Camiye çevrilen Ayasofya'nın 14 yıllık kedisi Gli'ye ne olacak?
Ayasofya'nın Gli'si…
Dönemin ABD Başkanı Barack Obama tarafından sevilmesiyle dünyanın gündemine gelen, rahmetli Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Haluk Dursun’un Ayasofya Kültür Envanteri kitabında da yer bulan Gli ve diğer kedilerin yaşamını nerede sürdüreceği merak konusu
Ayasofya'nın ibadete açılması için resmi adım, 10 Temmuz Cuma günü atıldı.
Danıştay 10. Dairesi, alanın camiden müzeye dönüştürülmesine dair 24 Kasım 1934 tarihli Bakanlar Kurulu kararını iptal ederken, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Ayasofya'nın Diyanet İşleri Başkanlığı'na devredilip ibadete açılmasına yönelik Cumhurbaşkanlığı Kararını, "Hayırlı olsun" mesajıyla paylaştı.
Alanın müze statüsünün kaldırılmasının ardından ilk namazın 24 Temmuz'da kılınacağı açıklandı.
Ayasofya'nın Gli'si…
Tartışmalar sürerken, Ayasofya'nın meşhur kedisi Gli'nin akıbeti hayvanseverler tarafından merak konusu oldu.
Müzeyi ziyaret eden pek çok kişinin dikkatini çeken, ünü ülke sınırlarını aşan 14 yaşındaki Gli'nin Ayasofya'dan çıkarılacağını öne sürenler kadar, camide kalmasının sıkıntı doğurmayacağını savunanlar da vardı.
ABD'nin Eski Başkanı Barack Obama'nın 2009'da Türkiye'ye gerçekleştirdiği ziyarette kendisini sevmesiyle dünyanın gündemine oturan, rahmetli Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Haluk Dursun'un Ayasofya Kültür Envanteri kitabında da yer bulan Gli'nin durumunu İstanbul Barosu Hayvan Hakları Merkezi Başkanı Av. Deniz Tavşancıl Kalafatoğlu ile Süleymaniye Vakfı Din ve Fıtrat Araştırmaları Merkezi Başkanı Prof. Dr. Abdülaziz Bayındır'la konuştuk.
Kalafatoğlu ve Bayındır, Gli ve diğer kedilerin Ayasofya'da kalmalarından yana görüş bildirdi.
"Hayvanların kendi kabiliyetleri ile girebildikleri her yer, onların doğal yaşam alanıdır"
İnsanların, hayvanlara karşı görev ve sorumlulukları olduğunu, hem ahlaken hem vicdanen hem de hukuken onları korumak gerektiğine vurgu yapan İstanbul Barosu Hayvan Hakları Merkezi Başkanı Av. Deniz Tavşancıl Kalafatoğlu, şunları söyledi:
Ayasofya Camii ile ilgili olarak kedilerin takipçisi olacağız çünkü orası onların doğal yaşam alanıdır. Onları oradan atmak, yasaya aykırılık teşkili eder. Konunun takipçisi olacağız. Farklı bir düzenleme olmayacağını ummak istiyorum. 5199 sayılı hayvanları koruma kanunu uyarınca hayvanların kendi kabiliyetleri ile girebildikleri her yer, onların doğal yaşam alanıdır. Yine aynı kanunun 4. maddesi gereği bu hayvanları beslemek de insanların kanuni hak ve görevidir.
"Binlerce yıl önce bu hayvanları evcilleştirip, kendimize mahkum hale getirmişiz. Şimdi bu canları hiçbir yere sığdıramamak, birlikte yaşamak istememek ihanet" yorumunu yapan Deniz Tavşancıl Kalafatoğlu, insanların hayvanlara en büyük ihanetinin onları evcilleştirmek olduğunu ifade etti.
Hayvanların doğada, yaban hayatta kendi kendilerine yetebiliyorken, insana bağımlı hale getirildiğini vurgulayan Av. Kalafatoğlu, "Ben hayvan istemiyorum" diyerek, bu canları toplatmanın yasaya aykırı olduğunu söyledi.
Belediye görevlilerinin bile hayvanları aldıkları yere geri bırakmak zorunda olduklarını belirten Kalafatoğlu, Diyanet İşleri Başkanlığı'nın İslam'da hayvan hakları ve doğal çevrelerinin korunması konusundaki görüşüne dikkat çekti.
Hayvanlara sıkıntı verilmemesi, güvende kalmaları ve yaşam alanlarının zarar görmemesi gerektiği konusunda Hz. Muhammed'in hadisleri bulunduğuna da değinen Deniz Tavşancıl Kalafatoğlu, hayvanların yerlerinde, yuvalarında rahat bırakılmalarının şart olduğunu sözlerine ekledi.
"Kedinin camiye girmesinde bir mani yok"
İşin dini boyutuna değinmişken, Ayasofya'nın camiye çevrilmesinin ardından Gli ve diğer kedilerin burada kalmalarının sorun teşkil edip etmediğini, İlahiyat Profesörü Dr. Abdülaziz Bayındır'a da sorduk.
Prof. Dr. Bayındır, kedilerin camiye girmesinde sakınca bulunmadığını söyledi:
Kedinin camiye girmesinde bir mani, bir zarar yok. İslamiyet'te kedilerin camiye girmesini yasaklayan bir durum yok. Orada kalabilir ancak etrafı kirletmemesi ve namaz kılanları meşgul etmemesi için tedbir alınmalı. Süleymaniye'de de hep kediler vardır. Bu konuda bir yasak yok İslamiyet'te.
CIA soruşturmasından geçen "Bizans kedileri"
Gri renginden ötürü "Gli" ismini alan 2006 doğumlu şaşı kedi, sempatikliğiyle ilgi topluyor.
Ayasofya'yı ziyaret eden pek çok kişinin aşina olduğu Gli ve diğer kediler çin Instagram'da açılmış hesap da bulunuyor.
40 bine yakın takipçiye sahip hesapta, çoğunluğu Gli'ye ait olmak üzere Ayasofya'da farklı kedilerin fotoğrafına ulaşmak mümkün.
Eski Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun'un "Onlar Bizans kedileri" dediği Gli ve diğer kediler, yaşamlarını Ayasofya'da sürdürüyor.
Üsküdar’daki kedili cami
Üsküdar Aziz Mahmud Hüdayi Camisi de bir dönem kediler ile gündeme gelmişti.
Mustafa Efe isimli imam, soğuk havalarda camiyi kedilere açmış, sosyal medyada gündem olmuştu.
Lale Elmacıoğlu Muhabir / The Independentturkish
©