Ankara'da geleneksel Kırım gecesi

“BİZİ STALİN ASLA YOK EDEMEDİ, PUTİN DE ASLA YOK EDEMEYECEK”

Ankara'da geleneksel Kırım gecesi


 

Ankara Eryaman’daki Metromall AVM Balo Salonunda 1 Şubat 2020 tarihinde Geleneksel Kırım Gecesi düzenlendi.

Kırım Gelişim Vakfının organize ettiği etkinlik, QHA (Kırım Haber Ajansı) tarafından canlı yayınla aktarıldı. Gece şehitler için saygı duruşunun ardından İstiklal Marşının ve Kırım Tatar Milli Marşının okunmasıyla başladı. Programın sunuculuğunu gazeteci yazar Gönül Şamilkızı ile Halise Zinedin üstlendi.

ŞİLİT: SOYDAŞLARIMIZA BUGÜN DESTEK VERMEZSEK NE ZAMAN DESTEK VERECEĞİZ?

Etkinliğin açılış konuşmasını Kırım Gelişim Vakfı Başkanı Ümit Şilit yaptı. Şilit konuşmasına katılımları için; Kırım Derneği Genel Başkanı Mükremin Şahin’e ve Kırım Derneği Yönetim Kuruluna, Eskişehir Kırım Derneği Başkanı Evren Olcay’a ve Eskişehir Kırım Derneği Yönetim Kuruluna, Tekirdağ Emiryakup Kırımlılar Derneğine, Kırım Derneği Afyonkarahisar Şubesine, Kırım Derneği Kırıkkale Şubesine, Bursa Tüm Tatar Türkleri Sosyal ve Kültürel Dayanışma Derneğine ve diğer katılımcılara teşekkür ederek başladı.

Kırım Gelişim Vakfının çalışmalarından bahseden Şilit, diasporada yaşayan Kırım Tatarları olarak Kırım’daki soydaşlara manevi destek vermenin mühim olduğunu söyleyerek, “Aynı dinden, aynı ırktan, aynı topraktan, aynı soydan gelen soydaşlarımıza bugün destek vermezsek ne zaman destek vereceğiz?” dedi.

Kırım Tatarlarının örf, âdet ve geleneklerini geleceğe taşımak için” böyle bir gece tertip ettiklerini ifade eden Şilit, Kırım Gelişim Vakfı olarak, Kırımlıların katkılarıyla Dilaver Osman’ın şefliğinde kurulan Kırım Gelişim Orkestrasının kuruluşuna dikkat çekti.

KIRIMLI: “BİZLER ALTINORDA’NIN, KIRIM HANLIĞI’NIN VARİSLERİYİZ”

Şilit’in ardından Prof. Dr. Hakan Kırımlı konuşmasını gerçekleştirdi. Konuşmasına katılımcılara teşekkür ederek başlayan Prof. Dr. Kırımlı, “Bizim halkımız, dünya tarihinde çok büyük olayların içinde yer aldılar. Bunlardan bazıları hakikaten dünya tarihinin belki en acı hadiseleriydi. Bazıları da bizlere tarih boyunca çok büyük şerefler, çok büyük gururlar kazandıracak olaylardı. Bizler bir zamanların çok büyük bir imparatorluğunun, Altınorda’nın, Kırım Hanlığı’nın varisleriyiz. Onun büyük medeniyet taşıyıcılarıyız gururla. Bizler İsmail Bey Gaspıralı’nın torunlarıyız. Bütün İslam âlemini, Türk âlemini uyandıran adamın vatandaşlarıyız, soydaşlarıyız, kardeşleriyiz. Bizler İslam âleminde, Türk âleminde birinci gerçek demokrasinin, gerçek demokratik parlamentonun kurucuları olan halkın mensuplarıyız. Bizler dünya tarihinde kadınlara, bütün halka eşit oy hakkı sağlayan, ikinci parlamentonun, ikinci halkın mensubu olmanın gururunu yaşıyoruz, 1917 yılında.” diye kaydetti.

“MUSTAFA ABDÜLCEMİL KIRIMOĞLU’NUN KARDEŞLERİ OLMANIN GURURUNU YAŞIYORUZ”

“Bizler koskoca bir Sovyetler Birliği’nin, süper güç olan Sovyetler Birliği’nin, dünyayı korkutan Sovyetler Birliği’nin, lanetli rejimiyle yüz binlerce halkı esaret altına almış Sovyetler Birliği’ne teslim olmayan halk olmanın, ona yenilmeyen, onun tarafından bir türlü yok edilemeyen ve sonucunda o çöktüğü zaman ayakta kalabilen halkın mensuplarıyız” diyen Kırımlı, bunların tarihte ilkler olduğunu vurguladı.

Kırım Tatarlarının bütün mücadelelerini barışçıl şekillerde gerçekleştirdiğine dikkat çeken Kırımlı, “Demokrasiyi, insan haklarını, lafta değil kelimenin en gerçek anlamıyla dünyaya gösterebilen bir halkın hiçbir şekilde teröre müracaat etmeden kendi mücadelesini verebilen bir halkın mensubu olmanın gururunu yaşıyoruz. Dünyanın en büyük insan hakları mücadelecisi Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu’nun kardeşleri olmanın gururunu yaşıyoruz” dedi.

KIRIMLI: CANİ İŞGAL BİTMEDEN HİÇBİR KIRIM TATARI RAHAT NEFES ALAMAYACAK

Kırım Hanlığının 1783’te Rusya tarafından işgalinin ardından Kırım Tatarlarının yarımadanın dışına itilmeye çalışıldığını belirten Kırımlı, yüz binlerce insanın hayatını kaybettiği göçleri hatırlatarak hem bunların hem de 18 Mayıs 1944 sürgünü dahil Sovyet döneminde tüm fertleri sürülen, aydınları katledilen bir halkın mensubu olmanın da acısını yaşadıklarını ifade etti.

Bütün dünyanın gözü önünde, utanmadan, çekinmeden, her insan hakkını, her devlet hakkını ayaklar altına alarak Rusya’nın gerçekleştirdiği son işgale değinen Kırımlı,  bu cani işgal bitmeden hiçbir Kırım Tatarının, Kırımlının rahat nefes alamayacağını vurguladı.

“BİZİ STALİN ASLA YOK EDEMEDİ, PUTİN DE ASLA YOK EDEMEYECEK”

Kırım Tatarlarının kültürünü ve milli benliklerini korumak için her şeyi yaptıklarını söyleyen Kırımlı, “Bazıları yadırgayabilir, bu acı günlerde bizlerin yaptığı bazı geceleri ve eğlenceleri. Bakınız  çok kimse bilmez belki. Sürgünde, vagonlarımızda, o feci hallerimizde yirmi beş gün ölüm yolculuğundayken bile, sürgünden hemen sonra bile müziğimizi, kültürümüzü en korkunç günlerde bile ihmal etmediler. Sürgünün en korkunç günlerinde bile toylarımız yapılmıştır, kaytarmamız çalınmıştır, yankılanmıştır, oyunlarımız oynanmış, dilimiz konuşulmuştur. Biz de böyle yapacağız, inadına böyle yapacağız. Bizi Stalin asla yok edemedi, Putin de asla yok edemeyecek. Kırım Tatarının kaytarması, inşallah dünyanın sonuna kadar çalacak. O dünyalar güzeli Kırım Tatar müziği, dünyanın sonuna kadar çalacak. Bizim sevimli, sevgili Kırım Tatar dilimiz  Türk dünyasının belki de en özel dillerinden biri, bu da inşallah dünyanın sonuna kadar yaşayacak. Bu kendi kendine olmayacak, bizim irademizle, bizim gücümüzle olacak. Biz yaşayacağız, biz ölmeyeceğiz, Kırım Tatarları ölmeyecek.” diye kaydetti.

ESKİŞEHİR MİLLETVEKİLİ ÇAKIRÖZER: ARANIZDA OLMAKTAN ÇOK BÜYÜK MUTLULUK DUYUYORUM

Geceye katılan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer de konuşma gerçekleştirdi. Çakırözer konuşmasına, etkinliği düzenleyen Kırım Gelişim Vakfına ve etkinliğe katılan Kırım Derneklerine teşekkür ederek başladı. Ayrıca Eskişehir Odunpazarı Belediye Başkanı, eski milletvekili Kazım Kurt’un selamını da salona iletti.

Kırım Gecesi nezdinde gösterilen dayanışmanın ve uzun yıllar sürmesi temennisinde bulunan Milletvekili Çakırözer, bu dayanışmanın baskı ve zulüm altındaki Kırım’da yaşayan Kırım Tatarlarına erişmesinin tek dileği olduğunu da söyledi.

“KIRIM MESELESİ SİYASETİN ÜSTÜNDEDİR”

Çakırözer, “Türkiye Büyük Millet Meclisindeki (TBMM) çalışmalarımızda da sizlerin verdiği mücadele, sizlerin verdiği dayanışma bizlere kılavuzluk etmekte. Kırım Davası, Kırım Meselesi, bence Türkiye’nin Kıbrıs meselesi gibi, Türkiye’nin Filistin meselesine bakışı gibi, aynı şekilde siyaset üstü bir dava olmak zorundadır. Siyasetin üstünde bakılmak zorundadır.” diyerek işgal altındaki Kırım’da yaşayan ve Kırım’dan sürgün edilmiş olan Kırım Tatarlarına aynı hissiyat ve dayanışmayla bakmanın gerektiğini ifade etti.

“KTMM’YLE DAYANIŞMAYI ARTTIRACAK ADIMLARIN ATILMASI İÇİN TÜM PARTİLER BİR ARAYA GELMELİ”

Milletvekili Çakırözer son olarak, “Bu yüzden umut ediyorum ki önümüzdeki günlerde TBMM’de Kırım Tatar Milli Meclisiyle (KTMM) dayanışmayı arttıracak adımların atılması için tüm partiler bir araya gelmeli. Bunun için ben Eskişehirli bir kardeşiniz olarak, belki köküm Kırım’a dayanmıyor ama yine Türkiye’nin milyonları gibi muhacir bir şekilde Türkiye’ye gelen bir ailenin çocuğu olarak üzerime düşen sorumluluğu yerine getirme gayreti içinde olacağım. Diğer partilerin de, inanıyorum ki diğer görüşlerde olan  tüm  kardeşlerimizin de bu milli davada, bu ortak olmamız gereken davada dayanışırız. İnşallah TBMM’de sizlerin vekilleri olarak Kırım’daki kardeşlerimizle dayanışmayı sağlayacak ve tüm dünyaya onların yalnız olmadığını gösterecek dayanışmayı biz gazi Meclisimizde göstermek zorundayız.” diye kaydetti.

Gecede Kırım Gelişim Orkestrası Oyun Grubu ve sanatçıları sahne alarak Kırım yırlarının, halk oyunlarının, danslarının en güzel örneklerini sergilediler. Dilaver Osman’ın ve Şamrat Bekirov’un seslendirdiği Kırım Tatar yırları (şarkıları) ayrıca beğeni topladı.