Bahçeli’nin Öcalan Çıkışı: Yeni Bir Dönem mi Başlıyor?

Yeni Bir Çözüm Süreci mi?

Bahçeli’nin Öcalan Çıkışı: Yeni Bir Dönem mi Başlıyor?


Bahçeli’nin Öcalan Çıkışı: Yeni Bir Dönem mi Başlıyor?

ŞEHİTLER ÖLMEZ / ANKARA

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin, terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan’a yönelik yaptığı tarihi çağrı, Türkiye siyasetinde büyük yankı uyandırdı. Bahçeli, Öcalan’ın TBMM’de DEM Parti grup toplantısında konuşarak terör örgütünün silah bırakmasını ilan etmesi gerektiğini söyledi. Bu açıklama, yeni bir çözüm sürecinin mi başladığı sorusunu gündeme getirdi. T24 yazarı Gökçer Tahincioğlu, bu tarihi çıkışın olası sonuçlarını ve perde arkasında neler yaşandığını analiz etti.

Görüşmeler 5 Ay Önce Başladı

Bahçeli’nin Öcalan’a yaptığı çağrının ardındaki süreç, beş ay önce başlayan görüşmelere dayanıyor. İddialara göre, devlet yetkilileri uzun süredir Öcalan ile temas halindeydi ve bu görüşmelerin sonuçları Bahçeli’nin açıklamasıyla kamuoyuna yansıdı. Bu süreçte Öcalan’ın, Türkiye içinde PKK’ya silah bırakma çağrısı yapması ve terör örgütünün tasfiye edilmesi konusunda adımlar atılması gündemde. Ayrıca, bu süreç sadece Öcalan’ı değil, benzer durumdaki ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası almış mahkûmları da kapsayacak şekilde genişletilecek bir yasa değişikliğiyle devam edebilir.

Yeni Bir Çözüm Süreci mi?

Bahçeli’nin çıkışı, Türkiye’de 2015’te rafa kaldırılan çözüm sürecinden farklı bir yapıya sahip. Bu kez sürecin ana figürü Bahçeli, Cumhur İttifakı’nın milliyetçi kanadı olarak böyle bir adım atıyor. Erdoğan ise daha geride durarak Bahçeli’nin sözlerini destekliyor. Bu adımın arka planında Kürt sorununun çözümünde en radikal tarafların diyaloğa girmesi gerektiği yönündeki tarihi tecrübenin olduğu görülüyor.

Çözüm Sürecinden Farkı Ne?

Önceki çözüm sürecinde, HDP ve Kandil, İmralı ile devlet arasında köprü görevini üstlenmişti. Ancak bu kez sürecin Öcalan merkezli yürütüldüğü ve HDP ya da Kandil’in henüz devreye sokulmadığı belirtiliyor. Bu durum, sürecin daha “gizli” ve “kontrollü” bir şekilde yönetildiğini gösteriyor. Kandil’in ve HDP’nin bu sürece nasıl bir yanıt vereceği, sürecin başarılı olup olmayacağı konusunda belirleyici olacak.

Umut Hakkı ve Yasa Değişikliği

Bahçeli’nin konuşmasında dikkat çeken bir diğer nokta ise Öcalan’a “umut hakkı”nın tanınabileceği yönündeki ifadeler. Umut hakkı, ömür boyu hapis cezası alan kişilerin cezalarının yeniden değerlendirilmesi anlamına geliyor. Öcalan’ın 25 yılı aşkın süredir cezaevinde olması, bu haktan yararlanmasını mümkün kılabilir. Ancak bunun için infaz yasasında bir değişiklik yapılması gerekecek. Bu değişiklik, Öcalan’ın ev hapsi veya yarı açık cezaevi gibi bir formülle serbest bırakılmasını sağlayabilir.

Bölgesel Gelişmeler ve Kürt Kartı

Bu adımların sadece Türkiye iç siyasetiyle ilgili olmadığı, bölgedeki gelişmelerle de bağlantılı olduğu düşünülüyor. İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırıları ve bölgedeki Kürt kartının yeniden önem kazanması, Türkiye’nin çatışma yerine çözüm odaklı bir politika izlemeye yöneldiği tezini güçlendiriyor.

Barışı Savaşanlar Kurabilir

Tahincioğlu’nun analizinde, tarihsel tecrübelerden çıkarılan en önemli ders, barışın ancak çatışan taraflar arasında sağlanabileceği. Bu bağlamda, Öcalan’ın süreçteki rolü büyük önem taşıyor. Bahçeli’nin Öcalan’ı TBMM’ye çağırması, çatışmaların sona ermesi ve kalıcı bir barışın sağlanması için atılmış önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.

Ancak, sürecin nasıl ilerleyeceği, Kürt siyasi hareketinin ve Kandil’in tepkileri, sürecin nihai başarısını belirleyecek faktörler arasında.

www.sehitlerolmez.com

KAYNAK: GÖKHER TAHİNCİOĞLU / T24