendi ana karamızdan uçaklarımız kalktığı anda zaten anında Kuzey Kıbrıs’ta. Herhangi bir sıkıntı orada da söz konusu değil. Bir de bu akşam Anastasiadis, illa bir görüşelim, konuşalım filan dedi. Araya birilerini de soktu. Dedim ki “Başkan sen şimdi zaten gidiyorsun”. İki ay sonra ayrılıyor. Dedim “Böyle bir zamanda bunlar konuşulmaz.” Ayrıca dedim ki “Siz hep bir yerden bir talimat alıyorsunuz. Bu talimatlarla falan zaten bu işler yürümez.”

KÜLTÜR VE CEMEVLERİ BAŞKANLIĞI KURULUYOR

İstanbul’da Şahkulu Sultan Dergahı ve Cemevi’nde düzenlenen Cemevleri Temel Atma ve Toplu Açılış Töreni’nde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Aleviliklle ilgili açıklamalarda bulundu: “Ülkemizdeki Alevi- Bektaşi toplumunun beklentilerini tespite ve çözüm yolları bulmaya yönelik kapsamlı bir hazırlık yaptık. Kültür ve İçişleri Bakanlığımızın koordinasyonunda yürütülen milli, birlik ve beraberlik çalışması kapsamında 1585 cemevi ziyaret edilerek muhataplar tek tek dinlendi. Ayrıntılı çalışmalar yürütüldü. Alevi-Bektaşi vatandaşlarımızın ve onların etrafında bir araya geldiği mekanların tüm meselelerini devlet nezdinde takibini ve yürütmesini yapacak kurumsal bir yapı kuruyoruz. Kültür ve Turizm Bakanlığımız kendi bünyesinde kuracağımız Alevi-Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı, muhtarlıklara, derneklere, belediyelere, federasyonlara bağlı cemevlerinin tamamının yönetimini yürütecektir. Cemevi hizmetlerinden, eğitim faaliyetlerine kadar tüm çalışmalar bu kurumsal yapı altında kamu güvencesi, desteği ve denetimi ile yürütülecektir. Böylece cemevlerinin aydınlatma, içme ve kullanma suyu, yapım, onarım, bakım giderlerinin karşılanması ve imar planlarındaki yeriyle ilgili tüm sorunlar çözülmüş olacaktır. Aynı şekilde cemevlerinde erkan hizmetlerini yürütmekten sorumlu Alevi - Bektaşi inanç önderlerinden talep edenlere bu kurumsal yapı bünyesinde kadro verilebilecektir.”

‘F16 İHTİYACIMIZI GİDERECEK ÇOK ÜLKE VAR’

Cumhurbaşkanı Erdoğan, cuma namazı sonrası sorularını yanıtladı. Putin ile telefon görüşmesine ilişkin “Asya görüşmelerine Sayın Putin’in de gelme durumu olursa gerek ikili görüşmeler, gerek Rusya-Ukrayna açısından görüşmelerimiz olabilir. Orada bir mutabakatımız oldu. ” dedi. ABD ile F16 görüşmelerine ilişkin de konuşan Erdoğan “Nasıl Patriotlarla ilgili ihtiyaçlarımız karşılanmayınca S400’leri nasıl aldıysak, F16 ihtiyacımız giderilmezse bu ihtiyacı giderecek çok ülke var” dedi.

08-ekim-2022.jpg

SEN KİM 'ÖZGÜRLÜKÇÜ ANAYASA' YAPMAK KİM

qCHP Genel Başkanı Kemal Kılılçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın önerdiği ‘anayasa değişikliği’ ile ilgili “Aile filan hepsi bu işin içinde, öyle bir şey yapıyoruz ki hadi görelim seni” açıklamasına sosyal medya hesabı üzerinden yanıt verdi: “Beklediğim gibi Erdoğan, başörtülü kadınları rehine olarak elinde tutabilmek için, konuyu alakasız yerlere taşıdın. Samimi değilsin. Zorbasın. Milletimiz görsün istedim ve sen gösterdin. Sen kim, ‘Özgürlükçü Anayasa’ yapmak kim. Sen yasakçısın, sen gaddarsın. Asla şaşırtmazsın.

GENÇ MUHAFAZAKARA SÖZ VERİYORUM

Buradan genç muhafazakâr kadınlara sesleniyorum: Bu eril Erdoğan ve Bahçeli siyasetine ilk seçimde siyasal rehine olmadığınızı göstereceksiniz. Ben de söz veriyorum, iktidarımızın ilk haftasında hem İstanbul Sözleşmesi’ni hem de bu önerdiğimiz kanunu Anayasa’ya da geçireceğim. ‘Özgürlüğünü kısıtlayacak şekilde kıyafet giymek ya da giymemek gibi temel hak ve özgürlükleri ihlal edecek biçimde kadınlar herhangi bir zorlamaya tabi tutulamaz’ dedik. Teklifimizden görüleceği üzere, kadınların giyimi kuşamı erkeklerin iki dudağından sonsuza kadar kurtulacak.

BU RİSKİ ALMAK ZORUNDAYIM

Ayrıca beni eleştirenlere gelecek olursam, tabii ki bekliyordum eleştirilerinizi. Ve tabii ki eleştirilerin tümü başımın üstündedir. Ancak inancım şudur ki, adalet ve ekonomi birbiriyle çok bağlıdır. Kardeştir. Birbirinin ikizidir. Biri olmadan diğeri olmaz. ‘Benimle misiniz’ diye seslendiğimde, elbette bu kanun teklifimin sadece başlangıç olduğunu bilerek seslendim. Daha büyük meseleler de var ve yürekli bir şekilde çözümler getireceğiz hepsine. Tekrar ediyorum, yürekli bir şekilde çözeceğiz. Ben siyasi ikbal düşünecek değilim. Ben siyasal hayatımın sonunda, miras olarak ardımda barışık bir Türkiye bırakacağım. Enerjisini dünya ile rekabet için harcayan bir Türkiye bırakacağım. Bu riski almak zorundayım. Başarılı olur muyum bilmiyorum… Ama deneyeceğim.”

DIŞ POLİTİKADA GEÇ DE OLSA YİNE DEDİĞİME GELİYORSUN

İYİ Parti Genel Başkanı Akşener, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Prag’da söylediği “Alışılmış bir siyasetçi değilim. Suriye’nin lideri ile görüşmem diyemem” sözlerine cevap verdi. Akşener “Sayın Erdoğan tam tersine, alışılmış inadınla sonuç alamayınca geç de olsa yine benim dediğime geliyorsun... Dostluk ilişkileriyle dış politika belirlenmez. Duygusal inatlarla, kişisel kaprislerle devlet yönetilmez. Çünkü devlet yönetmek ciddiyet ister” notuyla paylaştığı videoda; farklı tarihlerde grup konuşmalarında ve televizyon programlarında Suriyeli göçmenler ve Beşar Esad ile ilgili yaptığı konuşmaları hatırlattı. Akşener’in videoda yer alan, Erdoğan’a yönelik sözleri şöyle: “Sen gidemiyorsun. Mademki burnun düşse almıyor, kardeşinle görüşmeye gönder beni. Beşar Esad’la ben konuşayım da Suriyeli sığınmacıları memleketlerine can güvenliği içinde gönderelim. Ne yaptılar? Kulaklarının üstüne yattılar. Ergen sinirin var kardeşim senin. Yapamıyorsun mademki yani Esad kardeşinden Eset’e döndün. Beni gönder; devlet adına ben gideyim eski bir İçişleri Bakanı olarak, partinin genel başkanı olarak gideyim. Konuşayım ve meseleyi çözelim.”

HÜKÜMET 'CEZASI AZ SUÇLAR' İÇİN YENİ İNFAZ DÜZENLEMESİ GETİRİYOR

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’dan son dönemde sıkça gündeme gelen af konusu sonrası dikkat çeken bir açıklama geldi. Yargı Teşkilatı Toplantısı’nda açıklamalarda bulunan Bozdağ “İnfaz sistemimizde cezasızlık algısını ortadan kaldırmak maksadıyla cezası az olan suçlarda yeni bir infaz uygulamasını gündeme getirmeyi ve Türkiye’ye kazandırmayı düşünüyoruz” dedi. Uzlaştırma, kamu davasının açılmasının ertelenmesi, hükmün açıklanmasının geri bırakılması müesseseleri gibi konular başta olmak üzere, Türk Ceza Kanunu, Ceza Muhakemesi Kanunu, Ceza İnfaz Kanunu’nun 17 yıllık uygulaması ve aksayan yönlerin masaya yatırılarak cesur adımlar atılacağını dile getiren Bozdağ, şöyle devam etti: “‘Burayı biz yaptık değiştirirsek şöyle olur’ yok. Yanlışsa değiştireceğiz, doğru gitmiyorsa neşter atarız. Netice alamadıysak netice alacak düzene geçeriz. Belki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını sistemimizden tamamen çıkarabiliriz. Belki kamu davasının açılmasının ertelenmesini çıkarabiliriz. Bizde neredeyse düşük cezalarda infaz yok. Yeni düzenleme henüz netleşmedi, çalışmalarımız sürüyor. Yeni düzenlemede dünya örneklerine de bakıyoruz. Cezası az olanların belki bir kısmında tam infaz, bir kısmını da ona göre. Bu cezasızlık algısını ortadan kaldırmak için değişik suç tiplerinde ceza miktarlarına bakmak suretiyle bir kısmında tam infaz, bir kısmında belli bir süre infaz ama yargılama sistemini de değiştirerek, öyle uzun uzun yargılamalar değil seri ve kısa sürede bitecek bir biçimde yeni bir usulü de ortaya koyma konusunda kararlıyız.” Bozdağ, bu konuda, hazırlıkların tamamlandığında seçimden önce, bu mümkün olmadığında ise seçimden sonra adımlar atılacağını kaydetti.

KARAR