Biden Üçüncü Kez Başkanlık Yarışında

Biden, Beyaz Saray için girdiği üçüncü yarışta bu kez Demokrat Parti’nin adayı.

Biden Üçüncü Kez Başkanlık Yarışında




Biden Üçüncü Kez Başkanlık Yarışında


Eski Başkan Yardımcısı Joe Biden, 3 Kasım’daki başkanlık seçimlerinde Donald Trump’ın karşısında yarışacak. Biden, Beyaz Saray için girdiği üçüncü yarışta bu kez Demokrat Parti’nin adayı.

Biden, ABD’nin 46’ncı başkanı olmak için aylardır sürdürdüğü kampanyasının merkezine, Trump’ın ‘sapkın’ yönetimini sona erdirme vaadini koyuyor.

Biden’ın internet sitesinde “Amerika’nın ruhu adına bir savaştayız’’ mesajı yer alıyor. Kampanya sitesinde, “Kim olduğumuzu hatırlamanın vakti geldi. Bizler Amerikalılar’ız: Dayanıklı, dirençliyiz ve daima umut doluyuz. Birbirimize kıymet vererek muamele etme zamanıdır. Herkesin işine yarayacak bir orta sınıf inşa et. Şahit olduğumuz inanılmaz boyuttaki güç suistimaline karşı savaş. Artık daha derine inme ve ileride daha iyi günlerimiz olacağını hatırlama zamanıdır’’ deniyor.

Biden, Trump’ı “Özgür dünyanın lideri olmaya uygun’’ görmüyor ve “Hem dünya sahnesinde saygı duyulan hem de ülke içinde onurlu bir liderliğin vakti geldi’’ ifadelerini kullanıyor.

Ancak şimdiden tarihe geçen Corona virüsü pandemisinin ortasında, Biden’in Temmuz ayı başındaki kampanyası, ABD’de bugüne kadarki başkanlık yarışına hiç benzemedi. Biden kampanyasının büyük bölümünü Delaware eyaletindeki evinden yürüttü, zaman zaman da eyaletin en büyük kenti Wilmington’a kısa mesafe yolculuk yaparak, küçük gruplarla konuştu, tartışmalara katıldı.

Biden, üç ayda sadece bir basın toplantısı düzenledi, Corona virüsünü kapma ya da yayma riskine karşı büyük çaplı siyasi mitinglerden uzak durdu.

Özel hayatı

Delaware Üniversitesi ve Syracuse Hukuk Fakültesi’ni bitiren Biden 29 yaşında Senato yarışına girdi ve 1972’de Amerikan siyasi tarihinin seçilmiş en genç ikinci senatörü oldu. Biden senatör seçildikten birkaç hafta sonra eşi Neilia ve henüz bir yaşındaki kızları Naomi, Noel alışverişi sırasında geçirdikleri trafik kazasında hayatını kaybetti. Aynı kazada Biden’ın iki oğlu Beau ve Hunter ağır yaralandı.

Biden oğullarına bakabilmek için istifa etmeyi düşündü ancak onun yerine Senato yeminini hasta oğlunun başucundan etti ve başkent Washington ile evinin bulunduğu Delaware arasında her gün gidiş geliş üç saat süren tren yolculuğuyla Kongre’de görev yaptı. Biden bu yolculuğu Senato’ya seçildiği 6 dönem boyunca yani tam 36 yıl sürdürdü.

İlk eşinin vefatından birkaç yıl sonra Biden öğretmen Jill Jacobs Tracy ile tanıştı ve 1977’de onunla evlendi. 1981’de Biden’ın kızı dünyaya geldi. Biden 1988 ve 2008 başkanlık seçimleri için 1987 ve 2007’de yarışa girdi. İki kez başkanlık için aday adayı olan Biden önseçimlerde aradığı desteği bulamadı. 1987’deki yarışta geri kalmasının sebebinin bir nedeni İngiliz İşçi Partisi lideri Neil Kinnock’ın bir konuşmasından alıntı yapmasıydı. 2007’de yarıştan çekildikten sonra hala yarışta olan Barack Obama, bu yolculukta uluslararası arenada derin bir deneyime sahip olan Biden’ı yol arkadaşı olarak seçti. İkili 2008 ve 2012 seçimlerini kazandı ve Biden iki dönem boyunca Obama yönetiminde başkan yardımcısı olarak görev yaptı.

Ancak trajedi Biden’ın peşini bırakmadı. Ailesiyle çocukken geçirdiği trafik kazasında ölümden dönen Beau Biden, 40 yıl sonra, henüz 46 yaşında beyin kanserinden hayatını kaybetti. Biden bir kez daha evlat acısı yaşadı ve 2016 başkanlık seçimi yarışına da bu nedenle girmediği belirtiliyor.

Başarıları

Joe Biden senatörlüğü süresince iki defa başkanlık ettiği Senato Dış İlişkiler Komisyonu’nda uzun yıllar görev yaptı. 1991’de Körfez Savaşı’na karşı çıktı ancak 2003’te Irak’ın işgalinden yana oy kullandı. 1994’te ABD ve NATO’nun Bosna’ya müdahalesini savundu. Obama yönetiminde ABD’nin Irak politikasının oluşturulmasında rol aldı. 2011’de ABD askerlerinin Irak’tan çekilmesinde payı vardı. Aynı yıl Libya’ya NATO desteğinde askeri müdahaleyi de destekledi.

Biden Senato’da başka kilit roller de üstlendi. Silah satışlarında sabıka kaydı gerektiren Brady Yasası’yla Silahlı Şiddetin Önlenmesi Yasası’nın 1994’te yürürlüğe girmesine öncülük etti. Yasa 10 yıl yürürlükte kaldı ancak yenilenmedi. Biden o zaman hüküm giyen suçluların ağır cezalar almasını savunuyordu, 2020 başkanlık seçim kampanyasında bu tavrını değiştirdiği görüldü.

Biden’ın siyaset karnesinde öne çıkan eylemleri arasında cinsel saldırı, kadına yönelik ve aile içi şiddet vakalarını soruşturmayı kolaylaştıran Kadına Yönelik Şiddet Yasası’na imza atması da yer alıyor. Biden bu yasadaki rolünü en önemli icraatı olarak görüyor.

Ancak Biden’ın iki çekişmeli Anayasa Mahkemesi oturumundaki tavırları yıllarca konuşuldu. Bunlardan biri 1987’de Yargıç Robert Bork’un adaylık oturumuydu. 12 gün sürerek rekor kıran oturum sonrası Bork Senato tarafından reddedildi. Uzmanlar bu oturumu, Anayasa Mahkemesi adaylıklarında kutuplaşan siyasi kavganın başlangıcı kabul ediyor. İkinci oturum 1991’deydi. Biden, dönemin başkanı George H.W. Bush’un Anayasa Mahkemesi yargıçlığına aday gösterdiği muhafazakar siyah isim Clarence Thomas’ın üyeliğinin onaylanması oturumunu yönetti. Tavrı, Demokrat Parti içinde bile düşmanlıklara neden oldu.

Senato Adalet Komisyonu’ndaki oturumda siyah hukuk profesörü Anita Hill, Clarence Thomas’ın cinsel tacizine uğradığını açıklamıştı. Biden, Hill’in tanıklığını destekleyecek adayları oturuma çağırmamakla ve Cumhuriyetçi Kongre üyelerinin Hill’e yönelik saldırgan tavrı karşısında tepki vermemekle suçlandı. Demokrat aday 2019’un Nisan ayında başkanlık kampanyasına başlamasından kısa bir süre sonra Anita Hill’i arayarak özür diledi. Ancak Hill daha sonra bu konuşmadan tatmin olmadığını açıkladı.

Biden’ın uzun siyasi kariyeri boyunca kadınlarla yakın fiziksel temas kurarak samimi bir kişilik sergilemesi gibi bir dönem avantajına olan bazı davranışları “MeToo” hereketiyle birlikte dezavantaja dönüştü. En az 7 kadın farklı zamanlarda Biden'ın dokunuşlarının kendilerini rahatsız ettiğini söyledi. Biden adaylığı için yayınladığı videoda, bu dokunma ve sarılmaların samimi bir yakınlık kurma çabası kapsamında tutarlı olduğunu savunurken, bundan sonra bu konularda daha dikkatli olma sözü verdi.

Biden, 1993’te senatör olduğu dönemde ofisinde çalışan bir asistanının cinsel saldırı iddiasını kesin bir dille yalanladı. Tara Reade adlı çalışanın, uluslararası haber ajanslarına verdiği röportajlarda ayrıntılarıyla gündeme getirdiği cinsel saldırı iddialarıyla ilgili olarak Biden, “Asla böyle bir şey olmadı” dedi.

Beklentiler

Biden seçimi kazanırsa birçok kişi, iç ve dış politikasının, ABD ekonomisinin toparlanması, iklim değişikliğiyle ilgili adımlar, NATO’ya destek, Avrupa ve Asya’daki Trump’ın eleştirdiği askeri müttefiklerle iletişime odaklanarak, Başkan Obama’nınkilere benzemesini bekliyor. Ancak Çin’le ilişkilere nasıl yaklaşığı, göç, Afganistan, Afrika ve Ortadoğu’daki ABD askeri varlığıyla ilgili diğer önemli konularda, Biden’ın planları hala şekillenme aşamasında. Trump, ABD’nin çıkarlarına uygun olmadığı gerekçesiyle çok uluslu ticaret, nükleer ve iklim anlaşmalarından ülkeyi çekse de Biden’ın bu ilişkilerin bazılarını yeniden kurması bekleniyor.

Biden iç siyasette yıllardır Cumhuriyetçi Kongre üyeleriyle gerektiğinde uzlaşan bir senatör olarak tanınıyor. Ancak başkan adaylığı için yarıştığı süreçte, bugünkü Demokrat Parti için yeterince liberal olmamakla eleştirildi. Biden bu eleştirilere, “Adaylar arasında en yenilikçi geçmişe sahip olan benim’’ diyerek Obama dönemindeki icraatlarını hatırlattı. Bunlar arasında sağlık sigortasının yaygınlaştırılması, eşcinsel evliliklerin yasallaşması ve ABD otomotiv sektörüne mali yardım vardı.

Biden Corona virüsüyle mücadelede Trump’ın yetersiz kaldığını sık sık dile getirdi. Trump için “Neler olup bittiğinin bilincinde değil görünüyor’’ dedi, yönetimin mücadeleyi bıraktığını savundu. Trump’ı kafa karışıklığını ve ayrımcılığı arttıran siyasi tiyatro ve kasıtlı dezenformasyondan vazgeçmeye çağırdı. Kamu sağlığında kararı siyasetçilerin değil sağlık uzmanlarının vermesi gerektiğini de vurguladı.

Biden eğer kazanırsa, gelecek Ocak ayında yemin ederken 78 yaşında olacak ve 74 yaşındaki Donald Trump’tan sonra ABD’nin bugüne kadarki en yaşlı başkanı olarak tarihe geçecek.

VOA