Ankara Emniyet Müdürlüğü tarafından kendilerini Savunma Sanayi Başkanlığı’na bağlı kuruluş olarak tanıtan “TR-STS” adlı firmaya geçen hafta operasyon düzenlendi. Operasyonda 7 kişi gözaltına alınırken dinleme cihazları, sinyal kesiciler, çok sayıda silah ve 550 bin lira ele geçirildi.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının operasyonla yaptığı açıklamada dikkat çeken ifadeler yer aldı.

KENDİLERİNİ MİT’Çİ OLARAK TANITTILAR

Şüphelilerin, “TR-STS” adlı firma adı altında kendilerini MİT, Emniyet görevlisi, bürokrat olarak tanıttığı, koruma ordusuyla dolaşıp savunma sanayi ve diğer kamu ihalelerine dahil oldukları belirtildi. Firmanın Ankara’daki, daha önce büyükelçilik olarak kullanıldığı söylenen binası ise yüksek güvenlikle korunuyordu.

Öyle ki yüksek güvenlikli binanın duvarlarında “Bu tesiste NATO ve milli gizlilik dereceli projeler nedeniyle ses ve görüntü kaydı yapılmamaktadır” yazıyordu.

İHALE ALANLARI TEHDİT EDİP MİLYONLUK VURGUN YAPTILAR

Kendilerini MİT’çi gibi tanıtan şüphelilerin savunma sanayi ihalelerini alanlara ulaşıp tehdit ettikleri ortaya çıktı. Şirket, kendilerine Savunma Sanayi Başkanlığı'nın bir alt kuruluşu imajı verip milyonlarca liralık vurgun yaptı.

Yöntemleri ise kendileri ile işbirliği yapmayan şirket yöneticilerini bu alanda iş yapamayacakları yönünde tehdit etmekti. Ayrıca savunma sanayi alanında ihale kazanan diğer şirketlerle de temas kurup ihalelerden kendilerine pay vermemeleri halinde “Devlet büyüklerine şikayet edeceğiz” tehdidiyle korkutmaktı.

SARAY’DAN VE BAKANLIKLARDAN İSİMLERLE FOTOĞRAFLARI ORTAYA ÇIKTI

Operasyonun ardından, gözaltına alınan TR-STS Savunma ve Harp Sanayi Genel Müdürlüğü Yönetim Kurulu Başkan Vekili Hüseyin Mesut Alver, Genel Müdür Yardımcıları Özgür Yiğiter ve Serkan Yıldırım’ın AKP’li birçok isimle fotoğraflarının olduğu görüldü.

Öyle ki Sayıştay Başsavcısı Mürsel Ali Kaptan’ın dahi TR-STS adlı şirketi ziyaret ettiği ve burada fotoğraf verdiği ortaya çıktı. Ayrıca gözaltına alınan şirketin yöneticilerinin, İçişleri Bakanlığı önünde poz verdiği, İçişleri Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı ile fotoğraflarının olduğu görüldü.

Kendilerini MİT’çi olarak tanıtan şirketin bağlantılarından biri de CİMER Koordinatörü Kazım Fidan’ın kardeşi Adem Fidan’dı. Fidan ile şirketin yöneticilerinin sık sık bir araya geldiğine dair fotoğraflar da paylaşıldı.

Şirket yöneticilerinin fotoğraf verdiği isimler arasında Ankara Valisi Vasip Şahin, İnterpol Daire Başkanı Lütfi Çiçek, Sayıştay Başkanı Seyit Ahmet Baş’ın da olduğu görüldü.

Kendilerini MİT’çi olarak tanıtan isimlerin devletin en önemli makamlarında yer alan isimlerin yanı başında olması ise dikkat çekti.

HANEFİ AVCI: ARKA PLANDA DEVLET GÖREVLİLERİ OLUR

Bürokrasinin merkezi Ankara’da, savunma sanayi alanında ihalelere dahil olan firma yetkililerin iki yıl boyunca tespit edilmemesi ise merak konusu oldu. 

Konuyla ilgili Cumhuriyet’e açıklamalarda bulunan Hanefi Avcı, bu tür üst düzey dolandırıcılık olaylarında arka planlarda devlet görevlilerinin olduğunu belirtti.

Geçmişte de birçok benzer durumla karşılaşıldığının altını çizen Avcı, “Bu kişiler kendilerini MİT’çi, asker veya bürokrat gibi tanıtırlar. Devlette görev almış isimlerin verdikleri bilgilerle ihalelere dahil olurlar. Bu tür olaylarda çok rahat bir rüşvet ağı kurabiliyorlar” dedi.

Avcı, şüphelilerin Ankara’da kale gibi korunan bir şirket binasına sahip olmalarının ve kendilerini MİT’çi-bürokrat gibi tanıtmalarının herhangi bir kuşku uyandırıp uyandırmadığına dair ise “Şikayet, ihbar olmazsa çok da dikkat çekmez, takip edilmezler” diye konuştu.

Bir müddet sonra kendilerini bürokrat gibi tanıtan isimlerin bu işte profesyonelleştiğini söyleyen Avcı, bu tür isimlerin genellikle perde arkasında bir devlet görevlisiyle çalıştıklarını dile getirdi.