Büyükada davası: Yargıtay hapis cezalarını bozdu
Davanın geçmişi
Büyükada davası: Yargıtay hapis cezalarını bozdu
Yargıtay 3'üncü Ceza Dairesi, Büyükada davasında yargılanan Uluslararası Af Örgütü Türkiye Şubesi Onursal Başkanı Taner Kılıç dâhil dört insan hakları savunucusuna verilen hapis cezalarınıoy birliğiyle bozdu.
ANKA'nın haberine göre, Yargıtay Kılıç hakkında "eksik araştırma" ile hüküm kurulduğunu belirterek sanığa verilen hapis cezasını bozdu.
Yargıtay, hak savunucuları İdil Eser ve Özlem Dalkıran'ın PKK ve DHKP-C'ye, Günal Kurşun'un da Gülen yapılanmasına yardım iddiasıyla aldığı cezaları ise sanıkların söz konusu örgütlere yardım ettiğine ilişkin her türlü şüpheden uzak kesin delil bulunmadığına dikkat çekerek bozdu.
Dava dosyası İstanbul 35'inci Ağır Ceza Mahkemesi'ne geri gönderilecek. Mahkemenin Yargıtay'ın kararına karşı direnmesi hâlinde konu Ceza Genel Kurulu'na yansıyacak.
Davanın geçmişi
Çeşitli insan hakları kuruluşlarında faaliyet gösteren 10 kişi, İstanbul Büyükada'da Temmuz 2017'de "İnsan Hakları Savunucularının Korunması ve Dijital Güvenliği" başlıklı toplantıya katıldıkları gerekçesiyle "silahlı terör örgütüne üye olmak" ve "silahlı terör örgütüne yardım etmek"le suçlanmıştı. Haziran 2017'de "FETÖ üyeliği" suçlamasıyla tutuklanan Kılıç'ın dosyası, Büyükada davasında tutuklanan insan hakları savunucularının dosyasıyla birleştirilmişti.
İstanbul 35'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada, Temmuz 2020'de Kılıç'a "silahlı terör örgütü üyeliği" iddiasından 6 yıl 3 ay, hak savunucuları Kurşun, Eser ve Özlem Dalkıran'a ise "silahlı terör örgütüne yardım" suçundan 1 yıl 13 ay hapis cezası verilmişti.
Mahkeme, kamuoyunda "Büyükada davası" olarak bilinen dava kapsamında yargılanan diğer sanıklar Nalan Erkem, İlknur Üstün, Ali Gharavi, Peter Steudtner, Veli Acu, Nejat Taştan ve Şeyhmus Özbekli hakkında ise beraat kararı vermişti.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), geçen Mayıs ayında Kılıç'ın 2017-2018 yılları arasındaki tutukluluğunun söz konusu başvuru sahibinin özgürlük ve güvenlik hakları ile ifade özgürlüğünü ihlâl ettiğine hükmetmişti.
DW