Birlik Otel Gerçeği Tüm Ayrıntıları ile

Buca Kaynaklarda Bir Ruhsatsızlık Hikayesi

Birlik Otel Gerçeği Tüm Ayrıntıları ile






Birlik Otel Gerçeği Tüm Ayrıntıları ile

Buca Kaynaklarda Bir Ruhsatsızlık Hikayesi

YEREL GÜNDEM / İZMİR

İzmir’in Buca ilçesinde bulunan ve İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne ait olan Birlik Otel, uzun yıllardır ruhsatsız olarak faaliyet göstermektedir. İzmir Esnaf Sanatkarlar Odaları Birliği tarafından Uygulamalı Eğitim Oteli olarak işletilen bu binanın yapı kullanma izni bulunmamaktadır. 1998 yılında düzenlenen kira sözleşmesinde, mevcut ruhsatsız binanın otel olarak işletileceği açıkça belirtilmiştir.

Kaçak Yapılar ve Ruhsat Problemleri

2003 yılında mevcut yapılara yapı ruhsatı düzenlenmiş, ancak beş yıllık yasal süre sonunda (2008 yılında) yapı kullanma izni alınamamıştır. Bu süre zarfında, kiracı tarafından yapı ruhsatında bulunmayan pek çok ilave kaçak yapı inşa edilmiştir. Uzun yıllar boyunca otel, kaçak yapı halinde ve ruhsatsız olarak işletilmeye devam etmiştir.

Yapı Kayıt Belgesi Tartışmaları

2018 yılında İmar Kanunu’na eklenen geçici madde ile otelin faaliyetinin yürütüldüğü bina için kiracı tarafından yapı kayıt belgesi alınmıştır. Ancak, bu belgenin alınması yasaya aykırı olduğundan, o zamanki İzmir Büyükşehir Belediyesi yönetimi tarafından yapılan başvuru ile Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü tarafından yapı kayıt belgesi iptal edilmiştir. Esnaf odası yöneticisi, kiracı olarak aldıkları yapı kayıt belgesinin iptal edildiğini teyit etmektedir.

Mühürleme ve Yıkım Kararı

Bu gelişmeler üzerine, imar yönünden yetkili olan Buca Belediyesi binayı mühürlemiş ve hatta yıkım kararı almıştır. Bu bilgi ilgili belediyeden teyit edilebilir. Ancak, 2020’den itibaren İzmir Esnaf Sanatkarlar Odaları Birliği ile yakın ilişkiler kurmaya başlayan Tunç Soyer, 2023 yılının ilkbaharında gelen talep üzerine bürokratlarına bu sorunu çözmeleri talimatını vermiştir.

Bürokratların Zor Görevi

Büyükşehir Belediyesi’nin bürokratları, imar yönünden mevzuata uygun çözümün uzun zaman alacağı ve yüksek maliyete yol açacağı gerekçesiyle bu yolu uygulamak istememiştir. Sorunu kısa yoldan nasıl çözebilecekleri konusunda kafa patlatmaya başlamışlardır. Binanın statik hesaplarının, 2003 yılındaki ruhsat ve eklerine uygun hale getirilmesinin aylarca, hatta yıllarca sürebileceği ve çok maliyetli olacağı anlaşıldıktan sonra, üst düzey bir bürokrat, bu yoldan gidilemeyeceğini belirtmiştir.

Yasa Dışı Çözüm Önerisi

Sonuç olarak, yeniden Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne başvurularak yapı kayıt belgesinin tekrar geçerli hale getirilmesi fikri öne çıkmıştır. Ancak bu, yasaya açıkça aykırıdır. 3194 sayılı Kanuna 2018 yılında eklenen geçici maddede, “Yapı Kayıt Belgesi alınan yapıların belediyelere ait taşınmazlar üzerine inşa edilmiş olması halinde, Yapı Kayıt Belgesi sahipleri ile bunların kanuni veya akdi haleflerinin talepleri üzerine bedeli ilgili belediyesine ödenmek kaydıyla taşınmazlar rayiç bedel üzerinden belediyelerce doğrudan satılır” ifadesi yer almaktadır. Ancak, üçüncü kişilere ait özel mülkiyete konu taşınmazlarda bulunan yapılar ile Hazine’ye ait sosyal donatı için tahsisli araziler üzerinde bulunan yapılar bu madde hükümlerinden yararlandırılamaz.

Devam Edecek…

Bu noktada, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yasa dışı çözüm arayışları ve belediye ile esnaf odaları arasındaki ilişkilerle ilgili daha fazla ayrıntı ortaya çıktıkça, olayın arka planındaki gerçekler daha da netleşecektir. Bu konunun takipçisi olmaya devam edeceğiz.

www.yerelgundem.com

Kaynak: 

Nivent Kurtuluş / Gaze-temiz.com