Arap Birliği Toplantısında Suriye’den Hakan Fidan’a Protesto: Türkiye 13 Yıl Sonra Katıldı
Türkiye’nin Arap Ligi'ndeki Rolü ve İlişkilerin Seyri
Arap Birliği Toplantısında Suriye’den Hakan Fidan’a Protesto: Türkiye 13 Yıl Sonra Katıldı
YEREL GÜNDEM / TÜRKİYE
Türkiye, 13 yıl aradan sonra Arap Birliği toplantısına ilk kez davet edildi. Ancak toplantıda dikkat çeken bir gelişme yaşandı; Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın konuşmasına başladığı sırada, Suriye heyeti protesto amacıyla salonu terk etti. Suriye Dışişleri Bakanı Faysal Mikdad başkanlığındaki heyet, Fidan’ın konuşması bitene kadar salona geri dönmedi. Olay, hem Türkiye-Suriye ilişkilerindeki mevcut gerilimi hem de toplantıdaki siyasi dinamikleri gözler önüne serdi.
Suriye'den Sert Mesaj: Türkiye Kuzeyden Çekilmeli
Toplantı öncesinde Russia Today’e açıklamalarda bulunan Suriye Dışişleri Bakanı Faysal Mikdad, Türkiye ile ilişkilerin normalleşmesi için şartlarını dile getirmişti. Mikdad, “Eğer Türkiye, Suriye ile iş birliğinde yeni adımlar atmak ve ilişkilerin normale dönmesini istiyorsa, kuzeyde işgal ettiği Arap topraklarından çekilmelidir” ifadelerini kullanarak Türkiye’ye sert bir mesaj vermişti. Bu açıklama, Suriye heyetinin protestosunun zeminini oluşturdu.
Dışişleri Bakanlığı'ndan Açıklama
Suriye heyetinin protestosuna karşılık, Türkiye Dışişleri Bakanlığı’ndan açıklama gecikmedi. AKP’ye yakınlığı ile bilinen gazeteci Zafer Şahin’in sosyal medya hesabından yaptığı paylaşıma göre, Dışişleri Bakanlığı kaynakları, “Suriye heyetinden bir temsilci, Arap Ligi’nde Hakan Fidan’ın yaptığı konuşmayı takip etti” ifadelerini kullanarak, salonu tamamen terk etmediklerini belirtti. Ayrıca, Türkiye’nin Arap Ligi’ne katılımına yönelik herhangi bir itirazın olmadığını da vurgulayan kaynaklar, “Eğer Suriye’nin katılımımıza itirazı olsaydı, bunu davet sürecinde dile getirirlerdi” diyerek, sürecin sorunsuz ilerlediğini belirtti.
Hakan Fidan’dan İsrail’e Sert Eleştiriler
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, toplantıda yaptığı konuşmada, İsrail’in Kudüs’teki ve Gazze’deki eylemlerini sert bir dille eleştirdi. İsrail’in, Kudüs’ün kimliğini değiştirme çabalarının kabul edilemez olduğunu belirten Fidan, Harem-i Şerif’e yapılan saldırıların İslam dünyasına yönelik ciddi bir provokasyon olduğunu söyledi. Fidan, “İslam dünyası, Harem-i Şerif'in İslami kimliğini korumak için elinden geleni yapacaktır” diyerek, Türkiye’nin bu konuda uluslararası alanda aktif rol alacağını vurguladı.
Gazze’deki kuşatma ve İsrail’in insan hakları ihlallerine de değinen Fidan, Türkiye'nin, İsrail’e yönelik ticaret kısıtlamalarını sürdüreceğini belirtti. “İsrail, Gazze’ye engelsiz insani erişim sağlayana kadar ticareti yeniden başlatmayacağız” ifadelerini kullanan Fidan, bölgedeki gerilimin kalıcı bir barış sağlanana kadar devam edeceğini söyledi.
Türkiye’nin Arap Ligi'ndeki Rolü ve İlişkilerin Seyri
Türkiye’nin 13 yıl aradan sonra Arap Birliği toplantısına katılımı, bölgedeki diplomatik ilişkiler açısından önemli bir adım olarak görülüyor. Ancak Suriye’nin bu protestosu, Türkiye-Suriye ilişkilerindeki mevcut tansiyonun sürdüğünü gösteriyor. Suriye’nin kuzeyindeki Türk varlığına yönelik eleştiriler ve iki ülke arasındaki siyasi anlaşmazlıklar, toplantının da ana gündem maddelerinden biri oldu.
Sonuç olarak, Arap Birliği toplantısındaki bu olay, Türkiye'nin Ortadoğu'daki rolünün ve bölgedeki dengelerin nasıl şekilleneceği konusunda önemli bir ipucu verdi. Türkiye ve Suriye arasındaki gerilim, Arap Birliği’nin gelecekteki toplantılarında da gündemdeki yerini koruyacak gibi görünüyor.