Bu Kadar Acıya Gerek Yok, Daha Kolay Yolu Var!

Kin, nefret ve öfke selinin oluşmasını engelleyerek, gemileri güvenli limana çekebiliriz.

Editor

Ekim 25, 2024 - 01:06 Updated: Ekim 25, 2024 - 01:21

Bu Kadar Acıya Gerek Yok, Daha Kolay Yolu Var!

YUSUF İNAN YAZDI...

Bu Kadar Acıya Gerek Yok, Daha Kolay Yolu Var!

Yapay zeka çağında zekaya güvenmek gerekmez mi? Terör, tüm dünyanın sorunu. Şiddet ise insanlığın içindeki canavar. O canavarı serbest bırakanlar, şimdi onu geri sokmak, azaltmak veya yok etmek istiyor. Ancak, başaramıyorlar.

Türkiye, terörün acısını en fazla yaşayan çilekeş Türk Milleti'nin ülkesi... Ermenilerle, Abdullah Öcalan ile başlayan süreç, DHKP-C ile devam etti. Askerlerimiz bu terör örgütleriyle mücadele ederken, dünya çapında hümanizm bayrağı ile tanınan Hizmet Hareketi, bir anda Terör Hareketi olarak anılmaya başlandı.

Türkiye, terör bataklığını kurutmak isterken, daha büyük bir bataklığa düştü. Yıllardır bu bataklıktan çıkmak için çabalıyor, ancak başaramıyor. Halbuki Türkiye ve Recep Tayyip Erdoğan, büyük bir ivme kazanmış, demokrasi ve insan hakları çizgisinde Türk ve İslam coğrafyasına rol model olma yoluna girmişti. Yunanistan ekonomik krizlerle boğuşurken, Türkiye refah ve huzur ülkesi olma yolunda ilerliyordu. Ancak, yanlış bir strateji Türk milletinin dikey yükselişini ve küresel bir aktör haline gelmesini engelledi.

Ülkede fakirlik arttı, cinnet ve cinsel suçlarda patlama yaşandı. İnsanlar ailelerini, çocuklarını, eşlerini, anne ve babalarını öldürmeye başladı. Bu ülke, toplu intihar eden ailelere bile şahit oldu. Türkiye, PKK ile mücadele ederken "Müslüman terörist olmaz, terörist Müslüman olmaz" sloganı ile dünyaya ders verirken, dünya çapında tanınan Cemaat’in dümeni terörizme kırdığı görüldü. Hariciliğin bu çağdaki temsilcileri oldular. Kur'an, "fitne, fesat çıkarmayın, kumpas kurmayın" derken, onlar her önlerine çıkanı tuzağa düşürdü, münafıkça davrandı ve İslam'ın özünü kaybederek şirke düştüler. Bir gecede tüm kazanımlarını kaybettiler ve ilahi adaletle yüzleşmeye başladılar.

Türk Milleti'nin elindeki hümanizm bayrağını aldılar! İslam'ı ve Müslümanları terörizm deryasına soktular!

Şunu kabul etmek gerekir ki, bunda herkesin suçu var. Ak Parti de suçlu, CHP de suçlu. Tüm toplum olarak suçluyuz.

Muhalifler de suçlu!

Ak Parti ve Başkan Erdoğan’ı iktidardan indirme pahasına, 85 milyon Türk Milletini terörizmin içine çeken, adliyelerde süründüren bir yapıyla karşı karşıyayız. Ak Parti ve Başkan Erdoğan bunun farkında olmasa bile, bu gerçek Ak Parti’nin altını oydu ve iktidarı elinden aldı.

MHP Lideri Devlet Bahçeli, sıra dışı bir adım attı. Dün PKK'lı ve terörist dediği DEM’lilerin elini sıktı, binlerce askerimizin, polisimizin ve öğretmenimizin katilini Gazi Meclis’e davet etti. Bu davet, Türk milletinin yüreğinde ve zihninde büyük bir infial yarattı. Birinci Çözüm Süreci olmadı; ikinci Çözüm Süreci ile sorunları çözelim deniyor. Ancak, bu sorun geçmişte çözülemediği gibi bu süreçte de çözülemeyecek. Çünkü Türkiye'deki 85 milyon insanın içindeki hınç, şiddete dönüşmek üzere.

Ülkede "Kürt sorunu yok, terör sorunu var" denilse de bazıları "Kürt sorunu" diyor. Güneydoğu’da, Sur olayları sonrasında büyük bir öfke ve kin oluştu. Şimdi Öcalan üzerinden yapılan bu hamle, Türk Milletinde daha büyük bir öfkeyi tetikleyecek. İki büyük öfke karşı karşıya gelecek. İşte bu süreç, Türk Milletini çaresizliğe sürükleyecek ve ülkenin en zor, içinden çıkılmaz problemlerinden biri olacak. İç savaş dedikleri şey, gerçek olacak. Çok şey kaybedeceğiz ve ülke elimizden kayıp gidecek.

Bu dönemin Enver Paşa’sı Davutoğlu'nun yaktığı ateş, tüm Türkiye'yi içine alacak. Halbuki bunlara gerek yok! Çok daha teknik bir yolla bu sürecin içinden kolayca çıkabiliriz.

Kin, nefret ve öfke selinin oluşmasını engelleyerek, gemileri güvenli limana çekebiliriz.

Türkiye uzun yıllardır Makyavelist bir strateji ile yönetiliyor. Evet, bu şekilde bir ülkeyi yönetebilirsiniz, ancak sonu çok acı biter. İki terörist, Türkiye’nin en stratejik kurumuna TUSAŞ'a terör saldırısı düzenledi ve Türkiye’yi, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı dünya çapında küçük düşürdü.

Çünkü, devlet kurumları doğru çalışmıyor, devlet görevlileri görevlerini yerine getirmiyor.

Dikkatler dağılmış durumda...

Böyle hayati bir tesisi korumasız bırakanlar, önlem almayanlar suçu başkalarına atacak.

Ak Parti çok yara aldı. Bu Ak Parti, eski Ak Parti değil, her tarafına sızıldı. Bir bakacaksınız, Ak Parti başkalarının eline geçmiş,

mühür, başkalarının elinde...

Öyle büyük bir trajedi yaşanır ki, bir asır o acıları unutamayız.

"Akciğer kanseri son aşamaya gelmiş bu hasta ölür" diyorsanız, yanılıyorsunuz. Akciğer kanserinden bir ayda kurtulabilirsiniz. Yeter ki o mucize ilacı bilin ve kullanın!

Bir tas yoğurt, bir baş soğan, beş kaşık üzüm pekmezi! Bir ay yiyin, kanser hangi aşamada olursa olsun, ömrünüz varsa, kurtulursunuz.

Bu sürecin de böyle bir çözümü var!

Tabi ki çözülmesi isteniyorsa!