Savcılık, para cezasının 8 katına kadar arttırılabileceğine işaret etti.

Ancak mahkeme yargıcı, Belçikalı iş insanının cezasını 16 kat arttırarak, 160 bin euro ödemesine hükmetti. Mahkeme, Dumarey’i 3 ayı ertelemeli 6 ay da hapis cezasına çarptırdı.

Yargıç, kararın gerekçesini, “Duruşmada kendisi yıllık 20 milyon euro geliri olduğunu ifade etti. Bu, onun cüretkarlığını ve dokunulmaz olduğu yanılgısını açıklayabilir. Para cezası belirlenirken bunu dikkate almamak olmazdı" sözleriyle açıkladı.

Guido Dumarey, hakkında verilen 160 bin euroluk cezanın saçma olduğunu savunarak, karara itiraz edeceğini söyledi.

Bu karar, Belçika’da “gelire göre ceza uygulaması” tartışmalarını yeniden gündeme getirdi.

Leuven Üniversitesi’nden ceza hukuku uzmanı Lukas Van Roy, Belçika Radyosu’na yaptığı açıklamada, hakimlerin karar alırken sanığın sosyal ve mali durumunu dikkate alabileceğini söyledi.

Belçika’da yargıçların ceza belirleme konusunda oldukça özgür olduğunun altını çizen Van Roy, yasal çerçeve içinde olgulara ve sanığın mali durumuna göre hakimin para cezasına kendisinin karar vereceğini vurguladı.

Belçika Parlamentosu’nun gündeminde de bu konuda hazırlanmış bir yasa tasarısı bulunuyor.

Trafik cezalarının gelirle ilişkilendirilmesini öngören tasarı, ilgili meclis komisyonlarında tartışılmaya devam ediyor.

Ancak mahremiyet yasaları gereği, kişilerin mali durumunun her zaman doğru bir şekilde saptanmasının mümkün olmaması, yasanın uygulanması konusunda soru işaretleri doğuruyor.

Gelire göre cezanın orantılı bir şekilde uygulanabilmesine yönelik önlemler araştırılıyor.

İlk olarak 1921 yılında Finlandiya tarafından uygulanan, gelire göre ceza, trafik suçları konusunda birçok Avrupa Birliği üyesi ülkede de yürürlükte.

İskandinav ülkeleri başta olmak üzere, Almanya, İspanya, İsviçre, Fransa ve Portekiz’de trafik cezaları uygulanırken suçlunun gelir durumu dikkate alınıyor.

Belçika, Hollanda ve Lüksemburg’da ise henüz böyle bir uygulama yok.

BBC TÜRKÇE