Almanya’nın Solingen kentinde 1993 yılında ırkçıların gerçekleştirdiği kundaklamada iki çocuğunu, iki torununu ve yeğenini kaybeden Mevlüde Genç, pazar günü 79 yaşında hayatını kaybetti.

Yaşanan katliamın ardından "Kimseden hesap sormuyorum, affediyorum, hepimiz buralıyız, hepimiz kardeşiz" sözleriyle akıllara kazınan Genç’in ölümü Almanya gündeminde ilk sırayı alırken Solingen Belediye Başkanı Kim Kurzbach da yaşananları İkinci Dünya Savaşı sonrası kentte gerçekleşen “en karanlık anı” olarak nitelendirdi.

Solingen Katliamı sonrasındaki süreci takip eden ve Genç’i de yakından tanıyan gazeteci Tuncay Yıldırım, COSMO Türkçe’ye yaptığı açıklamada Genç’in “müthiş bir Allah inancı olduğunu” belirterek “Allah’a çok güveniyordu, ona sığınmıştı. Sürekli hayır dualar ediyordu. Hep sevgi mesajları, dostluk mesajları verdi” dedi.

"Kan kanla değil, suyla temizlenir"

Yaşananların ardından dayanma gücünü nasıl bulduğu sorusunu Genç’e de sorduğunu ifade eden Yıldırım, kendisine verilen cevabı ise şöyle aktardı:

“Ben mahkemede ırkçılar yargılanırken onların gözlerinin içine baktım. Onlar bana alay eder gibi baktılar ama ben gözümü kaçırmadım, inatla baktım. İçimdeki tüm nefreti, kini, intikamı, acılarımı onların gözüne naklettim. Bunu dışarı hissettirmedim, çünkü ben nefreti dışarıya nakletseydim hiçbir işe yaramayacaktı. Nefret nefreti körükleyecekti. Kan kanla değil, suyla temizlenir.”

Gazeteci Tuncay Yıldırım, yakından tanıdığı Genç’i ve acısına rağmen nasıl affedici olduğunu anlatıyor. 29 yıl önce yapılan saldırıyı yakından takip eden WDR Editörü Ayça Tolun da Solingen travmasının Türk ve Alman toplumu ve siyasetini hangi yönde değiştirdiğini değerlendiriyor. Mikrofonda Erkan Aslan ve Çelik Akpınar var.

t24