Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM), Türkiye'de seçimlerin 'adil olmayan koşullarda' yapıldığını belirterek, seçim öncesi 'kışkırtıcı bir dil kullanıldığını' ve 'ifade özgürlüğüne yönelik kısıtlayıcı önlemlerin açıkça gözlemlendiğini' kaydetti.

Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) ile birlikte Türkiye'de seçim koşullarını izleyen AKPM, ülkenin farklı bölgelerindeki sandıklarda oy verme ve sayma işlemlerini inceledi.

İki heyet, Ankara’da adayların temsilcileriyle ve kurmaylarıyla da görüşmeler gerçekleştirdi.

"Kışkırtıcı ve ayrımcı dil kullanıldı"

Cumhurbaşkanı Seçimi'nin ikinci turuna ilişkin gözlemlerini paylaşan AKPM heyeti, seçim kampanyası boyunca 'kışkırtıcı ve ayrımcı bir dilin kullanıldığını' rapor etti.

AKPM'nin yazılı açıklamasında, "medyanın önyargılı tutumunun ve ifade özgürlüğüne yönelik süregelen kısıtlamaların eşit olmayan koşullar yarattığı ve bunun da Recep Tayyip Erdoğan'a haksız bir avantaj sağladığı" bulgusuna yer verildi.

Açıklamada görüşlerine yer verilen AKPM heyetinin Alman üyesi Frank Schwabe, "Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ikinci tur kampanyası açıkça bir kazananı işaret etti" dedi.

İkinci turun demokratik bir seçim için gerekli koşulları sunmayan bir ortamda gerçekleştiğini belirten Schwabe, Selahattin Demirtaş ile Osman Kavala davalarında AİHM'in verdiği kararların da uygulaması çağrısını yineledi.

Avrupalı gözlemciler ilk tur sonrası yaptıkları açıklamada, Erdoğan ve iktidar partisinin “adil olmayan bir avantajla” seçime gittiği ve “demokratik bir seçim için tam koşulların yerine getirilmediği” şikayetinde bulunmuştu.

AKPM, Türkiye'de cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci turu için 31 ülkeden 232 kişilik bir gözlemci misyonu görevlendirmişti.

EURO NEWS