Bahçeli-Erdoğan Paradigmasında Suriye’nin Geleceği: Yeni Dönemin Kritik Eşiği
Suriye’de Bahçeli-Erdoğan paradigması ve uluslararası aktörlerin etkisiyle şekillenen yeni süreç, Kürt meselesi ve bölgesel dengeler açısından kritik önem taşıyor.
Editor
0
Bahçeli-Erdoğan Paradigmasında Suriye’nin Geleceği: Yeni Dönemin Kritik Eşiği
YEREL GÜNDEM / TÜRKİYE
Orta Doğu’da dengeler yeniden şekillenirken, Suriye’nin geleceği, Bahçeli-Erdoğan paradigması ile şekillenen Türkiye’nin politikaları açısından kritik bir dönemeçte. ABD’nin SDG ile iş birliği ve İsrail’in Kürtlere yaklaşımı, Kürt meselesini dış müdahale gerekçesi olmaktan çıkarmak için yeni yollar aramayı zorunlu kılıyor.
Suriye’de Yeni Rejim: HTŞ’nin Yükselişi
Suriye’de Heyet Tahrir el Şam (HTŞ) lideri Ebu Muhammed el Colani, selefi bir rejim kurma yolunda ilerliyor. Colani, anayasa hazırlıklarının ve seçimlerin yıllar sürebileceğini belirterek rejimini temellendirmeye çalışıyor. Bu süreçte Suriye Genel İstihbarat Direktörlüğüne getirilen Enes Hattap gibi isimler, bölgedeki çatışmaları daha da derinleştirebilir.
Fırat’ın doğusunda ise SDG, seküler demokratik özerklik modelini koruma mücadelesi veriyor. Türkiye’nin bu yapıyı tasfiye etme hedefi, uluslararası aktörlerin müdahaleleriyle karşı karşıya. ABD ve Fransa gibi ülkeler, Kürt partileri arasında birlik sağlayarak SDG’yi sisteme entegre etmeye çalışıyor.
Türkiye’nin Stratejisi ve Öcalan’ın Rolü
Türkiye, ABD ile süregelen pazarlıklar ve Öcalan ile yürütülen görüşmeler yoluyla Kürt meselesine çözüm arıyor. Ancak süreç, PKK’nin silahlardan tamamen arınması hedefiyle sınırlandırılmış görünüyor. Öcalan’ın mesajları, Türk-Kürt kardeşliğini güçlendirme ve demokratikleşme çağrısını yinelemekle birlikte, bölgesel bir çözüm arayışının sinyallerini veriyor.
SDG’nin lideri Mazlum Abdi, Kobani’nin silahlardan arındırılması ve yabancı savaşçıların Suriye’den çıkartılması gibi tekliflerle Türkiye’nin askeri operasyonlarını durdurmaya çalışsa da, bu adımlar gerilimi tam anlamıyla azaltmadı. Ankara, SDG’nin etkisini kırmak için HTŞ’ye daha fazla alan açarken, ABD’nin baskıları, Türkiye’nin askeri hamlelerini sınırlıyor.
Orta Doğu’da Yeni Bir Perspektif
Suriye’deki bu karmaşa, yalnızca yerel dinamiklerle sınırlı değil. İsrail ve ABD gibi aktörler, bölgedeki güç dengelerini kendi çıkarlarına uygun şekilde yönlendirmeye çalışıyor. İsrail’in Suriye’deki azınlıklar üzerinden yaptığı açıklamalar ve ABD’nin Suriye’ye yönelik yaptırımları, krizin derinleşmesine yol açıyor.
Türkiye’nin Kürtlerle gerilimini azaltacak bir formül bulunması ise hem Ankara’nın hem de uluslararası toplumun öncelikleri arasında yer alıyor. Ancak bu süreçte, Öcalan’ın liderlik ettiği diyalog girişimlerinin nasıl sonuçlanacağı, hem Türkiye’nin iç politikasını hem de Suriye’nin geleceğini belirleyecek.
KAYNAK: FEHİM TAŞTEKİN / DUVAR
