CHP'li Özer'den Uçum'a AYM eleştirisi: Ağzınızdaki baklayı sonunda çıkardınız
Ağzınızdaki baklayı sonunda çıkardınız
CHP'li Özer'den Uçum'a AYM eleştirisi: Ağzınızdaki baklayı sonunda çıkardınız
"AYM’nin artık sorun çıkaran bir yer olduğunu ve bu sorundan kurtulmak için yeni bir yasa ihtiyacınız olduğunu başka bir şekilde ifade edemezdiniz"
T24 Haber Merkezi
CHP İstanbul Milletvekili Turan Taşkın Özer, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum'un Anayasa Mahkemesi’yle ilgili açıklamalarını eleştirerek, "Ağzınızdaki baklayı sonunda çıkardığınız için müteşekkirim. Sizin için meselenin, AYM’nin artık sorun çıkaran bir yer olduğunu ve bu sorundan kurtulmak için yeni bir yasa ihtiyacınız olduğunu başka bir şekilde ifade edemezdiniz" dedi.
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum, Anayasa Mahkemesi (AYM) Başkanı Zühtü Arslan'ın "AYM kararları 153'ncü maddeye göre kesin olup gerçek ve tüzel kişileri bağlar. Kararların uygulanması her şeyden evvel Anayasa'nın hepimizi bağlayan bir toplum sözleşmesi olmasının zorunlu bir sonucudur" sözlerine yanıt verdi. Uçum, "yeniden yargılama"nın bağımsız bir kurum olmadığını söyledi ve Anayasa Mahkemesi’nin bireysel başvuru kararlarıyla ilgili makale yayımladı.
CHP İstanbul Milletvekili Özer, Uçum'un sözlerini ve makalesini eleştirerek şöyle konuştu:
"Bir hukukçu olarak makalenizi okudum. Öncelikle, 'AYM’nin ürettiği bu sorunları en azından geçici olarak çözmek için yasal düzenleme yapmak kaçınılmaz hale geldi' cümlenizle, ağzınızdaki baklayı sonunda çıkardığınız için müteşekkirim.
Sizin için meselenin, AYM’nin artık sorun çıkaran bir yer olduğunu ve bu sorundan kurtulmak için yeni bir yasa ihtiyacınız olduğunu başka bir şekilde ifade edemezdiniz. Muhalif herkesi vatan haini olarak yaftaladığınız bir yerde hukuku savunan anayasal kurumları da milli olmayan ve sorun çıkaran yer olarak nitelendirmeniz hiç şaşırtıcı değil.
Anayasa Mahkemesi’nin görev ve yetkileri, Anayasa ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesi’nin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun ile düzenlenmiştir. Buna göre Anayasa Mahkemesi, temel hak ve özgürlükler ihlal edilmiş ise ihlalin sonuçlarının ortadan kaldırılması için gerekenlerin yapılmasına hükmeden bir anayasal kurumdur. Nitekim 6216 sayılı Kanunun 50/2. maddesi, 'Tespit edilen ihlal bir mahkeme kararından kaynaklanmışsa, ihlali ve sonuçlarını ortadan kaldırmak için yeniden yargılama yapmak üzere dosya ilgili mahkemeye gönderilir' şeklindedir
Niyetiniz açısından başarılı, hukuki açıdan garabet olan bu makalenizde 'Yargılamanın yenilenmesi kararı verme yetkisi karar yeri mahkemelerine aittir. AYM’nin böyle bir yetkisi yoktur' demişsiniz. Kesinlikle haklısınız. Ancak sorun şu ki, hali hazırda AYM yargılamanın yenilenmesi kararı vermedi. AYM’nin verdiği karar, kanuni düzenlemede belirtildiği gibi yeniden yargılamadır. Kavramsal olarak benzer olsa da hukuk tekniği açısından 'yeniden yargılama' ve 'yargılamanın yenilenmesi, iadesi' müesseseleri farklıdır.
Yargılamanın yenilenmesi süre, sebep ve yetki bakımından bir takım usul kanunlarında düzenlenirken, bu düzenlemeler içerisinde Anayasa Mahkemesi’nce bireysel başvuru sonucu verilen yeniden yargılama kararlarına yer verilmemiştir. Buradan anlaşılmaktadır ki, yeniden yargılama başka bir hukuki müessesedir. Siz her ne kadar tüm çabanızla kavramsal benzerlikler üzerinden giderek AYM kararına uyulmamasını aklamaya çalışsanız da hukuki gerçek çok başkadır. AYM görev ve yetkisi çerçevesinde hareket etmiştir.
Öte yandan bugüne kadar AYM’nin yeniden yargılama yönünde verdiği kararlar derece mahkemeleri tarafından icra edilir iken; birden bire ne oldu da AYM’nin bu yetkisi tartışılır oldu? Yoksa bu kararı beğenmemenizin, milli bulmamanızın bu tartışmada etkisi olmuş olabilir mi? Yargıtay 3. Ceza Dairesi, bu etkili hukuk yolunun oluşumunda katkı sağlayan, emek veren herkesin emeğini yok saymıştır. Bir yargı krizine, devlet krizine neden olmuştur. Anayasa değişikliğine zemin hazırlamak için bile olsa kimsenin devlet adamı sorumluluğuna yakışmayan bir tavırla yangına körükle gitmeye hakkı yoktur.”
AYM Başkanı Zühtü Arslan ne dedi?Arslan, törende şunları söyledi: "Elbette Anayasa Mahkemesinin kararlarını ve Anayasa hükümlerini beğenmeyebilir, bunlara katılmayabiliriz. Ancak bir hukuk devletinden katılmasak da bu kararlara uyulması anayasal bir zorunluluktur. Nitekim Anayasa'mızın 153. maddesine göre Anayasa Mahkemesi kararları kesin olup yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını, gerçek ve tüzel kişileri bağlar. Esasen Anayasa'da 153'üncü madde diye bir madde olmasaydı da bu sonuç değişmeyecekti. Zira ihlal kararlarının icrası sadece Anayasa'nın 153'üncü maddesinin bir gereği değildir. Kararların uygulanması aynı zamanda ve her şeyden evvel Anayasa'nın hepimizi bağlayan ve kullandığımız yetkilerin meşruiyetini sağlayan bir toplum sözleşmesi olmasının, bu sözleşmeye sadakat yükümlülüğünün ve ahde vefa ilkesinin zorunlu bir sonucudur." T24 |