Çerkez Kimliğiyle Aday Kılıç Neleri Hedefliyor?

“Cumhurbaşkanı taleplerimizi gerçekleştirmeli”

Çerkez Kimliğiyle Aday Kılıç Neleri Hedefliyor?


Çerkez Kimliğiyle Aday Kılıç Neleri Hedefliyor?

ANKARA - Türkiye’de Çerkez kimliğiyle kendi sosyo-kültürel geleneklerini korumayı amaçlayan vatandaşlar adına milletvekili adayı olduğunu söyleyen Metin Kılıç, 14 Mayıs’ta göreve gelecek Cumhurbaşkanı’na Abhazya ve Güney Osetya’nın bağımsızlığını tanıma çağrısında bulundu.

Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi kısa adıyla Yeşil Sol Parti’nin Ankara üçüncü bölge birinci sıra adayı Metin Kılıç, Bursa’da hayatını devam ettirse de aday olduğu bölgedeki 80 bin civarındaki Çerkez nüfusunun desteğini almak üzere sahada.

Kayseri’de ise Kafkas Dernekleri Federasyonu Başkan Yardımcısı Mutlu Akkaya, Çerkez kimliği temsiline gerekli destek verilmediği gerekçesiyle bağımsız milletvekili adayı olarak yarışta.

Bilecik’in Bozüyük ilçesine bağlı Çerkez nüfusa ev sahipliği yapan Çepne köyü doğumlu Kılıç, geçmişte Bursa'da HDP’den milletvekili adaylığıyla seçilemediği TBMM’ye şimdi Ankara’da HDP’nin 2018’de vekil çıkartamadığı seçim bölgesinde yarışıyor.

Ankara üçüncü seçim bölgesinde 24 Haziran 2018’de AKP 7, MHP 5, CHP 3 ve İYİ Parti 2 vekil çıkarmıştı. Şimdi Çerkez kimliğiyle burada oy talep eden Kılıç, Cumhuriyet’in ilk yıllarından, ilk Meclis’ten bugüne Çerkez milletvekili epeyce olsa da Çerkez kimliğine sahip çıkılmadığı görüşünde.

Siyasi partilerce etnik kimlik beklentilerine uygun şekilde hak arayışını sağlayacak parti programları bulunmadığını kaydeden Kılıç, dolayısıyla seçilmiş Çerkez vekillerce beklentilere uygun şekilde hak mücadelesi yürütülmediği yaklaşımını anlattı.

Kılıç, “Ama HDP’nin şimdi de Yeşil Sol Parti ise parti programıyla, hedefleriyle Çerkez kimliği taleplerimiz için doğru adres diyebilirim. Biz Çerkezler, Türkiye’nin asli unsuruyuz. Atalarımız bu toprağı sahiplendi. Bizler de bu toplumda bu ülkeye değer katmaktayız. Bu katkıdan dolayı vergi vermekle mükellefiz ve vergimizi ödüyoruz ama bunun karşılığını ne ekonomik ne sosyal ne de kimlik bilincimizi koruyacak bir destek olarak görmüyoruz. Çerkezler olarak bizim ve diğer azınlıklarca gündeme taşınan hak talepleri bence meşrudur, tartışmasızdır” diye konuştu.

Yeşil Sol Parti’nin Çerkez nüfusu temsilcisi olarak tanıttığı Metin Kılıç, VOA Türkçe’nin sorularını şöyle yanıtladı:

"Çifte vatandaşlık, TRT Çerkezçe talepleri için Meclis’te olmak"

VOA: Çerkez toplumu için TBMM’de hangi sosyal, kültürel ve siyasi talepleri dile getireceksiniz?

M. Kılıç: Türkiye’de yaklaşık 6 milyon civarında Çerkez yaşamakta. Çerkezler bu ülkeye geldiklerinde Türkçe bilmiyorlardı. Şu anda ise yüzde 90 oranında kendi ana dilini bilmeyen bir nüfusa sahibiz. UNESCO’ya göre, Türkiye’de Çerkezce kaybolmaya yüz tutan diller statüsünde. Öncelikle Çerkezce eğitim istiyoruz. Bunun dışında hiçbir etnisiteye vurgu yapmayan demokratik bir anaysa istiyoruz. Bu Anayasa’nın etrafında parlamentoda kendi kimliğimizle yer almamız, kendimizi orada ifade edebilmemiz çok önemli. Anavatanla ilişkilerimiz de önemli bizim açımızdan. Bu ilişkileri sağlayacak, teşvik edecek bir yapılanmaya ihtiyacımız var ve bu kapsamda çifte vatandaşlık talebimiz söz konusu. Çerkezce TV talebimiz var. Defalarca dillendirilmesine rağmen bugüne kadar bir karşılık alınamadı maalesef. TRT ile bir sonuç alınamadı, hatta geçmişte bir TRT Genel Müdürü ‘Biz altyapı olarak her şeyiyle hazırız ama bir siyasi iradenin başlayın diye talimat vermesi gerekiyor’ ifadesini kullanmıştı. O siyasi irade bugüne kadar gerçekleşmedi. Bundan sonra da gerçekleşmesi mümkün değil. Bu ve benzeri taleplerimizi seslendirmek için Meclis’te bulunmak istiyoruz. Kültür Bakanlığı’nın tüm halklara bütçe ayırarak, geçmiş değerlerimizin geleceğe taşınması noktasında bize katkı sunması gerekiyor. Yalnızca yol gösteren değil bize bütçe ayırarak destek olan bir yapıya ihtiyacımız var.

Erdoğan’ın Soçi Olimpiyatı’na katılmasına tepki

VOA: Çerkezler açısından Türkiye’nin Rusya ile ilişkilerinde neler talep ediyorsunuz?

M. Kılıç: 21 Mayıs bizim için tarihsel bir öneme sahip. Kafkasya’daki savaş ve sürgüne uğradığımız tarih olarak tescil edilmiş durumda. Öncelikle 21 Mayıs’ın Sürgün ve Soykırım Günü olarak hem Türkiye hem Rusya tarafından kabul edilmesi ilk taleplerimizden birisiydi. HDP tarafından defalarca önerge verilmesine rağmen bugüne kadar böyle bir karşılık bulmadı. Çünkü bu topraklarda yaşanan ciddi sıkıntılar da var, onlarla özdeşleştirme kaygısı taşıdığı için karşılık bulmadığını düşünüyoruz. Ama bizim de öznel bir durumumuz var, bunun göz ardı edilmemesi gerekiyor. Tabii bu coğrafyada yaşanan diğer kötü olayların da açığa çıkarılması ve hesaplaşılması gerekiyor. Hesaplaşma açıklıkla olmadığı sürece de bu toplumsal sancılar devam etmekte ve sürmekte. Bu hesaplaşma aslında Cumhuriyet’in de lehine olacak bir durumdur. İki ülke arasındaki ilişkilerde, Çerkezlerin hiç göz önüne alındığını düşünmüyoruz. Özellikle 100’ncü yıl anmamızda o döneme tekabül eden Soçi Olimpiyatı’nda Türkiye Cumhuriyeti adına Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın protesto ederek olimpiyatlara katılmaması gerektiğini bizim toplumumuz defaatle bildirdi. Buna rağmen bu göz ardı edilerek, Erdoğan katılarak bir nevi destek verdiğini ispat etmiş oldu. O yüzden biz iki ülke arasındaki ilişkilerde, Türkiye’nin bize çok sahip çıktığını düşünmüyoruz açıkçası.

“Cumhurbaşkanı taleplerimizi gerçekleştirmeli”

VOA: 14 Mayıs'ta seçilecek Cumhurbaşkanı’ndan Çerkez olarak neler bekliyorsunuz?

M. Kılıç: Biraz önce saydığımız taleplerimizin gerçekleşmesi mutlaka. Bu biraz da bizim Çerkezler olarak mücadeleyi yükseltmemize bağlı, orantılı bir şey. Yalnızca karşı tarafın insafına bırakılacak talepler değildir bunlar. Biz toplum olarak kendi taleplerimizin arkasında olmalıyız. Devlet başkanlarının değişmesi, devlet aklının çok üzerine geçemiyor. Devlet aklı değişmediği sürece (seçilecek Cumhurbaşkanı’nın) nispi etkisi olabilir diye düşünüyorum. Ama dileğimiz, taleplere çözüm yoları açılsın, neticelensin isteriz ama bunun kısa sürede olmayacağını, toplumsal değişimlerin de kısa vadeli olmayacağı da biliyoruz.

Yeni seçilecek Cumhurbaşkanı’ndan taleplerimizden birisi de anavatanda bağımsız cumhuriyetlerimiz var. Güney Osetya ve Abhazya’nın bağımsızlıklarını Türkiye’nin tanımasını istiyoruz.

Yıldız Yazıcıoğlu / voa