CHP’den AYM’ye 5 maddelik başvuru: İnfaz düzenlemesi anayasaya aykırı

CHP, bu kez de yasanın anayasanın 5 ayrı maddesine aykırı olduğu gerekçesi ile iptal davası açmaya hazırlanıyor.

CHP’den AYM’ye 5 maddelik başvuru: İnfaz düzenlemesi anayasaya aykırı




CHP, 90 bin kişinin tahliyesini sağlayan af yasasının anayasanın 5 ayrı maddesine aykırı olduğu gerekçesi ile iptal davası açmaya hazırlanıyor.

Başak KAYA

CHP Meclis'ten geçen ve 90 bin kişinin cezaevlerinden tahliyesini sağlayan af ve infaz düzenlemesine ikinci itiraz için çalışma başlattı.

Daha önce infaz düzenlemesinin usul yönünden iptali için Anayasa Mahkemesi'ne (AYM) başvuran CHP, bu kez de yasanın anayasanın 5 ayrı maddesine aykırı olduğu gerekçesi ile iptal davası açmaya hazırlanıyor.

CHP İstanbul Milletvekili ve anayasa profesörü İbrahim Kaboğlu başkanlığındaki bir heyetin çalışmalarında son aşamaya gelindi. İptal dilekçesinin yakında AYM'ye sunulacağı bildirildi. CHP'nin hazırladığı başvuruya göre düzenleme anayasadaki “Hukuk devleti, devletin temel amaç ve görevleri, kanun önünde eşitlik, temel hak ve hürriyetlerin sınırlandırılması ve kişi dokunulmazlığı ile yaşam hakkı” hükümlerine aykırı bulundu. Düzenlemenin anayasadaki aykırılık maddeleri şöyle sıralandı:

MADDE 2: Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, lâik ve sosyal bir hukuk devletidir.

MADDE 5: Devletin temel amaç ve görevleri, Türk milletinin bağımsızlığını ve bütünlüğünü, ülkenin bölünmezliğini, Cumhuriyeti ve demokrasiyi korumak, kişilerin ve toplumun refah, huzur ve mutluluğunu sağlamak; kişinin temel hak ve hürriyetlerini, sosyal hukuk devleti ve adalet ilkeleriyle bağdaşmayacak surette sınırlayan siyasal, ekonomik ve sosyal engelleri kaldırmaya, insanın maddî ve manevî varlığının gelişmesi için gerekli şartları hazırlamaya çalışmaktır.

MADDE 10: Herkes, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasî düşünce, felsefî inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir. Hiçbir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamaz. Devlet organları ve idare bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun hareket etmek zorundadırlar.

MADDE 13: Temel hak ve hürriyetler, özlerine dokunulmaksızın yalnızca anayasanın ilgili maddelerinde belirtilen sebeplere bağlı olarak ve ancak kanunla sınırlanabilir. Bu sınırlamalar, anayasanın sözüne ve ruhuna, demokratik toplum düzeninin ve lâik Cumhuriyetin gereklerine ve ölçülülük ilkesine aykırı olamaz.

MADDE 17: Herkes, yaşama, maddî ve manevî varlığını koruma ve geliştirme hakkına sahiptir.

SÖZCÜ