Bahreyn: Siyasi mahkumlar, hükümetin ilave hak önerisini reddederek açlık grevine devam kararı aldı

Hükümet: Açlık grevine katılan mahkum sayısı 800 değil 121

Bahreyn: Siyasi mahkumlar, hükümetin ilave hak önerisini reddederek açlık grevine devam kararı aldı


Bahreyn: Siyasi mahkumlar, hükümetin ilave hak önerisini reddederek açlık grevine devam kararı aldı

Bahreyn yönetimi, Arap Baharı olarak tanımlanan gösterilerin ardından ana muhalif grupları feshetti, binlerce kişiyi yargıladı ve yüzlercesini toplu davalarda vatandaşlıktan çıkardı. Birçok kişi yurt dışına kaçmak zorunda kaldı

Körfez ülkesi Bahreyn'de 7 Ağustos'tan bu yana açlık grevinde olan çoğunluğu Şii siyasi mahkumlar, Sünni hükümetin verdiği tavizleri (ilave haklar) reddederek eylemlerini sürdürme kararı aldı. 

Analistlere göre bu durum, muhaliflerle Suudi destekli iktidar arasında yıllardır devam eden siyasi hesaplaşmada yeni riskleri beraberinde getiriyor. 

Sünni el Halife hanedanı, 2011'de çoğunluğu Şii olan muhalefetin "Arap Baharı" olarak tanımlanan protestolarını bastırmak için Riyad'ın asker göndermesinden bu yana muhalefeti büyük ölçüde kontrol altında tutuyor. 

Riyad, iktidarı elinde bulunduran müttefiki el Halife yönetiminin Şii çoğunluğa hükmettiği ve daha önce de ezeli rakibi İran'ı huzursuzluk çıkarmakla suçladığı Bahreyn'deki siyasi çalkantılara karşı tarihsel olarak hassas bir tavır sergiliyor. 

Hak örgütleri ve tutuklu yakınları, başkent Manama'daki Jau Hapishanesi'nde bulunan 800 mahkumun ağır koşullar nedeniyle açlık grevinde olduğunu ve mahkumların hükümetin sunduğu tavizleri "yetersiz" bularak reddettiğini dile getirdi. 

İngiltere merkezli Bahreyn Haklar ve Demokrasi Enstitüsü'nden (BIRD) Hak Savunuculuğu Direktörü Seyid Alwadai, "İçişleri Bakanlığı'nın açıklamasının ardından mahkumlarla yapılan görüşmelere dayanarak, hükümetin (mahkumların) endişe ve taleplerini ciddi ve iyi niyetli bir şekilde ele alana kadar açlık grevinin devam edeceği aşikar," açıklamasında bulundu. 

Alwadai, grevdeki mahkumların, "bazı mahkumların tecridine son verilmesi, günlük açık hava süresinin arttırılması, cemaatle namaz kılma izni, ziyaret kurallarının değiştirilmesi, daha fazla tıbbi bakım ve eğitime erişim" talep ettiklerini dile getirdi. 

Hükümet: Açlık grevine katılan mahkum sayısı 800 değil 121

İçişleri Bakanlığı, pazartesi günü yaptığı açıklamada, günlük açık hava süresini iki saate çıkarmayı, aile ziyaretlerinin süresini artırmayı ve telefon görüşmelerinin ücretlerini gözden geçirmeyi planladığını bildirdi. 

Bahreynli yetkililer, muhalefeti hedef aldıkları yönündeki suçlamaları reddediyor ve ulusal güvenliği koruduklarını belirtiyor. 

Suç işleyenleri uluslararası hukuka uygun olarak yargıladıklarını iddia eden yetkililer ayrıca, yargılama süreci ve tutukluluk koşullarıyla ilgili eleştirileri de reddediyor.

Hükümet 800 tutuklunun açlık grevine katıldığını reddederken, Reform ve Rehabilitasyon Genel Müdürlüğü (GDRR), Reuters'a yaptığı açıklamada, açlık grevinde olduğunu bildiren tutuklu sayısının "121 olduğunu, hiçbir noktada 124'ü geçmediğini" ileri sürdü. 

Bahreyn, "Arap Baharı" olarak tanımlanan kitlesel protestolar sırasında ciddi kargaşa ile karşılaşan tek Körfez monarşisiydi ve gösteriler 2013 yılına kadar daha düşük yoğunluklarda devam etti.

Manama yönetimi o tarihten bu yana muhalif grupları feshetti, binlerce kişiyi yargıladı ve yüzlercesini de toplu davalarda vatandaşlıktan çıkardı. Birçok kişi yurt dışına kaçmak zorunda kaldı. 

Bahreynli insan hakları aktivisti Meryem el Khawaja, önde gelen muhalif isimlerden olan babası Abdulhadi Khawaja'nın açlık grevine başladıktan sonra iki kez yoğun bakıma kaldırıldığını ancak kalp rahatsızlığının tedavisi için bir kardiyoloğa erişiminin engellendiğini dile getirdi. 

Ahmed Cafer isimli bir diğer siyasi mahkumun ailesi, yaptığı açıklamada oğullarının açlık grevine başladıktan sonra tecrit edildiği ve 27 Ağustos'ta hastaneye kaldırıldığını belirtti. 

Hükümete bağlı GDRR, greve katılan mahkumlara günlük olarak tıbbi kontrollere erişim ve fırsat sağlandığını belirtiyor.

Kurumun açıklamasında, "Protestoya katılan hiçbir tutuklu kritik bakıma ya da hastaneye kaldırılmaya ihtiyaç duymamıştır. Aksi yöndeki tüm iddialar yanlıştır." ifadesine yer verildi. 

Bu arada Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi Ofisi, Bahreyn'deki cezaevi koşullarına ilişkin bir değerlendirme yapmaya ve yetkililere uluslararası standartlar doğrultusunda tavsiyelerde bulunmaya hazır olduğunu duyurdu.

EURO NEWS