KUMPASDER'in yaptığı açıklama şöyle:

04 Nisan 2021 Deniz Şehitlerini Anma Günü'nde 104 Emekli Amiral'in kabul ettiği Montrö Açıklamasını okuduğumuzda; Vatan ve Millet Sevgisini, Tecrübe ve Bilgi Birikimi Paylaşımını gördük.

Kanunlara aykırı, edepsiz veya zevzek bir ifade göremedik. Aynı sabah jet hızı ile açılan bir soruşturma gördük. Anayasa ile herkese verilen düşünce ve fikir özgürlüklerinin açıklanmasına saygı duyulmasına ilişkin bir husus göremedik.

24 saati bile geçmeden açılan soruşturma aşamasında gözaltı kararları alındığını gördük. Yaşları 53 ila 91 arasında değişen, kaçma veya savcılıkça çağrıldıklarında gelmeme gibi bir niyetleri olmayan emekli subaylara saygı ve hürmet gösterildiğini göremedik. İçişleri Bakanı'nın; "O gece biz sabaha kadar uyumadık, çalıştık ve tüm irtibatlarını ortaya çıkardık. Son 30 günde kirnlerle irtibat kurdukları, hangi siyasi parti yoğunluklu irtibat kurdukları çok açık ve net." söylemini gördük.

SOYLU NASIL HABERDAR OLDU

Kapalı bir whatsapp çevriminde yapılan görüşme ve yazışmalardan İçişleri Bakanı'nın nasıl haberdar olduğunu, Gizli Tanıdık'ın kim olduğunu, henüz dinleme kararı bile çıkarılmadan irtibatlarını nasıl bulup çözdüklerini iddianame yayınlanınca göremedik. İddianameyi satır satır okuduk, savcıların suçlamak için delil bulamadığını gördük. Aynı savcıların kanunlara ve hukuka uygun bir davranış sergilediklerini göremedik. Delil olmayan bu iddianamenin savcılığa iade edilmesini ümit ederek beklerken mahkemenin de kanunlarda yazılı maddelere uygun, adil ve adaletli davranamadığını gördük. Mahkemece yayınlanmış olan Tensip zaptında ADALET MÜLKüN TEMELİDİR sözünü gerçekleyecek bir emare göremedik. Şaşırdık mı? Hayır. Aynı filmi biz daha önce çok ve tekrar tekrar seyrettik. 28 Şubat Kumpas Davası'nda da çok ilginç bir durumla karşı karşıyayız. Kumpası kuran kolluk, savcı, hakim ve yüksek yargı mensuplarının FETÖ'den hapiste veya firarda olduğunu gördük. Kumpas kurulan, yaşları 80'in üzerinde olan 14 Emekli General/Amiralin de kumpas kuranlar ile beraber aynı hapishanelerde tutulduğunu ama Anayasa Mahkemesinin bu hukuksuzluk konusunda bireysel başvurularını ivedilikle ele aldıklarını göremedik. Tüm bu konuları anlayanları gördük. Makul ve mantıklı, kanunlara ve hukuka uygun açıklama yapabilenleri göremedik. Kamuoyu ile paylaşıyoruz.

NE OLMUŞTU

Tarikat evinde üniforması üzerine cübbe giyen amiral Mehmet Sarı tartışma konusu olmuştu. Amiral Mehmet Sarı'nın tarikat evinde cübbeli fotoğraflarının medyada yayımlanması sonrasında büyük tartışmalar yaşanmıştı.

Odatv, Cübbeli Amiral Mehmet Sarı'nın bilinmeyen geçmişine ulaşmıştı.

Deniz Lisesi mezunu olan Amiral Sarı, liseden sonra Deniz Harp Okulu’na geçmişti. Mehmet Sarı, eğitimini 1991 yılında Deniz Harp Okulu’nda tamamlayarak teğmen rütbesiyle mezun olmuştu.

Deniz Kuvvetleri’nde amiral olacaklar listesinde olmamasına rağmen Yüksek Askeri Şura kararıyla terfi ettirilerek amiral yapılan Sarı, Tersaneler Genel Müdür Yardımcısı görevine atanmıştı.

Amiral Mehmet Sarı'nın tarikat evinde cübbeli fotoğraflarının medyada yayımlanması sonrasında büyük tartışmalar yaşanmıştı.

"KABUL EDİLEMEZ"

Odatv'nin Mehmet Sarı ile ilgili haberinden sonra, konuyla ilgili olarak, 104 emekli Amiral imzasıyla dikkat çeken bir açıklama yapıldı.

"Tekkedeki amiral" görüntüleri için emekli Amiraller, "Sosyal medyada yer alan kabul edilemez nitelikteki bazı görüntüler, haber ve tartışmalar ömrünü bu mesleğe adamış bizler için çok derin bir üzüntü kaynağı olmuştur" dedi.

Emekli Amiraller, FETÖ'nün kumpaslarını hatırlatarak, "Bu kumpaslardan çıkarılacak en önemli ders; TSK’nin, anayasanın değişmez, değiştirilmesi teklif edilemez temel değerlerini titizlikle sürdürmesi zaruretidir" denildi.

Açıklamada, "TSK ve Deniz Kuvvetlerimizi bu değerlerin dışına çıkmış, Atatürk'ün çizdiği çağdaş rotadan uzaklaşmış gösterme çabalarını kınıyor ve tüm varlığımızla karşı çıkıyoruz. Aksi halde, Türkiye Cumhuriyeti, tarihte örnekleri olan, bunalımlı ve bekası için en tehlikeli olayları yaşama risk ve tehdidi ile karşılaşabilecektir" diye belirtildi.

SORUŞTURMA BAŞLATILDI

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, ‘104 amiralden Montrö bildirisi’ başlığı altında yayınlanan bildiriyle ilgili re’sen soruşturma başlattı.

Başsavcılık'tan yapılan açıklamada, "04/04/2021 tarihinde bazı internet siteleri ve sosyal medya mecralarında paylaşılan ve ‘103 amiralden Montrö bildirisi’ başlığı altında yayınlandığı belirtilen açıklamayı hazırlayanlar ile varsa irtibatlı oldukları kişilerin tespiti ve yasal gereğinin takdir ve ifası amacıyla re’sen soruşturma başlatılmıştır" ifadelerine yer verildi.

Öte yandan, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, bildiri yayımlayan 104 emekli amiralin bildirisine tepki gösterdi.

Soylu, “Büyük Türk milleti üniformaya aşıktır. Üniformayı taşımak şereftir. O şerefi emekli olduktan sonra taşımak daha büyük şereftir. Demokrasiye, devlete ve millete sadakatle bağlı, rütbesini üniformasını siyaset malzemesi yapmayanları daima şükranla yad ederiz… Ya diğerleri…” ifadelerine yer verdi.

Soylu ayrıca, "Biz buradayız! Devletimize, Milletimize, demokrasiye ve hükümetimize sonuna kadar sadık ve bağlıyız" mesajı paylaştı.

İletişim Başkanı Fahrettin Altun da “Neymiş, birkaç emekli amiral bir araya gelip bir ‘bildiri’ yazmışlar. 5’inci kol unsurları da hemen heyecanlanmış. Oturun oturduğunuz yerde. O Türkiye eskide kaldı. Bu millet 15 Temmuz’da darbe heveslilerini nasıl tepelediğini dosta düşmana gösterdi. Haddinizi bilin” dedi.

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın ise konuyla ilgili yaptığı paylaşımda şunları kaydetti:

"Bir grup müteakit askerin darbe dönemlerini çağrıştıran açıklaması sadece kendilerini gülünç ve zavallı duruma düşürmüştür. Bilsinler ki aziz milletimiz ve temsilcileri bu zihniyete ve vesayet heveslilerine asla geçit vermeyecektir. Haddinizi bilin ve yerinizde oturun."

Odatv.com