Can Dündar'a 27 yıl 6 ay hapis
Can Dündar'ın iadesi istenecek
Can Dündar'a 27 yıl 6 ay hapis
Gazeteci Can Dündar, MİT TIR'ları davasında "casusluk" ve "terör örgütüne yardım" suçlarından 27 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı.
MİT TIR'larının durdurulmasına ilişkin gizli kalması gereken bilgi ve fotoğraflara Cumhuriyet Gazetesi'nde Genel Yayın Yönetmeni olduğu dönemde yer verdiği gerekçesiyle çarptırıldığı 5 yıl 10 ay hapis cezası Yargıtay'ca bozulan Can Dündar'ın yargılandığı davada karar çıktı.
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, Can Dündar'ı "gizli kalması gereken bilgileri casusluk maksadıyla temin etmek" suçundan 18 yıl 9 ay, "FETÖ'ye dahil olmamakla birlikte örgüte yardım" suçlamasıyla 8 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırdı.
Kapalı yapılan duruşmaya Can Dündar'ın avukatları katılmadı. Duruşmada müdahil Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Milli İstihbarat Teşkilatı'nın avukatları yer aldı.
Savcılık, Dündar'ın "devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından, niteliği itibarıyla gizli kalması gereken bilgileri, siyasal veya askeri casusluk maksadıyla temin etmek" suçlamasından 15 yıldan 20 yıla kadar, "örgüt içindeki hiyerarşik yapıya dahil olmamakla birlikte, örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek" suçlamasından da 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılmasına ilişkin esas hakkındaki mütalaasını tekrar etti.
Can Dündar'ın iadesi istenecek
Mahkeme heyeti toplamda 27 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırdığı Can Dündar'ın hükümle birlikte tutuklanmasına, daha önceden çıkarılan yakalama emrinin devamı, daha önceki aşamalarda çıkartılan kırmızı bülten ve iade talepnamesi işlemleriyle iadesinin istemine de hükmetti.
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi 7 Ekim 2020 tarihli duruşmada yurt dışında bulunan Dündar'ın mal varlıklarına el konulmasına karar vermişti. Mahkeme heyeti, bugün de el koyma kararının hüküm kesinleşinceye kadar aynen devamını kararlaştırdı.
Dündar'ın avukatlarının açıklaması
Can Dündar'ın avukatları, mahkemenin tarafsız ve bağımsız olmamasını gerekçe göstererek "MİT Tırları" davasının karar duruşmasına katılmayacaklarını açıklamıştı.
Avukatlar Bahri Bayram Belen, Abbas Yalçın ve Tora Pekin, mahkemeye sundukları dilekçede "Güvenimiz olmayan taraflı bir heyet karşısında savunma yapmayı uygun bulmadığımızı beyan ediyoruz… Önceden siyasi otoritece belirlenmiş olup yargı tarafından da bir an önce tescil ve ilan edilmesi istenilen bir kararın hukuki, vicdani ve tarihi sorumluluğuyla İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi heyetini baş başa bırakıyoruz" demişti
Deutsche Welle Türkçe