Askeri işgal planı çöktü, bombalar halka yöneldi: Hedefi siviller
ZELENSKİY 'DEVLET TERÖRÜ' DEDİ SAVAŞ SUÇU İNCELEMESİ BAŞLIYOR
Askeri işgal planı çöktü, bombalar halka yöneldi: Hedefi siviller
Yıldırım harekatıyla Kiev’i alaşağı etmeyi planlayan Rusya, süre bir haftayı bulunca çıkmaza girdi. Ukrayna ordusunun direnişine ekonomik yaptırımların sert etkisi de eklenince Putin, füzelerin koordinatlarını kent merkezlerine çevirdi. Harkov grad füzeleriyle vuruldu. ‘Vakum bombası’ kullanıldığı da dile getirildi. İşgal sivil katliamına dönünce ortak tepki geldi: Moskova savaş suçu işliyor.
Ukrayna’ya saldırının 6’ncı gününde Rus füzeleri yerleşim birimlerini ve altyapıyı hedef almaya başladı. İkinci büyük kent olan Harkov’da belediye binası füzeyle vuruldu. Bölgedeki Özgürlük Meydanı ve sivil binaların hasar gördüğü duyuruldu. Ukrayna’nın ABD Büyükelçisi “Rusya, Cenevre Sözleşmeleri’yle yasaklanan vakum bombası kullandı. Nazi Almanya’sının yaptığı gibi yetimhanelere ve okullara bomba atıyorlar” dedi.
ZELENSKİY 'DEVLET TERÖRÜ' DEDİ SAVAŞ SUÇU İNCELEMESİ BAŞLIYOR
Rusya’nın savaş suçu işlediğini belirten Zelenskiy “Harkov saldırıları devlet terörü” dedi. Ukrayna liderinin danışmanı Mikaylo Podolyak da “Maske düştü. Amaçları panik yaratmak ve altyapıya zarar vermek” diye konuştu. Uluslararası Ceza Mahkemesi, Rusya hakkında savaş suçu soruşturması başlatılacağını duyurdu. Rusya Savunma Bakanı Şoygu ise hedeflere ulaşılıncaya kadar saldırıların devam edeceğini bildirdi.
Rusya Ukrayna işgalinde batağa saplandı, şiddetli direnişle karşılaşınca Çeçenya ve Suriye’deki gibi acımasız taktiklerine döndü. Harkov’da sivil yerleşimlere füze yağdırdı, Cenevre Sözleşmesi’nce yasaklanan vakum bombaları kullandı. Harkov’daki saldırıları ‘devlet terörü’ olarak niteleyen Ukrayna Cumhurbaşkanı Zelenskiy, “Rusya açıkça savaş suçu işliyor” dedi. Uluslararası Ceza Mahkemesi soruşturma başlatıyor.
Yaklaşık 200 bin askerle 24 Mart’ta Ukrayna’yı işgal etmeye başlayan Rusya, 2008’de Gürcistan ve 2014’te Kırım’da olduğu gibi çabuk bir zafer bekliyordu. Ancak uluslararası tepkiler ve Ukrayna’nın kararlı direnişi konusunda yapılan hesap hatası sonrası Rusya cephede büyük kayıplar vermeye başladı. Ukrayna sivilleri silahlandırarak kentlerde büyük bir direniş sergiledi, ordusu da Rus konvoylarına ve ikmal hatlarına saldırdı. Yanmış Rus araçlarının ve ölü askerlerin video kanıtlarını dünyaya gösterdi. Savaş içinden çıkılmaz bir hale gelince Rusya dün, Çeçenya ve Suriye’deki acımasız taktiklerine dönmeye başladı.
Ukrayna Dışişleri Bakanı Dimitri Kuleba, “Harkov’unmerkezindeki Özgürlük Meydanı’na ve konut alanlarına barbarca füze saldırıları düzenleniyor. Putin Ukrayna’yı parçalayamıyor. Öfkelendiği için daha fazla savaş suçu işliyor, masum sivilleri öldürüyor. Dünya daha fazlasını yapabilir ve yapmalı. Baskıyı artırın, Rusya’yı tamamen tecrit edin” dedi. Ukrayna’nın Washington Büyükelçisi Oksana Markarova da, Rusya’nın saldırılarında, Cenevre Sözleşmesi uyarınca kullanımı yasaklanan vakum bombası kullandığını belirtti. Vakum bombası, nükleer olmayan ancak öldürme gücü en yüksek olan bombalardan biri olarak biliniyor.
UKRAYNA UÇUŞ YASAĞI ÇAĞRISI YAPTI
Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy önceki gece yaptığı açıklamada, Harkov kentindeki hava saldırılarına tepki göstererek “Batı’nın Rus füzelerine, uçaklarına ve helikopterlerine karşı uçuşa yasak bölge oluşturmayı gözden geçirmesinin vaktinin geldiğini” söyledi. Ancak NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Rusya’nın saldırdığı Ukrayna’da çatışmanın parçası olmayacaklarını, asker göndermeyeceklerini ve Ukrayna hava sahasında NATO uçaklarını uçurmayacaklarını söyledi. Beyaz Saray Sözcüsü Jen Psaki de, ABD’nin Ukrayna’da “uçuşa yasak bölge” kurmasının Rusya ile doğrudan çatışmaya girmek anlamına geleceğini ve böyle bir şeyi de planlamadıklarını açıkladı. İngiltere Başbakan Yardımcısı Raab da, Ukrayna’dan gelen uçuşa yasak bölge çağrısını reddetti. Raab, “Ukrayna üzerinde bir uçuşa yasak bölge oluşturmayacağız” dedi. Raab “Putin’in savaş makinesini, ihtiyaç duyduğu finansal destekten mahrum bırakarak gerileteceğiz” ifadelerini kullandı.
TANKLARIN ÖNÜNDE MESAJ: PUTİN SAVAŞI BİTİR
İngiltere Başbakanı Boris Johnson, NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg ve Estonya Başbakanı Kaja Kallas, dün ortak basın toplantısında açıklamalarda bulundu. “Ukrayna’da Rus güçleriyle savaşmayacağız” diyen İngiltere lideri Johnson, “Putin, iki şeyi yanlış hesapladı. Bir, Ukrayna’nın direnç gücünü yanlış hesapları. İkinci olarak da Batı birliğini gücünü yanlış hesapladı” ifadelerini kullandı. Konuşmasında “Bizim için 5. madde son derece önemlidir” diyen Stoltenberg ise, “Geçen haftalarda Rusya’nın Ukrayna’ya yaptığı saldırıya cevaben savunma mevcudiyetimiz havada, karada, denizde arttırdık. 100 farklı jetimiz alarma, 30 farklı lokasyonda görevlerini yapıyorlar. 130 gemi Baltık Denizi’nden Akdeniz’de doğru geçti. İngiltere, ABD ve diğer müttefikler de ittifakımız doğu tarafına doğru güçlerini gönderiyorlar. İlk defa NATO Mukabele Kuvvetlerini de harekete geçiriyoruz. Putin’e savaşı bitir ve askerlerini Ukrayna’dan çek diyoruz” dedi.
PUTİN'E LAHEY YOLU AÇILIYOR
Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) iddialarla ilgili olarak soruşturma başlatılacağını açıkladı. UCM Başsavcısı Karim Khan, Ukrayna’da savaş suçu ya da insanlığa karşı suçlar işlendiğine dair makul şüphenin oluştuğunu söyledi. Ukrayna’nın UCM üyesi olmamasına rağmen mahkemeye yargı yetkisi verdiğini söyleyen Karim Khan, Kırım ve Donbas hakkında geçen yıl yayınlanan ön soruşturmaya ve Ukrayna’daki güncel olaylara dayanarak soruşturma açılması için gerekçeler olduğunu söyledi. Litvanya da, UCM’yi Rusya ve Belarus tarafından Ukrayna’da işlenen olası savaş suçları hakkında soruşturma açmaya çağırdı. Litvanya başbakanı Ingrida Simonyte Washington Post’a verdiği demeçte, “Putin’in yaptığı sadece bir cinayet ve başka bir şey değil ve umarım Lahey’de yargılanır” dedi. Rusya’nın Ukrayna şehirlerinde ayrım gözetmeyen misket bombası kullandığına ve özellikle Harkiv’deki konut binalarının yerle bir edildiğine dair kanıtların artmasıyla birlikte, Kiev hükümeti de Moskova’ya karşı Lahey’e götürmek için bir dava hazırlıyor.
65 KİLOMETRELİK İŞGAL KONVOYU SEVKEDEN RUSYA'DAN ÇAĞRI
Ukrayna’nın başkenti Kiev’e yönelik kapsamlı bir Rus saldırısına dair endişeler artıyor. ABD merkezli uydu görüntüleri sağlayıcısı Maxar’ın yayınladığı görsellerde 65 kilometre uzunluğunda bir Rus askeri konvoyonun Ukrayna’nın kuzeyinden Kiev’e doğru ilerlediği görüldü. Daha önce Rus konvoyunun uzunluğunun 27 km olduğunu açıklayan Maxar Technologies şirketi, zırhlı araçlar, tanklar, çekili toplar ve diğer askeri araçlardan oluşan konvoyun uzunluğunun 65 kilometre olduğunu açıkladı. Rusya Savunma Bakanlığı’ndan “Ukrayna Güvenlik Servisi’nin Kiev’deki binasını vuracağız” açıklaması yapıldı. Açıklamada, saldırı amacının “Rusya’ya karşı enformasyon saldırılarını engellemek” olduğu belirtildi. TASS haber ajansı da bakanlığın, bina yakınlarındaki konutlara tahliye çağrısında bulunduğunu aktardı.
Ukrayna’nın güneyinde, Kırım yarımadasından kuzeye doğru ilerleyen Rusya ordusu, Herson şehrinin merkezini kuşattı. Rusya Savunma Bakanlığı, Ukrayna’nın doğusundaki Azak Denizi’ne artık kıyısının olmadığını açıkladı. Buna göre, ayrılıkçı Donetsk Halk Cumhuriyeti güçleri Donetsk bölgesinin sınırlarına ulaşarak Rus güçleriyle birleşti. Ukrayna’nın Sumi eyaleti Ohtırka kentindeki askeri birliğe, Rus ordusunca yapılan füze saldırısında yaklaşık 70 asker hayatını kaybetti. Sumi Valisi Dmytro Zhyvytskyi, kentte Rus askerlerine ait de çok sayıda ceset bulunduğunu ve Uluslararası Kızılhaç Örgütüne teslim ettiklerini kaydetti. En şiddetli çatışmalardan bazıları, Ukrayna’nın doğusunda bulunan ve 2014’ten bu yana savaşa sahne olan Donbas bölgesinde yaşanıyor. İki ayrılıkçı cumhuriyet Donetsk ve Lugansk’ın yer aldığı bölgede ayrılıkçılar ve Rus askerleri ile Ukrayna ordusu arasındaki çatışmalardan sivil ölümleri haberleri geliyor. Çatışmaların kızışmasının ardından, Kiev ile ayrılıkçılar arasındaki anlaşma uyarınca ateşkes ihlallerini raporlamak için bölgede bulunan Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) temsilcileri de Donetsk’ten ayrılıyor.
AB BİZİMLE ÇOK DAHA GÜÇLÜ OLUR
Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, Avrupa Parlamentosunun (AP) Ukrayna’ya destek için düzenlediği olağanüstü oturumda video bağlantısıyla konuşma yaparak Avrupa ülkelerinden destek istedi. AP, Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısı nedeniyle Brüksel’de olağanüstü oturum düzenledi. Oturuma Zelenskiy de video bağlantısıyla katılarak konuşma yaptı. Zelenskiy, sık sık ayakta alkışlanan konuşmasında, Rusya’ya karşı özgürlüklerini savunmaya devam edeceklerini söyledi. “Hepinizle ve tüm Avrupa Birliği ülkeleriyle bugün birliktelik sağladığımız için çok mutluyum” diyen Zelenskiy, ülkesinin günlerdir Rusya’nın işgali altında olduğunu belirtti.
Rusya’nın işgaline direndiklerini ve özgürlüklerini korumaya çalışacaklarını dile getiren Zelenskiy, galip geleceklerine inandığını vurguladı. Zelenskiy, yoğun saldırı altında olduklarını, Harkov’un dün iki füze saldırısına uğradığını kaydetti. Harkiv’deki Özgürlük Meydanı’nın Avrupa’nın en büyük meydanı olduğunu ve bugün özgürlüklerin saldırıya uğradığını ifade eden Zelenskiy, “Kimse özgürlüklerimize müdahale edemeyecek. Kimse bizi ezemeyecek. Biz güçlüyüz.” dedi.
Önceki gün 16 çocuğun saldırıda hayatını kaybettiğini belirten Zelenskiy, Rus yetkililerin askeri hedefleri vurdukları sözlerine karşılık “Biz çocuklarımızı canlı görmek istiyoruz. Hangi çocuk askeri bir tesiste çalışabilir.” ifadesini kullandı. Zelenskiy, “Avrupa’nın eşit üyesi olmak istiyoruz. Bugün böyle olduğumuzu gösterdiğimize inanıyorum. AB bizimle çok daha güçlü olacak. Siz olmadan Ukrayna yalnız kalacak. Gücümüzü kanıtladık. Siz de bizimle olduğunuzu kanıtlayın. Bizi yalnız bırakmayacağınızı kanıtlayın. O noktadan sonra ışık karanlığı mağlup edecek” dedi.
AP Başkanı Roberta Metsola, Avrupa’nın varoluşsal tehdit altında olduğunu belirterek, Uluslararası Ceza Mahkemesinin savaş suçları soruşturmasını desteklediklerini, (Rusya Devlet Başkanı Vladimir) Putin ve (Belarus Cumhurbaşkanı Aleksandr) Lukaşenko’yu sorumlu tuttuklarını söyledi. Metsola, Ukrayna’nın AB perspektifini desteklediklerini, AB üyelik başvurusu için çalışacaklarını bildirdi. AB Konseyi Başkanı Charles Michel ise, “AB olarak zamana uygun davranmamız gerekiyor. Bu zor olacak. Ukrayna’nın AB’ye üyeliği konusunda Avrupa’da farklı görüşlerin olduğunu biliyoruz” dedi. Avrupa Parlamentosu’nun Rusya-Ukrayna krizi nedeniyle çevrimiçi yapılan toplantısına katılan Michel, Ukrayna’nın AB’ye aday ülke olarak tanınması başvurusunu aldıklarını aktardı.
Michel, AB Komisyonu’nun Ukrayna’nın adaylığı hakkında görüş bildirmesi ve ardından konunun Konsey’in sorumluluğuna geleceğini belirterek, “Konsey, Ukrayna’nın sembolik, siyasi ve meşru talebini ciddi biçimde değerlendirmek zorunda kalacak” diye konuştu. Avrupa’nın Ukrayna’yı desteklemesi gerektiğini belirten Michel, “Rusya, geri çekil, evine dön ve konuşalım” ifadelerini kullandı. Rusya’ya çeşitli ekonomik yaptırımlar da uyguladıklarını belirten Michel, “Bu yaptırımların bize de maliyeti olacak. Bu maliyeti ödemeliyiz” dedi.
13’Ü ÇOCUK EN AZ 136 KİŞİ ÖLDÜ
Birleşmiş Milletler (BM), Rusya-Ukrayna savaşında en az 660 bin mültecinin Ukrayna’dan komşu ülkelere geçtiğini, Ukrayna’da çoğu mahsur 470 binden fazla diğer ülke vatandaşlarının bulunduğunu bildirdi.
BM Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK) Sözcüsü Shabia Mantoo, BM Cenevre Ofisi’nde düzenlenen haftalık basın toplantısında, “Son 6 günde yaklaşık 660 bin mülteci Ukrayna’dan komşu ülkelere kaçtı.” dedi. “Bu hızla, durum bu yüzyılda Avrupa’nın en büyük mülteci krizi olacak gibi görünüyor.” diyen Mantoo, BMMYK’nin mümkün olduğunca hızlı ve kaynaklarını etkili şekilde mülteciler için seferber ettiğini vurguladı.
Mantoo, tüm komşu ülkelerin bugüne kadar Ukrayna’dan kaçan mülteciler için sınırlarını takdire şayan bir şekilde açık tuttuklarının altını çizdi. BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği Sözcüsü Liz Throssell de 24 Şubat’tan önceki gece yarısına kadar Rusya-Ukrayna savaşında, 13’ü çocuk, en az 136 sivilin yaşamını yitirdiğini ve 26’sı çocuk 400 sivilin yaralandığını bildirdi. Bu kayıpların çoğunun, ağır topçu ve çok namlulu roketatar sistemlerinden yapılan bombardımanlar ve hava saldırıları dahil olmak üzere geniş bir etki alanına sahip patlayıcı silahların kullanılmasından kaynaklandığını vurgulayan Throssell, ölen sivillerin sayısının tespit ettiklerinin çok üzerinde olabileceğine dikkati çekti.
BM’ye bağlı Uluslararası Göç Örgütünün Sözcüsü Safa Msehli, tahminlerine göre Ukrayna’da çok sayıda denizaşırı öğrenci ve işçi göçmeni de dahil olmak üzere çeşitli milletlerden 470 binden fazla üçüncü ülke vatandaşı olduğunu ve bunların çoğunun Ukrayna’da mahsur kaldığını kaydetti.
SINIRLARDA IRKÇI SALDIRILAR ARTTI
Rusya’nın Ukrayna’da operasyonları sürerken ülkeden ayrılmak isteyen Afrikalı üniversite öğrencileri Polonya, Macaristan, Romanya sınırlarında ırkçı saldırılarla boğuşuyor. Ukrayna’ya tıp öğrenimi görmek için giden Afrikalı öğrenciler sınırlarda güvenlik görevlilerinin şiddetiyle karşı karşıya kalırken Avrupa ülkeleri ise Rus üniversite öğrencilerine dönük ayrımcı kararlar alıyor. Avrupa’da birçok üniversitenin de Rus öğrencilerin kayıtlarını sildiği açıklandı. Lviv kentinden Nijeryalı tıp öğrencisi Rachel Onyegbule, CNN’e yaptığı açıklamada Polonya tarafındaki Medyka sınır kasabasına ulaşmak için zorlu bir yolculuk yaptıklarını anlattı. Onyegbule, sınıra ulaşmak isterken yaşadıklarını ise şu sözlerle anlattı: “Buraya onlarca otobüs geliyor ve her defasında bizi almadılar. Tüm Ukraynalıları aldıktan sonra bizi alacaklarını düşündük. Ancak sınır koruma muhafızları bize Polonya sınırına yürümemi gerektiğini, başka otobüs olmadığını söyledi. Bunları duyduktan sonra bir otobüs daha geldi ve yine alınmadık, Ukraynalıların gidişini izledik” diye konuştu. Bir diğer Nijeryalı öğrenci Nneka Abigail de “Sınırda bize aşırı ırkçı davranıyorlar. Bize önce Ukrayna vatandaşlarının geçmesi gerektiğini söylerken yabancılara da geri durmalarını söylüyorlar” dedi. Lviv Ulusal Tıp Üniversitesi öğrencisi olan Hindistan vatandaşı Saakshi Ijantkar, Polonya sınırına ulaşmak için büyük sıkıntılar yaşadıklarını ifade etti. Üniversite öğrencisi, “Sınıra ulaşmak için geçmemiz gereken üç kontrol noktası var. Birçok insan bu kontrol noktalarında mahsur kaldı. Ten rengi beyaz olmayanların geçmesine izin vermiyorlar” dedi.
SCHRÖDER'İN RUS YANLISI TUTUMU İSTİFA GETİRDİ
Eski Almanya Başbakanı Gerhard Schröder’in Rusya yanlısı tutumu, danışmanlarının ve özel kalem müdürünün istifa etmesine neden oldu. The Pioneer adlı internet sitesinde yer alan haberde, Schröder’in Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile arasına mesafe koymaması ve Rusya’ya ait doğal gaz şirketlerindeki görevlerini bırakmayı reddetmesi nedeniyle Özel Kalem Müdürü Albrecht Funk ve diğer 3 danışmanı istifa kararı aldı. Eski Alman Şansölye, Gazprom, Rosneft, Kuzey Akım gibi pek çok Rus enerji şirketinin yönetim kurulunda yer alıyor. Daha önceki dönemlerde “Putin tam bir demokrattır” diyen ve Almanya’dan silah talep eden Ukrayna’yı “Kılıç sallamakla” suçlayan Schröder’in elemanlarının eski başbakanın tutumuna isyan ettiği de belirtİldi. Öte yandan istifa eden büro yöneticisi Albrecht Funk‘un Başbakanlık Dairesi’ne dönme hakkı bulunduğu da açıklandı.
DÜNYA KUDÜS'TEKİ ZULME SESSİZ
Dünyanın gözü Rusya ve Ukrayna arasında yaşanan savaş çevrilmişken İsrail’in Filistinlilere uyguladığı zulüm devam ediyor. Kudüs’te, Filistinli kız İsrail polisi tarafından acımazsızca darbedildi. İşgal altındaki Kudüs yakınlarında bulunan Bab Al-Amud’da İsra ve Miraç anma etkinliğine katılan Filistinlilere, İsrail polisi müdahale etti. Üç İsrail polisi, Filistinli bir işitme engelli Munwar Burqan adlı genç kıza vahşice saldırdı. İşgalci askerlerin kızın hareketlerini kısıtlayarak yüzüne birkaç kez tokat attığını belirten tanıklar, polislerin daha sonra onu bilinmeyen bir yere götürdüklerini aktardı. Filistin Kızılayı aralarında 6 aylık bir bebeğin ve engelli bir çocuğun da bulunduğu 31 Filistinlinin yaralandığını açıkladı.