AYM'ye Bireysel Başvurularda Başvuru Yollarının Tüketilmemesi
“… Başvuruda bulunabilmek için olağan kanun yollarının tüketilmiş olması şarttır.”
BAŞVURU YOLLARININ TÜKETİLMEMESİ
Anayasa’nın 148. maddesinin üçüncü fıkrası şöyledir:
“… Başvuruda bulunabilmek için olağan kanun yollarının tüketilmiş olması şarttır.”
6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’un “Bireysel başvuru hakkı ” kenar başlıklı 45. maddesinin (2) numaralı fıkrası şöyledir:
“İhlale neden olduğu ileri sürülen işlem, eylem ya da ihmal için kanunda öngörülmüş idari ve yargısal başvuru yollarının tamamının bireysel başvuru yapılmadan önce tüketilmiş olması gerekir.”
Bireysel başvuru yolunun ikincil niteliği gereği Anayasa Mahkemesine başvuruda bulunabilmek için öncelikle olağan kanun yollarının tüketilmesi zorunludur. Başvurucunun, bireysel başvuru konusu şikâyetini süresinde yetkili idari ve yargısal mercilere usulüne uygun olarak iletmesi, bu konuda sahip olduğu bilgi ve delilleri zamanında bu makamlara sunması gerekir.
EMSAL KARARLAR
♦ Şeref İtibar/Hakaret
♦ Şeref ve İtibar Hakkı-Tekzip Talebinin Reddi (Basın)
♦ Şeref ve İtibar Hakkı-Tekzip Talebinin Reddi (İnternet)
♦ Kanun Yolunda/Mahkemelerde İleri Sürülmeyen İddia ve Belgeler
♦ Mobbing
♦ Olağan Kanun Yolunun Tüketilmemesi
♦ Tıbbi İhmal
♦ Tutukluluk Sona Erdikten Sonra Tazminat Yoluna Gidilmemesi
♦ Karar Düzeltme Talebinden Feragat
♦ Tutukluluk Halinde Asıl Dava Sonuçlanmadan Dava Açılabilmesi (CMK 141. Maddeye Dayalı)
♦ Derece Mahkemesince Bozma Kararına Uyulması
♦ Tam Yargı Davası Açılmadan Yapılan Başvuru
♦ Tutukluluğun Makul Süreyi Aşması
♦ Bireysel Başvuruda Bulunduktan Sonra Mahkûmiyet Kararı Verilmesi
♦ Bireysel Başvuruda Bulunduktan Sonra Tahliye Kararı Verilmesi
♦ Mülkiyet Davalarında Süresinde Dava Açılmaması
♦ Yakalama ve Tutuklama İşlemine Karşı Kanunda Öngörülen Başvuru İmkânlarından Yararlandırılmama
♦ Gözaltı Kararının Hukuka Aykırılığı
♦ Kanunda Öngörülen Gözaltı Süresinin Aşılması
♦ Beraat Hükmünün Kesinleşmesinden Sonra Tazminat Yoluna Başvurulmaması
♦ Ceza Soruşturmasında Para ve Eşyalara El Konulması
♦ Kanun Yoluna Süresinde Başvurmama
♦ KHK ile Özel Öğretim Kurumunun Kapatılması
♦ KHK ile Kamu Görevinden İhraç
♦ İdari Gözetim Kararının Hukuka Aykırılığı İddiası
♦ İdari Gözetimde Tutulma Koşullarının Uygun Olmaması
♦ Trafik Kazası Nedeniyle Ölüm
♦ 31/7/2018 Öncesinde Yapılan Başvurularda Tazminat Komisyonuna Müracaat
♦ İmar Barışı
♦ Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Karar Verilmesi
Şeref İtibar / Hakaret
Şeref ve itibara yönelik müdahaleler için hem cezai hem de hukuki koruma öngörülmüştür. Bireyin, üçüncü kişilerce şeref ve itibarına müdahale edildiği iddiasıyla tazminat davası yoluyla giderim sağlaması mümkündür. Bu kapsamda tazminat davaları daha yüksek başarı şansı sunabilecek etkili bir başvuru yoludur.
Emsal karar için tıklayınız.
Şeref ve İtibar Hakkı-Tekzip Talebinin Reddi (Basın)
Sulh ceza hâkimlikleri tarafından verilen kararlar, basın yolu ile kişilik hakkının ihlali nedeniyle açılan diğer ceza veya hukuk davalarında bir kesin hüküm teşkil etmez. Tekzip metninin yayımlanması bir müeyyide niteliği taşımasına rağmen, bu hakkın kullanılması ya da kullanılmaması, hak sahibinin bu nedenle diğer dava haklarını kullanmasını etkilemez.
Emsal karar için tıklayınız.
Şeref ve İtibar Hakkı-Tekzip Talebinin Reddi (İnternet)
Şeref ve itibara gerçek dışı haber ile yapılan müdahalenin çekişmeli bir yargılama yapılmadan, gecikmeksizin ve süratle bertaraf edilmesi ihtiyacı ortaya konulamadığı durumlarda zararın giderimi için cevap veya erişimin engellenmesi yolu dışındaki daha etkili diğer koruma yollarına başvurulması gerekir.
Emsal karar için tıklayınız.
Kanun Yolunda/Mahkemelerde İleri Sürülmeyen İddia ve Belgeler
Olağan kanun yollarında ve mahkemeler önünde ileri sürülmeyen iddialar ile bu mahkemelere sunulmayan bilgi ve belgeler bireysel başvuru konusu edilemez.
Emsal karar için tıklayınız.
Mobbing
Bedensel ve ruhsal bütünlüğe yönelik eylem ve davranışlar suç teşkil etmesi durumunda cezai bir soruşturmaya tabi tutulmakla birlikte, bu eylem ve davranışlar tazminat hukuku kapsamında da dava konusu olabilir. Mağdurun çalıştığı duruma bağlı olarak idari veya adli yargıda açacağı dava yoluyla zararını giderme imkânı vardır. Asıl gayenin mağdurun zararının telafi edilmesi olduğu dikkate alındığında tazminat yolu daha yüksek başarı şansı sunabilecek etkili bir başvuru yoludur.
Emsal karar için tıklayınız.
Olağan Kanun Yolunun Tüketilmemesi
Hukuk davalarında karar düzeltme yoluna başvurulmuş ise Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruda bulunulabilmesi için, öncelikle bu talebe ilişkin kararın beklenerek bu yolun tüketilmesi gerekir.
Emsal karar için tıklayınız.
Tıbbi İhmal
Yaşam hakkının veya bedensel bütünlüğün ihlaline kasten sebebiyet verilmemiş ise etkili bir yargısal sistem kurma yönündeki pozitif yükümlülük her olayda mutlaka ceza davası açılmasını gerektirmez. Tazminat sorumluluğunda asıl gayenin zarar görenin zararının telafi edilmesi olduğu dikkate alındığında bu yolun daha yüksek başarı şansı sunabilecek etkili bir başvuru yolu olduğu açıktır.
Emsal karar için tıklayınız.
Tutukluluk Sona Erdikten Sonra Tazminat Yoluna Gidilmemesi
Tutukluluk hâli sona ermiş olan başvurucunun, ihlalin tespitini ve tazminat ödenmesini sağlayabilecek bir hukuk yolu mevcut ise öncelikle bu yolu tüketmesi gerekir.
Emsal karar için tıklayınız.
Karar Düzeltme Talebinden Feragat
Bir kanun yolunun tüketildiğinden söz edilebilmesi için öncelikle yapılan başvurunun sonucunun beklenmesi ve inceleme süresince öngörülmüş olan yöntem, biçim, süre ve diğer koşullara uygun hareket edilmesi gerekir. Başvurulan bir kanun yolunun sonucu beklenmeksizin temyiz/karar düzeltme talebinden feragat edilerek sona erdirildiği durumlarda olağan kanun yolları usulüne uygun bir şekilde tüketilmiş sayılmaz.
Emsal karar için tıklayınız.
Tutukluluk Halinde Asıl Dava Sonuçlanmadan Dava Açılabilmesi (CMK 141. Maddeye Dayalı)
Tutuklu kişinin tahliyesine ya da mahkûmiyetine karar verilmesi hâlinde tutukluluğun makul süreyi aştığı iddiasıyla yapılan bireysel başvuruda ihlal sonucuna varılması başvurucunun kişisel durumuna etkisi yoktur. Zira bu durumda kişinin suç isnadına bağlı olarak hürriyetinden yoksun bırakılması sona erdiğinden tutukluluğun kanunda öngörülen azami süreyi veya makul süreyi aştığı yönündeki bir tespit ve ihlal kararı hürriyetinden yoksun bırakılan kişinin serbest kalmasına tek başına imkân vermeyecektir. Dolayısıyla bireysel başvuru kapsamında verilecek muhtemel bir ihlal kararı, ancak başvurucu lehine tazminata hükmedilmesi sonucunu doğurabilecektir. Bu durumda tutukluluğun makul süreyi aştığına ilişkin iddia, 5271 sayılı Kanun'un 141. maddesi kapsamında açılacak davada da incelenebilir.
Emsal karar için tıklayınız.
Derece Mahkemesince Bozma Kararına Uyulması
Temyiz mahkemesinin yakın zamanda vermiş olduğu ve başvurucunun davasına da uygulanacak nitelikte bir karar varsa ve temyiz mahkemesinin bu kararını değiştirmesi ihtimal dâhilinde görünmüyorsa başvurucu, iç hukuk yollarını tüketmiş sayılır.
Emsal karar için tıklayınız.
Tam Yargı Davası Açılmadan Yapılan Başvuru
İdarenin işlem ve eylemi sebebi ile doğduğu iddia edilen zarar nedeniyle başvurucu tarafından idari yargı mercilerinde açılacak bir dava ile zararın tazmininin istenmesi mümkün ise bu başvuru yolunun usulüne uygun olarak tüketilmesi gereklidir. Yetkili derece mahkemesi önünde usulüne uygun dava açılmaksızın yapılan başvurularda başvuru yolları tüketilmemiş sayılır.
Emsal karar için tıklayınız.
Tutukluluğun Makul Süreyi Aşması - Bireysel Başvuruda Bulunduktan Sonra Mahkûmiyet Kararı Verilmesi
Bireysel başvuruda bulunduktan sonra mahkumiyetine karar verilen başvurucunun tutukluluğun makul süreyi aştığına ilişkin iddiası, 5271 sayılı Kanun'un 141. maddesi kapsamında açılacak davada incelenebilir. Bu madde kapsamında açılacak dava sonucuna göre başvurucunun tutukluluğunun makul süreyi aştığının tespiti halinde görevli mahkeme başvurucu lehine tazminata da hükmedilebilir.
Emsal karar için tıklayınız.
Bireysel Başvuruda Bulunduktan Sonra Tahliye Kararı Verilmesi
Başvurucu halihazırda tahliye olmuş ya da hükümlü hale gelmiş ise tutukluluğun makul süreyi aşması dolayısıyla Anayasa Mahkemesince verilecek bir ihlal kararı başvurucunun serbest kalması sonucunu doğurmaz. Bu durumda yalnızca kişinin tutulmasıyla ilgili hak ihlalinin tespiti ve gerekiyorsa belli bir miktar tazminata hükmedilmesiyle yetinilecektir. Dolayısıyla bu tür ihlal iddiaları bakımından öncelikle aynı giderim imkanını sağlayan başvuru yollarının tüketilmesi ve bunlardan sonuç alınamaması halinde bireysel başvuruda bulunulması gerekir.
Emsal karar için tıklayınız.
Mülkiyet Davalarında Süresinde Dava Açılmaması
Mülkiyet hakkının ihlaliyle ilgili İdare Mahkemesinde açılan davanın süre aşımı nedeniyle reddedilmesi durumunda, süresinde olağan kanun yollarına başvurmadığı için başvuru yolları usulünce tüketilmemiş olur.
Emsal karar için tıklayınız.
Yakalama ve Tutuklama İşlemine Karşı Kanunda Öngörülen Başvuru İmkânlarından Yararlandırılmama
5271 sayılı Kanun'un tazminat isteminin düzenlendiği 141. maddesine göre, yakalanan veya tutuklanan kişilerin yakalama ve tutuklama işlemine karşı kanunda öngörülen başvuru imkanlarından yararlandırılmaması durumunda bu kişilerin maddi ve manevi her türlü zararlarının tazminini isteyebilmesine imkân sağlanmaktadır. İlgili Kanun’da belirtilen bu dava yolu tüketilmeden bireysel başvuru yapılamaz.
Emsal karar için tıklayınız.
Gözaltı Kararının Hukuka Aykırılığı
Gözaltı kararının hukuka uygun olup olmadığı 5271 sayılı Kanun’un 141. maddesi kapsamında açılacak davada da incelenebilir. Bu madde kapsamında açılacak dava yoluyla gözaltı kararının hukuka aykırı olduğu tespit edildiğinde tazminata da hükmedilebilecektir.
Emsal karar için tıklayınız.
Kanunda Öngörülen Gözaltı Süresinin Aşılması
Bir suç isnadıyla gözaltına alınan ve daha sonra tutuklanan kişinin, yasal gözaltı süresinin aşıldığı iddiasıyla yaptığı bireysel başvuruda ihlal sonucunun kişisel durumuna bir etkisi olması mümkün değildir. Gözaltı süresi aşılmış olsa dahi, kişi tutuklandığından gözaltı süresinin aşıldığı yönündeki bir tespit ve ihlal kararı “tutuklu” kişinin serbest kalmasına tek başına imkân vermez. Dolayısıyla bireysel başvuru kapsamında verilecek muhtemel bir ihlal kararı, ancak başvurucular lehine tazminata hükmedilmesi sonucunu doğurabilir. Kanuni gözaltı süresinin aşılıp aşılmadığı ve sorgu sürecinde geçen sürenin kanuni olup olmadığı 5271 sayılı Kanun’un 141. maddesi kapsamında açılacak davada da incelenebilir. Bu başvuru yolu tüketilmeden bireysel başvuru yapılamaz.
Emsal karar için tıklayınız.
Beraat Hükmünün Kesinleşmesinden Sonra Tazminat Yoluna Başvurulmaması
Beraat hükmünün kesinleştiği tarihten itibaren 5271 sayılı Kanun’da düzenlenen yola başvurmak için gerekli olan yasal sürelerin geçmemesi durumunda yapılan bireysel başvuruların incelenmesi, bireysel başvuru yolunun ikincilliği ilkesi gereği mümkün değildir.
Emsal karar için tıklayınız.
Ceza Soruşturmasında Para ve Eşyalara El Konulması
Mülkiyet hakkının ihlali iddiasına konu eşyalara el konulmasına ilişkin taleplerin reddine yönelik kararlara karşı itiraz yoluna başvurulmadığı ya da itirazın kısmen kabul edildiği durumlarda el koyma tedbirinin kanuna aykırı ve ölçüsüz uygulandığına ilişkin zararların tazmini bakımından tazminat talebinde bulunulmaması durumunda başvuru yolları usulünce tüketilmemiş olur.
Emsal karar için tıklayınız.
Kanun Yoluna Süresinde Başvurmama
Bir kanun yoluna başvurulmuş olması tek başına bu yolun tüketildiği anlamına gelmez. Bir kanun yolunun tüketildiğinden söz edilebilmesi için öncelikle usulüne uygun bir başvuru yapılması, yapılan başvurunun sonucunun beklenmesi ve inceleme süresince öngörülmüş olan yöntem, biçim, süre ve diğer koşullara uygun hareket edilmesi gerekir.
Emsal karar için tıklayınız.
KHK ile Özel Öğretim Kurumunun Kapatılması
Kapatılan kurum ve kuruluşlara ilişkin OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna (Komisyon) yapılan başvurunun kabulü halinde ilgili kanun hükmünde kararname hükümleri, söz konusu kurum ve kuruluş bakımından tüm hüküm ve sonuçlarıyla birlikte ortadan kalkmış sayılır. Buna ilişkin işlemler ilgisine göre İçişleri Bakanlığı, Maliye Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı veya Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından yerine getirilir. Sonuç olarak söz konusu başvuru yolu kapatılan kurum ve kuruluşun açılmasına imkân tanıması, buna ilişkin kararların icra yöntemini belirlemesi ve anılan kararların icrasının hızlı şekilde gerçekleşmesine ilişkin hükümler içermesi nedenleriyle potansiyel olarak yeterli giderim sağlar.
Emsal karar için tıklayınız.
KHK ile Kamu Görevinden İhraç
OHAL KHK’sı ile ihraç edilme nedeniyle ileri sürülen ihlal iddialarında, OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna başvurmadan bireysel başvuru yapılması bireysel başvurunun "ikincil niteliği" ile bağdaşmaz.
Emsal karar için tıklayınız.
İdari Gözetim Kararının Hukuka Aykırılığı İddiası
İdari gözetimleri sona eren başvurucuların uğradıklarını öne sürdükleri maddi ve manevi zararlarının karşılanması bakımından yeterli giderim sağlayan "tam yargı davası" yolu tüketilmeden yapılan başvurunun incelenmesi bireysel başvurunun "ikincil niteliği" ile bağdaşmaz.
Emsal karar için tıklayınız.
İdari Gözetimde Tutulma Koşullarının Uygun Olmaması
İdari gözetimde tutulma koşullarının uygun olmaması durumunda doğan maddi ve manevi zararların karşılanması bakımından yeterli giderim sağlayan "tam yargı davası" başvuru yolu tüketilmelidir.
Emsal karar için tıklayınız.
Trafik Kazası Nedeniyle Ölüm
Trafik kazası sonucu ölüm olayında etkili bir ceza soruşturması yürütülmüşse adli yargı mercileri önünde açabilecek bir tazminat yolunun kullanılması gerekir.
Emsal karar için tıklayınız.
31/7/2018 Öncesinde Yapılan Başvurularda Tazminat Komisyonuna Müracaat
6384 sayılı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine Yapılmış Bazı Başvuruların Tazminat Ödenmek Suretiyle Çözümüne Dair Kanun'a eklenen "Anayasa Mahkemesinde bulunan bazı bireysel başvurular hakkında Komisyona müracaat" kenar başlıklı geçici 2. madde gereği 31 Temmuz 2018 tarihinden önceki başvurulara ilişkin olarak hukuk sisteminde mevcut idari ve yargısal yollar tüketilmeden yapılan bireysel başvuru kabul edilemez.
Emsal karar için tıklayınız.
İmar Barışı
3194 sayılı Kanun'a eklenen geçici 16. maddeyle 31/12/2017 tarihinden önce ruhsatsız veya ruhsat ve eklerine aykırı yapılmış yapılar hakkında yapı sahiplerinin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile yetkilendireceği kurum ve kuruluşlara başvurmaları halinde Yapı Kayıt Belgesi verileceği, Yapı Kayıt Belgesi verilen yapılarla ilgili bu Kanun uyarınca alınmış yıkım kararları ile tahsil edilemeyen idari para cezalarının iptal edileceği düzenlenmiştir. Bireysel başvuru yapmadan önce bu başvuru yollarının tüketilmesi gerekir.
Emsal karar için tıklayınız.
Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Karar Verilmesi
Temyiz mahkemesinin yakın zamanda vermiş olduğu ve başvurucunun davasına da uygulanacak nitelikte bir karar varsa ve temyiz mahkemesinin bu kararını değiştirmesi ihtimal dâhilinde görünmüyorsa başvurucu, iç hukuk yollarını tüketmiş sayılır.
Emsal karar için tıklayınız.
AYM