CHP'de "gizli protokol" sancısı

Millet İttifakı'ndan Kılıçdaroğlu'na tepkiler sürüyor

CHP'de "gizli protokol" sancısı


CHP'de "gizli protokol" sancısı

CHP’de bir yanda Kılıçdaroğlu-İmamoğlu rekabeti ve gizlice "değişim" toplantısı yapıldığı yönündeki video görüntüsü tartışması devam ederken diğer yanda Cumhurbaşkanlığı Seçimi'nin ikinci turu için Zafer Partisi ile "gizli protokol" yapılması meselesi de gündemde.

CHP Lideri ve Millet İttifakı Cumhurbaşkanı adayı Kılıçdaroğlu'nun, ikinci tur için Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’la üç bakanlık ve MİT Başkanlığı için de gizli bir protokol yapması konusu tartışılıyor. Kılıçdaroğlu'nun, 14 Mayıs sonrasında Özdağ ile görüşmesinde İçişleri Başkanlığı ile seçim sonrası kurulması planlanan Göç Bakanlığı'nı Zafer Partisi’ne vermeyi kabul ettiği sıkça basına yansımıştı. Ancak Kılıçdaroğlu'nun, gizli bir protokol şeklinde üç bakanlık ile MİT Başkanlığı'nı Zafer Partisi’ne bırakmayı kabul ettiği yeni ortaya çıktı.

Zafer Partisi Lideri Özdağ'ın kendilerine bakanlık sözü verilmesini protokole bağlı hale getirdiklerini dile getirmesi ardından CHP Lideri Kılıçdaroğlu, bu şekilde bir protokol olduğunu Habertürk TV yayınında doğruladı. Kılıçdaroğlu, "O protokolle ilgili konuşmam doğru değil. İki kişi arasında yapılan ve iki kişinin namusuna teslim edilen bir protokoldür. Benim bu konuda konuşmam en azından ahlaki olarak doğru değil. Protokol evet var, ikimizin arasında imzalandı. Bu protokol kamuoyuna açık bir protokol değil. Nokta" dedi.

Millet İttifakı'ndan Kılıçdaroğlu'na tepkiler sürüyor

İyi Parti Genel Başkan Yardımcısı (Ekonomi Politikaları Başkanı) Bilge Yılmaz, "Kendi adıma, geride bıraktığımız seçimlerde Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığına engel olamadığım için milletimizden samimi olarak özür diliyorum. Ve bu özrü, sadece seçimleri kaybettiğimiz için değil aynı zamanda Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığı elde etmek ve seçimleri kazanmak için kullandığı yöntemlerle yeteri kadar mücadele edemediğim için diliyorum. Seçim kampanyasını popülizme indirgeyen, eleştirdiği kişiye dönüşen ve sahici politikalar üretemeyen bir isim/ekip Türkiye’nin kaderini belirlememeliydi. Bu ülke insanının umutlarını ve kurumlarını, kendi şahsi mülküymüş gibi kapalı kapılar ardında pazarlamak ve yola birlikte çıktığı ortaklarının arkasından iş çevirmek ne demokratik teamüllere ne de siyasi etiğe sığar. Maalesef muhalefetteki dar bir çıkar grubu toplumdaki güçlü değişim iradesini kendi emelleri ve siyasi ikballeri için kullanmaktan hicap duymuyor" tepkisini gösterdi.


İyi Parti Balıkesir Milletvekili Turhan Çömez, “Biz sahada kendisi için oy isterken, meğer o, Ankara’nın karanlık dehlizlerinde pazarlıklar yapıyor, protokoller imzalıyormuş. Arkadaşlarının haberi yok, ittifak ortaklarının bilgisi yok. Hoyratça heba edilmiş bir güven, yeniden kazanılabilir mi Sayın Kılıçdaroğlu?” diye sordu.

Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Ankara Milletvekili İdris Şahin ise, böyle bir protokolden haberdar olmadıklarını belirterek "Kemal Bey’in bize sözü şuydu; ortak mutabakat metni çerçevesi dışına çıkılmayacak ve Millet İttifakı'nın topluma sunduğu taahhütlerden asla ödün verilmeyecek noktasındaydı” açıklamasını yaptı.

Gelecek Partisi Sözcüsü Serkan Özcan ise, "Başka hiçbir söz ya da açıklama seçim mağlubiyeti nedeniyle duyduğum büyük üzüntüyü ortadan kaldıramazdı. Teşekkür ederim Sayın Kılıçdaroğlu. İyi ki olmamış!" tepkisini gösterdi.

Tepkilere karşı Zafer Partisi Lideri Özdağ ise, "Zafer Partisi-CHP protokolunun içeriğinden haberdar değildik diyen İyi Parti, Gelecek ve DEVA partililer, iyi dinleyin. Akşener: ‘Sayın Kılıçdaroğlu’nun yetkisi vardı, o yetkiyi yerine getirdi. Hayırlı uğurlu olsun’ demiş. Sayın Kılıçdaroğlu bana da yetki aldığını söyledi" mesajını paylaştı.